İzmir’de Anadolu Birliği Derneği’nin öncülüğünde sivil toplum kuruluşları, teröre tepki göstermek amacıyla biraraya geldi. Terör olaylarında şehit olanlara rahmet dileyen Dernek Yönetim Kurulu Başkanı Erhan Kahraman, “Biz erken seçim değil, 7 Haziran seçimlerinde milletin aslının verdiği karara göre hükümetin bir an öne kurulmasını istiyoruz. Dini, dili, mezhebi, ırkı, görevi ne olursa olsun hiçbir vatandaşımızın terör olaylarında ölmesini değil, tüm insanların kardeşçe yaşadığı bir Türkiye istiyoruz.” çağrısı yaptı. Onursal Başkan Koç Ali Al ise, “Ankara’dakiler oturmuş, geyik muhabbeti yapıyor. Bu iş TBMM içinde çözülmelidir, sokak meselesi değildir.” diye konuştu.

Türkiye’de artan terör olaylarına tepki göstermek amacıyla İzmir’de sivil toplum kuruluşları ve kanat önderleri, Anadolu Birliği Derneği öncülüğünde biraraya geldi. Grup adına açıklama yapan Dernek Başkanı Kahraman, Suruç'la başlayan ve ülke geneline yayılan şiddet ve terör olaylarına tepki göstermek, akan kanın durmasına katkıda bulunmak, ortak akıl üretmek üzere biraraya geldiklerini söyledi. Terör saldırılarına, çatışmalara, büyüyen kutuplaşmalara "hayır" demek için, birleşmek ve bütünleşmek için birarada olduklarınğ belirterek, “Ülkemizin güneyinde sınırötesinde yaşanan olayları ülkemizin içine taşıyanları ve buna göz yumanları şiddetle kınıyoruz. Maalesef terörü sonlandırmak için demokratik çözüm sürecini derinleştirmek, genişletmek yerine, salt askerî operasyon yapılarak çözüm aranması doğru değildir. Suruç’ta hain saldırı gerçekleştirenleri, azmettirenleri, o bombanın oraya girmesini engelleyemeyenleri, ülkemizde terör olaylarını gerçekleştirenleri, failleri azmettirenleri, bu ülkede her türlü kin ve nefret söyleminde bulunanları, terörü çıkarlarına alet edenleri, olayların arkasındaki tüm güçleri şiddetle kınıyor ve lanetliyoruz.” diye konuştu. Son dönemde yaşanan terör olaylarının, kabullenme ölçülerini çoktan aştığını kaydeden Kahraman, “Tüm yaşananlara rağmen maalesef Meclis’te var olan siyasi partilerimizden ortak bir deklarasyon yayımlanmaması utanç vericidir. Toplumda karamsarlık, kaygı her gün artmaktadır.” dedi.

TBMM’de bulunan siyasi partilerin, ortak tek bir ses olmaları gerektiğini ifade eden Erhan Kahraman, “TBMM'yi oluşturan siyasi partilerin, olayları kendilerine göre yorumlamaları ve çıkarlarına uygun söylemlerde bulunmaları, son derece acı ve üzüntü vermektedir. Siyasi partilerimizin, yaşananları bir bütün olarak görüp ortak akılla olaylar karşısında tek bir ses olmaları gerekirken kendi siyasi geleceklerine ve seçim hesaplarına göre olayları yorumlayarak, gerek kendi tabanlarını gerekse tüm kamuoyunu siyasi gelecekleri uğruna yönlendirmeleri kabul edilebilir bir durum değildir.” dedi. Terörün çözüleceği, sonlandırılacağı yerin sokaklar ve dağlar olmadığını, adresin TBMM olduğunu ve son seçimde halkın, bunu yapması için siyasi görüşlere göre dağılım yaparak 550 vekili görevlendirdiğini söyledi. İki ay içinde hem Türkiye sınırlarında hem ülke içinde terörün bir anda hız kazanmasının son derece düşündürücü olduğuna dikkat çeken Kahraman, “Seçim sonucu oluşan tablo farklı olsaydı, terör olayları bu kadar hız kazanır mıydı?” diye sordu.

