Manisa’nın Soma ilçesinde facia yaşanan Eynez maden ocağının elektik mühendisi olan ve tutuksuz yargılanan Ümit Şahin, savunmasında suçlamaları kabul etmedi. Şahin, Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ) İzmir Şubesi'ne elektrik projesi sunduklarını ancak kendilerine, "Çalıştığınız yerde sorumluluk size ait. Bize bir proje sunmanıza gerek yok." dendiğini öne sürdü.

Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden Soma davasının tutuksuz sanıklarının savunmalarının alınmasına devam ediliyor. İlk duruşmanın beşinci oturumunun öğleden sonraki ilk bölümünde savunmasını veren elektrik mühendisi Şahin, üstüne atılan suçlamaları kabul etmedi. Kendi ekibinde bir elektrik mühendisi ve 60 kişiden oluşan tekniker ve teknisyenlerle birlikte madenin elektrik işlerini yaptıklarını belirten Şahin, Eynez’dekinin yanısıra Soma Holding'e bağlı Atabacası ve Işıklar maden ocaklarında da elektrik işlerine yardım ettiğini söyledi. Yer altında kullanılan kabloların alev sızdırmaz olduğunu anlatan Şahin, bu konunun bilirkişi raporunda yanlış aksettirildiğini kaydetti. Sanık Ümit Şahin, "Burada bir yanlış anlaşılma var. Alev sızdırmaz kablolar, yangın çıkarmayan kablolardır ancak bu kabloların yangında dış kaplamaları yanmıştır. MGM dediğimiz kabloların, olayın olduğu yerde bandın yanmasından dolayı dış kaplaması yanmıştır. Alev kaynağı çekildikten sonra da kablolar sönmüştür. Burada elektrik altyapısından kaynaklanan bir durum yoktur. U-3 bandındaki elektrik trafolarında ve kablolarında herhangi bir tahribat olmadığını, Haluk Evinç bana söylemiştir. Bilirkişi raporunda geçen malzemeler yanmaz değil, metan gazı patlamasına karşı bir malzemedir.” dedi.

Elektrik projesinin MİGEM’e onaylatılmadığı yönündeki iddiaları da kabul etmeyen Şahin, “Ruhsat alma işlemlerinde elektrik projesinin de onaylandığını biliyorum. Bilirkişi raporunda, 'Her yıl elektrik projesi onaylatılmalı.' diye bir ifade var ancak bu durum öyle değil. İşyerini denetlemeye gelen müfettişlere, elektrik projesini nasıl ve nereye onaylatmam gerektiğini sordum. Onlar da bana, TKİ'nin İzmir Şubesi'ne giderek onaylatabileceğimi söylediler. Ben de projeyi hazırlayarak İzmir şubesine gittim ancak bana orada, ‘Çalıştığınız yerden siz sorumlusunuz. Bize bir proje sunmanıza gerek yok.’ dediler. Biz de bir daha proje hazırlamadık. Biz kabloları, insanların uzanamayacağı tavana asmak durumundayız, yerden kablo geçirmeyiz. Yer altında trafo sayılarını, olduğundan fazla tutuyoruz. Bir yer altı trafosunun ağırlığı yaklaşık 7-8 ton civarında. Bu arızalandığı zaman yerinden kaldırmak bir günümü alır, bu yüzden trafoları fazla tutarız ki bir arıza olduğu zaman yedeği devreye girebilsin. Telefon haberleşmesi konusunda da bir sıkıntı olmadı. Bunu, yapılan telefon görüşmelerinin kayıtlarından da bulabilirsiniz.” şeklinde konuştu.

Madenin 2005 yılında yapıldığını ve devralındığında oldukça küçük olduğunu anlatan Şahin, zaman içinde büyüyen madendeki bütün elektrik tesisatının yeni olduğunu sözlerine ekledi.