Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Başkanı Uğur Güç, 21 gazetecinin yaptığı haberler dolayısıyla cezaevinde olduğunu söyledi. Güç, “Bunun haricinde yüzlerce arkadaşımız yaptıkları haberlerden dolayı mahkemelerde mesai harcıyorlar. Yani gazetelere haber yaparken harcadıkları mesaiyi mahkeme salonlarında harcıyorlar.” dedi.

BM tarafından 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü sebebiyle gazetecilik meslek örgütleri temsilcileri gazetecilerin sorularını cevapladı. Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Başkanı Uğur Güç, “Bugün cezaevinde 21 gazeteci bulunuyor. Bunun haricinde yüzlerce arkadaşımız yaptıkları haberlerden dolayı mahkemelerde mesai harcıyorlar. Yani gazetelere haber yaparken harcadıkları mesaiyi mahkeme salonlarında harcıyorlar. Her gün bir dava açılıyor. Basın savcıları maalesef fazla mesai harcayıp tekzip üzerinde bu kanunu usulsüzce kullanıyorlar. Her türlü haberin tekzibini istiyorlar. Bunun için gazeteciler sürekli baskı altında.” diye konuştu.

Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Başkanı Ahmet Abakay ise “Türkiye’de gazeteciler, basın ifade özgürlüğü deyince akla alo Fatih, penguen dergisi geliyor. İktidarın, cumhurbaşkanının, başbakanın ve bazı bakanların deyimiyle terörist akla geliyor.” ifadelerini kullandı.

TGC’nin 1 Mayıs için çıkardığı basın görev kartlarının son gün iptal edilmesini eleştiren TGC Başkanı Turgay Olcayto, “ Son gün bir emniyet müdür yardımcısı aradı. ‘Ben verdiğiniz bu kartlar içerisinde şüpheli isimlere rastladım. Tamam bunlar şüpheli değil ama bu kartları başkalarına verirler. Ben onun için buna karşıyım mütalaamı valiliğe böyle bildireceğim’ dedi. Ama ben arkadaşlarımızın adlarını asla veremezdik. Yani böyle bir tehlikeye atamazdık arkadaşları.” ifadelerini kullandı.

Gazetecilikte hedef göstermenin arttığını anlatan Olcayto, “Eski bir gazeteciyim. Eski dönemlerde bu tür iğrenç sataşmalar, bu tür hedef göstermeler çok azdı. O zamanda vardı ama çok azdı. Şimdi çok fazla. Arkadaşları hedefe koyuyorlar. Bu nedenle bazı arkadaşlarımız hayatlarını kaybetti.” şeklinde konuştu.

‘NEREDEYSE AKREDİTASYON CAMİ AVLULARINA GELDİ’

G9 Gazetecilik Platformu Sözcüsü Doğan Kılıç da, “Gazetecilik her şeyden önce soru sorma mesleğidir. Soru sorulmadan gazeteciliğin yapılması mümkün değil. Yalnızca kendi hoşlarına giden soruları, cevaplarını bildikleri soruları sormamıza izin veren bir iktidarla karşı karşıyayız. Neredeyse cami avlulularına bile akreditasyon gereken bir noktaya geldi. Bunu kabul edilemez buluyoruz. Bunu bu ülkede yaşayan her vatandaşın kabul edilemez bulup itiraz etmesi gerektiğini düşünüyoruz. Çünkü özgür bir gazeteciliğin yapılamadığı bir ülkede demokratik bir iktidardan ve ülkeden bahsedilemez.”