Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, dünya ekonomisinin bu yıl zor geçeceğini söyledi. Dünyada büyüme rakamlarının 2.6 ile 2.8 arasında olmasının beklendiğini belirten Büyükekşi, “Gelişmekte olan ülkeler geçtiğimiz yıllarda hep yüksek büyüme oranları gösteriyordu. Ama bu yıl gelişmekte olan ülkelerde de sıkıntılar var. Çünkü emtia fiyatları hızlı bir şekilde geriliyor. Özellikle ABD’de enflasyon ve istihdam oranlarındaki son olumlu göstergeler, FED’in haziran ayındaki faiz artışı konusunu daha da hızlandırması konusunda sinyaller veriyor.” dedi.

Devlet politikası haline gelen “2023 yılında, 500 milyar dolar ihracat hedefinin" mimarı TİM’in ihracatçı firmaların strateji, vizyon ve hedeflerini kurgulamaları için başlattığı ‘TİMAKADEMİ2023’ toplantılarının Adana ayağı Sheraton Otel’de gerçekleşti.

Organizasyonun açılışında konuşan TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, doların son 10 yılın en yüksek seviyesine çıkığını hatırlattı. Avrupa Merkez Bankası’nın her ay 60 milyar Euro‘luk bir parasal genişleme kararı almasının da özellikle önümüzdeki sene Avrupa’daki enflasyonu sona erdirmesi bakımından önemli bir adım olacağını düşündüklerini savunan Mehmet Büyükekşi şöyle devam etti: “1 trilyon Euro‘luk bir parasal genişleme hedefi var. Bu bizim ekonomimiz açısından son derece önemli. Çünkü doların hemen hemen dünyadaki bir çok para birimi karşısında değer kazanması ve Euro’nun da değer kaybetmesi, parite düşüşü ekonomimize ve ihracatımıza olumsuz yansıyor. Ama sevindirici bir tarafı var. O da AB’nin 28 ülkesine bakıyoruz; son iki ayda ithalat Euro bazında yüzde 5 düşerken, bizim AB’ye yaptığımız ihracat Euro bazında yüzde 7.5 artmış. Bu aslında dolar bazında baktığımızda ihracatımız AB’ye dolar bazında düşerken Euro bazında yüzde 7.5 artması,–geçen yıl 100 birim satarken, bu yıl 107.5 birim satıyoruz) o pazarlardaki payımızın arttığını gösterir. Gerçekte bir düşüş yok. Tam tersine o pazarlarda daha fazla pay alıyoruz, korkacak bir şey yok demektir. Dolayısı ile dünya ticaretinde bir gerileme varken bizim özellikle AB’de bir artış olması son derece sevindiricidir. En çok ihracat yaptığımız 30 ülkenin 13’ü AB üyesi ülke. Bu parasal genişlemeden dolayı AB’de önümüzdeki aylarda da enflasyon durarak, tekrar orada büyümenin hızlanmasıyla birlikte bizimde Avrupa genelinde işlerimizin daha iyi olacağına bir işaret. O yüzden AB’deki büyüme beklentilerinin hız kazanması Türkiye’nin ihracatına olumlu yansıyacak. İnşallah bu rüzgâr devam ederse biz de önemli fırsatları beraberinde getireceğiz.”
2009’daki krizde Türkiye’nin AB ihracatının yüzde 55’ten yüzde 39’lara gerilediğini anlatan Mehmet Büyükekşi, bu açığı çevre ülkelerdeki pazarlara açılarak giderildiğine dikkat çekti. Şu anda bu ülkelerde ciddi sıkıntıların yaşandığını vurgulayan Büyükekşi, Türkiye’nin 2023 yılı hedefinin 500 milyar dolar olduğunu belirtti. Bu hedefe ulaşabilmek için 2009’da makro bir plan hazırladıklarının altını çizen Büyükekşi, şimdi firmaların önüne bir hedef koyarak, Türkiye’nin 100’üncü kuruluş yıl dönümü olan 2023’ün ‘niçin önemli olduğuna’ dikkat çektiklerini anlattı. Büyükekşi, “Yüksek katma değerli ihracatı nasıl yapabiliriz? Hususunda çalışmamız gerekiyor. Biz 26 sektörümüzde bu hedefe ulaşabilmek için inovasyon, marka ve tasarım üretmenin bilincindeyiz. Bu doğrultuda 22 sektöre tasarım, 8 sektörde Ar-Ge Proje yarışmaları yapıyoruz. İhracatçı firmaları bu yarışmalara katılmaya davet ediyoruz. Günümüzde inovasyona yatırım yapan daha çok kazanıyor.” diye konuştu.

Etkinliğin panel bölümünde konuşan Ekonomi Bakanlığı Ekonomik Araştırmalar Genel Müdürü Dr. Halil Bader Arslan, ihracatın Türkiye ekonomisi için büyümenin motoru olduğunu ifade etti. Gelecek hafta pazartesi günü 2014’ün geneli için büyüme oranlarının açıklanacağını bildiren Arslan, “Türkiye ekonomisinin ne kadar büyüdüğünü göreceğiz. Muhtemelen yüzde 2.7 veya 2.8 civarında bir büyüme açıklanacak. Bu büyümenin yaklaşık yüzde 75’i ihracattan geliyor. Türkiye ekonomisinin 2014’te büyümesinin baş aktörleri ihracatçılardır. Yaklaşık 63 bin şirketten bahsediyoruz. İhracat istihdamın da motorudur. Şu anda toplam istihdamımız 26 milyon kişi. Bunların 2.8 milyonu ihracatçı firmalar tarafından istihdam ediliyor. O yüzden toplam istihdamın 10’da 1 kadar ihracatçı firmalarca karşılanıyor. Son yıllarda ciddi bir ivme yakalamış durumda. Firmalarımız ne kadar çok dışarıya açılırsa o kadar daha istikrarlı hale geliyor.” şeklinde konuştu.

İhracatın 500 milyar dolara çıkmasının önündeki en önemli engeli son 10 ayda doların uluslararası alada güçlenmesini gösteren Arslan, “Dolar diğer paralara karşı ne kadar güçlenirse– Türkiye ve diğer ülkeler için geçerli– dünya ticaretinin dolar bazında artması da o kadar zorlaşıyor. Çünkü sattığınız her malın dolar bazındaki fiyatı düşüyor.” ifadelerini kullandı.

Adana Sanayi Odası Başkanı Zeki Kıvanç ise son birkaç yıldır ülke olarak ihracatta hedeflenen rakamların gerisinde kalındığına işaret etti. Adana olarak da beklentileri karşılayamadıklarının altını çizen Kıvanç, “Ülke içinde ve yakın bölgemizde her daim sıcak gelişmelerin yaşandığı, bu zor coğrafyada, hızlı bir değişimin görüldüğü bu dönemdeki belirsizlikler ülkemizde üretim miktarlarını ve ihracat rakamlarını olumsuz etkiledi.” değerlendirmesini yaptı. Bir çok kurumun destek verdiği ve Vali Mustafa Büyük, belediye başkanları ile işadamlarının katıldığı toplantıda Pegasus Yönetim Kurulu Başkanı Ali Sabancı, ‘Markalaşmada bir Başarı Hikayesi olarak Pegasus’un markalaşma sürecini anlattı.