Torbalı Ticaret Odası (TTO) eylül ayı olağan toplantısının gündemi, son günlerde artan terör olaylarıydı. Erkan Aksoy başkanlığında toplanan TTO Meclisi, terörü kınayıp herkesi sağduyulu olmaya davet etti. Toplantının sonunda TTO Başkanı Abdulvahap Olgun, oda adına bir bildiri okudu.

Bildiride şu ifadelere yer verildi: “Tüccar, esnaf ve sanayici olarak bugün ortak bir kaygımız var. Ülkemiz, yurtiçi ve yurtdışı kaynaklı bir terör dalgası ile karşı karşıya. Maalesef menfur terör eylemlerinde çok sayıda vatandaşımızı kaybettik, asker ve polisimizi şehit verdik. İş âlemi olarak bu gelişmelerden büyük elem, üzüntü ve geleceğe yönelik kaygı duyuyoruz. Vatandaşlar olarak, can güvenliğimizin sağlanması ve ülkemizde huzurun tesisi öncelikli talebimizdir. Can güvenliği yoksa girişim özgürlüğü yoktur. Can güvenliği yoksa esnaf, işçi, köylü, memur yoktur. Can güvenliği olmadan çalışma özgürlüğü de olmaz. Bugün özgürlüklerimizin düşmanı olan terörü lanetleyerek, özgürlüklerimize sahip çıktığımızı göstermek için devlet-millet kaynaşmasına her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. Burada dikkat edilmesi gereken husus şudur: Her türlü terör özgürlüklerimizi kısıtlıyor, dikkatlerimizi dağıtıyor ve kaynaklarımızı tüketiyor. Terör, herkesin kendi işine huzur içinde odaklanmasını engelliyor, geleceğimizi karartıyor. Terörün ve teröristin çocuklarımızın geleceğini karartmasına, gençlerimizi dağlarda heba etmesine izin vermeyeceğiz.”

TERÖRÜN AMACI AYRIŞTIRMAK

Ülkenin birliğine, refahına ve geleceğine sahip çıkılması gerekliliğine vurgu yapılan bildiri, şöyle devam etti: “Türkiye’nin bütünlüğünü korumak, halkımızın esenliğini sağlamak, güven ve huzuru hukukun içinde kalarak hayata geçirmek devletin görevidir. Kamu düzeni olmadan devlet olunamaz. Ayrıca bu ülkenin hiçbir evladının, hiçbir şekilde canından olmasını istemiyoruz. Bizim için her can kıymetlidir. Terör saldırılarının amacının, ülkemizin huzur ve istikrarını bozmak ve toplumda bir kaos havası yaratmak olduğunu biliyoruz. Milletimizi ayrıştırarak, ülkemizin huzurunu bozmaya çalışanların oyunlarını boşa çıkaracağız. Bu süreçte herkesin daha soğukkanlı ve sağduyulu olması gerektiğine inanıyoruz. İnsanımız, geleceğimiz, kalkınma hedeflerimiz ve refahımız için özgürlüklerin korunması, hukukun üstünlüğünün sağlanması ve kamu düzeninin tesisi konusunda üzerimize düşen sorumlulukları gerçekleştirmeye her zaman olduğu gibi hazırız.”

'TEPKİ KOYARKEN KARDEŞLİK ZEDELENMESİN'

Teröre tepki gösterirken Türkiye'deki bin yıllık kardeşliğe zarar verecek hareketlerden de kaçınılması gerektiğinin altını çizilen bildiri, şu temennilerle sona erdi: “Hepimiz uyanık olalım. Bu memlekette Türkün de, Kürtün de, Alevinin de, Sünninin de birlikte yaşamak, bu toprakları vatan kılmaktan başka hiçbir şansı yoktur. Bu coğrafyadaki herkesin tek bir memleketi var, o da tek bir Türkiye. Özde bir, sözde bir, gönülde bir, eylemde bir, savaşta bir, barışta bir olanların memleketidir Türkiye. Hepimizin memleketi. Türkü, Kürdü, Acemi, Lazı, Arnavutu, Zazası ve göçmeni ile biriz. Biz hep beraber, birlikte, barış içinde kardeşliğimizi, komşuluğumuzu, akrabalığımızı, dostluğumuzu koruyarak dimdik duracağız. Herkesi sağduyulu olmaya, birbirini anlamaya, kardeşlik hukukunu geliştirmeye davet ediyoruz. Burnumuzun dibindeki Irak ve Suriye’de yaşananların ülkemizde yaşanmaması için elbirliğiyle inşallah bu oyunu bozacağız. Kurtuluş Savaşı ve Çanakkale’de göstermiş olduğumuz birlik ve beraberliğe, 100 yıl sonra yeniden ihtiyaç var. Ülkemizin bir an önce sükûnete, barışa ve huzura kavuşması diliyoruz.”