Şanlıurfa'nın Suruç ilçesinde 31 kişinin öldüğü 104 kişinin yaralandığı bombalı saldırıda son anda kurtulan Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu üyelerinden Çiğdem Dağdeviren ile Erhan Camoğlu yaşananları anlattı.

Ankara'da üniversite öğrencisi olan Dağdeviren, bazı arkadaşlarından da yardım alarak yola koyulduklarını ve sabah Suruç'a vardıklarını söyledi. Suruç'a geldikten sonra ilçenin girişinde polis tarafından didik dikik arandıklarını anlatan Dağdeviren, "Kültür merkezinin bahçesine kadar polisler bizi takip etti. Bahçede bir hazırlık vardı. Oturduk biraz dinlendik. Kobani'ye geçecektik. Zaten izin vermeyeceklerini biliyorduk. Bu sırada yolda olan ve daha gelmeyen arkadaşları beklerken havanın çok sıcak olacağını söylediler. Bunun için şapka almaya çıktık. Tam bu sırada büyük bir patlama sesi geldi. Bir dakika daha geç çıkmış olsaydık biz de arkadaşlarımız gibi bombanın kurbanı olurduk. Bize yapılan bu saldırı aslında savaş mağduru çocukların umuduna yapılan bombalı saldırıdır. Şuan ortam öyle karışık ki hangi arkadaşımın yaralı, hangisinin öldüğünü bile bilmiyorum. Beni en çok bu yaralıyor." diye konuştu.

Erhan Camoğlu ise çarşıya çıktığını, arkadaşlarına doğru gelirken patlamanın olduğunu söyledi. Camoğlu, "Bizi o kadar takip eden polis, bu bombacıları takip etseydi diyorum. Yazık günah oldu. Biz şans eseri kurtulduk. Kobani'deki çocuklar için kitaplar topladım, kitaplar aldım. Ama o kitapları o masum çocuklara götüremedim. Benim gibi onlarca arkadaşım vardı. Kimi oyuncak almıştı, kimi farklı hediyeler. Bazı arkadaşlarım farklı işlerde çalışıp para biriktirmişti. Ama olmadı." ifadelerini kullandı.