Suriye'nin Halep şehrine bağlı Celabrus ilçesinin himayesini uzun zamandır elinde bulunduran IŞİD'in Kilis sınırına doğru ilerleyişi sürüyor. Azez ile Afrin şehirlerine ulaşmak isteyen IŞİD, bölge halkı için büyük bir tehdit haline geldi. Can güvenliklerinin tehlikede olduğunu söyleyen köylüler, ölüm tehditleriyle karşılaştıklarını anlattı. Sınırın Türkiye tarafında ellerinde silahlarla yolunu kesen IŞİD mensuplarının kendilerini bin dolar karşılığında Gaziantep'e götürmelerini istediğini anlatan Mehmet Çolak, kabul etmediği için telefonuna başı kesik insan görüntüsü yollandığını ifade etti.

Kilis'in Elbeyli ilçesine bağlı Çangallı ve Gaziantep'in Oğuzeli ilçesine bağlı Üçkubbe köyü IŞİD tahdidini en ağır şekilde hisseden yerlerin başında geliyor. Sınırdan geçişlerin yoğun olduğu bu noktalarda iddialara göre iş, adeta ticarete dökülmüş durumda. Bazı insanlar, 250 TL'yi bulan tutarlar karşılığında Gaziantep'e ve bölgedeki farklı yerlere bırakılıyor. 10 kilometrelik mesafe için yaklaşık 30-40 TL arasında para ödeyenler de var.

Gaziantep'in Oğuzeli ilçesine bağlı Üçkubbe köyünde yaşayan Mehmet Çolak, IŞİD tehdidi altında huzursuz günler geçirdiklerini söyledi. Parayla karşıya geçirilen insanların ağır mühimmatlar taşıdığını savunan Çolak, "Buradaki insanları 20 milyona karşıdan geçiriyorlar, buradan Gaziantep'e 200 milyona götürüyorlar. Can güvenliği yok. Sıkıntı üstüne sıkıntı. Ne olacak bu ülkemizin hali ben bilmiyorum yani. Gaziantep bölgesine aşırı derecede silah geliyor. Buradan çok ağır mühimmatlar geçiyor. Dün 10 tane IŞİD beni durdurdu. Bana 'bin dolar karşılığında bizi Gaziantep'e götürün' dediler. Ben götürmedim. 'Ticaretle uğraşıyorum, kesinlikle arabama kimseyi bindirmem, gidin ne haliniz varsa görün' dedim. Erbeyli'den Gaziantep jandarmaya kadar bildirdim. Whatsappp'tan bana sesli görüntülü şey attılar, 'senin kelleni keseceğiz' dediler bana. O bin doları almadım diye. Buradan da çok aşırı derecede yardım ve yataklık yapan insanlar var. Yani devletimiz pasif, kanun pasif. IŞİD'e yardım ve yatakçılık edeni tutuyor. 1 hafta sonra adam elini kolunu sallayıp çıkıyor. Malesef hukukumuz çok zayıf." diye konuştu.

Çolak, aracının üzerinde yazılı olan telefon numarasından kendisine ulaşıldığını kaydetti.

Şükrü Ekinci de ölümle tehdit edildiğini anlattı. Can güvenliklerinin olmadığını söyleyen Ekin, şunları anlattı: "Bölük komutanını arıyorum bana cevap vermiyor. Tam geldiler sıkıştılar, evin önü doldu böyle. Darıya gittim baktım. Çok araba geliyor, can güvenliğimiz yok. Bana telefon geldi, 'senin kelleni alacağım' diyor. 'Onun yanında 3 tane başka kelle alacağım' dedi." Ekin, bölgeye gelen arabalarda plaka olmadığını ifade etti.