Kahramanmaraş'a gelerek irtibat bürosu açan ve kentin çeşitli problemlerini gündeme getiren Şendiller, son olarak çevre konusuna değindi. 24 Temmuz Basın Bayramı'nda Karacasu Çayı üzerinde basın açıklaması düzenleyen Şendiller, fabrikalardan çıkan kirli suların buraya karıştığını ifade ederek, ilgili kurumları göreve çağırdı. Karacasu çayının 10-15 yıl öncesine kadar balıkların tutulduğu bir akar su olduğunu bu gün ise zehir saçtığını iddia eden Şendiller, şöyle konuştu: "Basın bayramında özellikle bu gün Kahramanmaraş'ta bir çevre faciasını gündeme getiriyoruz. Bu gün burada fabrikaların arıtmadan gönderdikleri zehirli suyun Sır Barajına karıştığı yerlerde inceleme yaptık. Burası Kahramanmaraş'ın Karacasu çayı. Hepimiz biliyoruz, her Kahramanmaraşlı bilir bu suda fazla değil 10-15 yıl önce balıklar tutuluyor, araziler sulanıyordu. Bu gün her adım attığınız yerde bir tavuk ölüsüyle karşılaşıyorsunuz. Artık buna bir dur demenin zamanı geldi de geçiyor. Kahramanmaraş böyle bir faciaya seyirci kalamaz. Bize atalarımızın emaneti olan bu topraklarımız, havamız, suyumuz, ormanımız, yeşilimiz, gelecek nesillerimizin de bize emaneti sayılmalıdır. Bu bakımdan Kahramanmaraş'ın her tarafı barajlarla dolu. Ama suyumuzu, havamızı koruyamadığımız için bu dünya cenneti yerlerimiz zehirli hale geliyor." Sır barajında her gün balıkların, kaplumbağaların öldüğünü, kurbağa seslerinin duyulmaz hale geldiğini ifade eden Şendiller, şunları söyledi: "Hatta bu akan kirli sularla beraber Sır Barajı artık kuşların bile üzerinden uçmadığı bir yer haline geldi. Sır Barajı ve diğer barajlar sadece bölgemizin değil Akdeniz ve Çukurova'nın da su havzaları. Buraların korunması lazım. Fabrikalarımız elbette çalışacak, işçilerimiz çalışacak ama burada tesis kuran Kahramanmaraşlılar ve yatırımcılarımız toprağımızı, çevremizi ve suyumuzu da korumak zorunda. Bu bakımdan bu gün buradan bir kez daha sesleniyorum. Çevre Bakanlığı'na, Sayın Valiye, belediye başkanına, çevreci geçinen derneklere, Kent Konseyi'ne, Tema mensuplarına, siyasi partilerimize, iktidarımıza ve sivil toplum kuruluşlarına yürekten fırtınalar koparırcasına bir kez daha sesleniyorum. Allah aşkına gelin buraya bakın, bu barajı bir görün. Dünyanın neresinde bu çağda 400 bin nüfuslu bir şehrin kanalizasyonu ve pis suyu arıtılmadan baraja bırakılabilir. Bu zehirli suyu görmeyen çevre müdürlüğünü, sağlık müdürlüğünü ve tarım il müdürlüğünü süratle göreve çağırıyorum." GEREKEN YAPILMAZSA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ Bundan sonraki süreçte gerekli adımlar atılmaması halinde yasal yollara başvuracaklarını dile getiren Şendiller, sözlerini şöyle tamamladı: "Şu an ikinci adımımız, görevini yapmayan, doğayı zehirleyen, suyu zehirleyen, toprağı zehirleyen, bu rezalete seyirci kalan görevliler hakkında kısa süre içerisinde Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunacağız. Çünkü bu gelecek nesillerimize, geçmişimize, dünyaya ve insanlığa yapılabilecek en büyük zulümdür. Bunun derhal durdurulmasını talep ediyoruz." Şendiller, çocuklar ve bölgede oturan bazı vatandaşların da katıldığı açıklamasında basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı.