Sahur operasyonu kapsamında Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski terörle mücadele polisleri, Sultanahmet saldırısı ve Özbek Hoca cinayeti hakkında çarpıcı mesajlar verdi. Avukat Kemal Şimşek, polislerin mesajlarını Twitter hesabından paylaştı. Kapatılan Selam Tevhid dosyasındaki bir şüpheliden bahsedilen mesajda, “…Bu şahıs, bir takım devlet görevlileri ile sıkı ilişki içerisindeydi ve bu ilişki esnasında İran’dan devamlı para alıyordu. İşte bu şahsın ajandalarının arasında ‘Zeytinburnu Özbek Hoca’ yazıyordu. Ve Özbek Hoca öldürüldü, anladınız mı?” ifadesi dikkat çekti.

İşte Avukat Kemal Şimşek'in paylaştığı mesajlar:

“Yıllarca hırsız, terörist ve vatan hainleriyle mücadele eden vatan evlatlarının huzur içinde yattığı Silivri koğuşlarından iletilmesini istedikleri birkaç mesajı paylaşmak istedik. Kamuoyu, ülkede her suçun bizzat halkın temsilcileri ve siyasete kurban yargı mensupları eliyle kapatıldığı şu günlerde yeterince bilgilendirilmediğinden olsa gerek, yeterli duyarlılığı gösteremediği anlaşılmaktadır. Ama gerçekleri söylemezsek, vicdanımız yaralanacak, söylersek inşallah bazı vicdanlarda makes bulacaktır.

‘ELİF KALSEN’İN HALA BULUNAMAMASINI BİR KENARA NOT EDELİM’

Sizlerle paylaşmak istediğimiz ilk konu Sultanahmet’te, genç yaşında şehadet şerbetini yudumlayan Kenan kardeşimizi vuranlar hakkında. Bizzat yetkililer ve DHKP/C denen taşeron örgütün aynı ağızdan eylemci Elif KALSEN demelerine rağmen şahsın başka biri çıkması bize eski günlerimizi hatırlattı. Elif KALSEN’in İstanbul polisinin bugünlerde yaptığı seri operasyonlara rağmen bulunamamasını bir kenara not ederek konumuza dönelim.

‘İRAN DEVRİM MUHAFIZLARI ORDUSU’NDAKİ ÇEÇEN VE DAĞISTANLILARLA İLGİLİ SORUŞTURMA YÜRÜTÜLÜYORDU’

17 Aralık öncesinin İstanbul TEM ekibi, DMO/KG (Devrim Muhafızları Ordusu Kudüs Gücü) içinde aktif olan birçok Çeçen/Dağıstanlı hakkında soruşturma yürütüyordu. 2013 yılında yapılan El-Kaide operasyonu bu soruşturmanın temelini oluşturuyordu. Evlerden çıkan dokümanlarda çoğu yabancı (Çeçen,Rus) olan örgütün Acun ILICALI gibi ünlü isimlere yönelik eylem hazırlığı deşifre edildi. Yine dokümanlarda bulunan bir İran numarasından yola çıkarak, tüm bu yabancı grubun İran’da askeri ve siyasi eğitimden geçtikleri ve halen İran’daki irtibatlarıyla temasta olduğu anlaşıldı.

Operasyon anına kadar hiçbir yerde olmayan MİT’in operasyon sonrasında bazı detayları bildiği anlaşıldı. Soruşturma tüm hızıyla sürerken memleketin tamamını soymaya çalışan hırsızlar çetesi yakalandı ve tepki olarak en son 8000 olarak bildiğimiz polis sürgün, tasfiye, gözaltılarla görevden alındı.

’17 ARALIK’TAN SONRA TEM ŞUBEDE GÖREVE BAŞLAYAN YÖNETİCİ ‘BAŞKA İŞİNİZ YOK MU?’ DEDİ’

Şu an TEM şube yönetimindeki M.Ç. isimli yönetici biz henüz şubelerimizden ayrılmadan göreve başlamıştı. Çalışılan konular kendisine anlatılınca, yukarıda bahsi geçen soruşturmayla alakalı ‘Başka işiniz gücünüz yok mu, bunları takip ediyorsunuz?’ dedi ve dosya kapandı.Daha sonra malum Çamur Medyası, musluktan akan sudan, İstanbul trafiğine kadar her olayı İsrail’e bağlayarak soruşturmayı sulandırdılar. Ve 6 Ocak akşamı Paralel Paranoya sonucu Diana Ramazova bir polisimizi şehit etti, vatan itibarını da sıfırladı! Elinizdeki kana bir de Kenan kardeşimizinki bulaştı. Cizre, Diyarbakır, İstanbul’daki acizliğinizi kenara not alıp devam edelim.”

‘ÖZBEK HOCA’NIN ÖLDÜRÜLMESİ’

“Ülkede yaşanan her eylemde hafızalarımız yoklayıp ‘Kim yapmış olabilir?” muhasebesi yaptığımız bu zindanlarda bu muhasebenin devletimize faydası olacaksa ne mutlu bizlere.

Zeytinburnu’nda öldürülen Özbek Hoca. Artık herkesin malumudur. Tevhid-Selam dosyasında İranlı bir yetkiliye raporlar veren, onun direktifiyle eylem yapılacak yerlere keşif yapan, Gürcistan’a gitme planları yaparken elinde olmayan (!) sebeplerle gidemeyen, tam da o günlerde Gürcistan’da önemli misyon binalarında patlamalar olduğunu hatırladık nedense.

Bu şahıs, bir takım devlet görevlileri ile sıkı ilişki içerisindeydi ve bu ilişki esnasında İran’dan devamlı para alıyordu. İşte bu şahsın ajandalarının arasında ‘Zeytinburnu Özbek Hoca’ yazıyordu. Ve Özbek Hoca öldürüldü, anladınız mı?

‘BİR ÖMÜR BİZİ YATIRIN AMA MEMLEKETİ SATMAYIN’

17 Aralık sonrası bu şahsın da içinde olduğu Selam-Tevhid dosyasına takipsizlik verildi. Ve aynı gün takipsizliği veren savcı, dosyaya çalışanlarında arasında olduğu 70 kişiyi gözaltına aldırdı. Birkaç gün önce de Başsavcı Vekili olduğu duyduk.. İnsan gerçekten hayret ediyor !! Bir ömür bizi yatırın, ama memleketi satmayın.. Çünkü sahibi siz değilsiniz. Elinizden alırlar.”