'MİLLETİN ONAY VERMEDİĞİ HÜKÜMET 59 GÜNDÜR GÖREVDE'

Genel seçimin üzerinden 59 gün geçtiğini hatırlatarak, bu süre zarfında milletin tek başına yönetim onayı vermediği hükümetin görev başında olduğunu kaydeden Kahraman, sözlerini şöyle sürdürdü: "Halen de hükümet kurma çalışmaları devam etmektedir. Meclis'teki siyasi partilerimizse bir akıl tutulması içinde maalesef bu süreci sorgulayan hiçbir söz sarf etmemekte, hükümet kurma sürecinin hızlanması için hiçbir çaba göstermemektedir. Bugün ortada olan terör gerçeğiyle öncelikle kendilerinin mücadele etmesi gerektiğini unutmuş görünen 550 milletvekilimize sesleniyoruz. Gerçeği kabul ederek, bu gerçekle mücadele etmesi gereken öncelikli kişilerin kendileri olduğunu, bunun için seçildiklerini, millet tarafından bunun için görevlendirildiklerini bilmelerini, anlamalarını istiyoruz. 550 vekilimiz bilmeliler ki bu milletin asılları şu anda kan ağlıyor. ‘Analar ağlamasın’ diye başlayan barış sürecinin, neden ve nasıl iki ayda terör sürecine geldiğini ise kamuoyunun değerlendirmesine bırakıyoruz.”

Türkiye’nin ekonomisine zarar veren, yatırımcıların kaçmasına sebep olan, turizm sektörüne ciddi darbe vuran olayların bir an önce durmasını istediklerini de belirten Kahraman, “Güne terör olaylarıyla başlamak istemiyoruz. Biz erken seçim değil, 7 Haziran seçimlerinde milletin aslının verdiği karara göre hükümetin bir an önce kurulmasını istiyoruz. Biz huzur ve çözüm sürecinin tekrar hayata geçmesini istiyoruz. Ülkemizde dili, dini, mezhebi, ırkı, mesleği ne olursa olsun hiçbir vatandaşımızın terör olaylarında ölmesini değil, tüm insanlarımızın kardeşçe yaşadığı bir Türkiye istiyoruz.” çağrısı yaptı.

'ANKARA’DAKİLER OTURMUŞ, GEYİK MUHABBETİ YAPIYOR'

Onursal Başkan Al da milletvekillere sert eleştiriler yöneltti. Al, “Çok zor durumdayız. Binlerce insan istihdam yapıyoruz. Çok insan, dükkanından siftah yapmadan evine gidiyor. Ankara’dakiler oturmuş, geyik muhabbeti yapıyor. Bu ülke hepimizin. Yüreğimiz, aşkımız Türkiye Cumhuriyeti’nin varlığı ve bayrağıdır. Bu iş TBMM içinde çözülmelidir, sokak meselesi değildir. Yeni bir seçim yaptık, milyar dolarlarca yatırımlar yaptık, Türkiye kan ağlıyor.” dedi.

Ekonominin gün geçtikçe kötüye gittiğini söyleyen Koç Ali Al, “Esnaf zor durumda. Turizm gelirleri yüzde 13.6 azaldı. Hani 2023’te dünyanın en büyük 10 ekonomisi içinde olacaktık? Kimse bizim önümüze pembe kağıt ve hayal koymasın. Ülkenin gençleri iş, aş, eğitim bekliyor. Silahla hiçbir şey çözülmez. 40 yıldır kimin paralarını dağlara atıyorlar? Bugün burada Türkiye’nin her yerinden 100 tane dernek var. İyi, güzel ve kimsenin ötelenmediği bir Türkiye istiyoruz.” diye konuştu.