Çorum'da Hizmet Hareketi’ni anlatan Mısırlı araştırmacı-yazar Saberabdulfettah Abdelaziz Meshrfy, “Şu anda yaşanılanlar sıkıntı olarak görülebilir ama bağrında büyük bir nimet barındırıyor. Bütün müesseseler kapansa, bütün okulları kapatsalar, kimsenin bu hizmeti ruhlardan söküp alması mümkün değil.” dedi.

Hira Dergisi’nin düzenlediği 'Akademisyenlerin hizmet okumaları' konulu panel, dün akşam Çorum Anvatar Otel’de yapıldı. Kur’ân-ı Kerim tilaveti ile başlayan panele konuşmacı olarak Hira Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Nevzat Savaş, Fas Ebu Şuayb Eddukeli Üniversitesi Öğretim Üyesi Abdelmajid Bouchebka ile Mısırlı araştırmacı-yazar Saberabdulfettah Abdelaziz Meshrfy katıldı.

Hira Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Nevzat Savaş, Türkiye’nin tek Arapça dergisi olan Hira’nın kuruluşunu ve çalışmalarını anlatarak başladığı konuşmasında, Arap dünyasının Hizmet Hareketi’ne bakışını ve duyulan hüsnüzanı paylaştı. Savaş, “Hizmet Hareketi ve Fethullah Gülen Hocaefendi ile ilgili bir çok ülkede sempozyum ve paneller düzenleniyor. Bunun yanında üniversitelerde araştırmalara konu oluyor. Hocaefendi'nin ‘Sonsuz Nur’, ‘Kendi Dünyamıza Doğru’ gibi kitapları üniversitelerde ders olarak okutuyor. Örneğin Mısır’da büyük sıkıntılar var ama gençler bir arayış içinde. Ve orada gençlerin en çok kitabını okuduğu üç isimden birisi Hocaefendi'dir.” şeklinde konuştu.

“HİZMET HAREKETİ RÜYALARIMIZI GERÇEĞE DÖNÜŞTÜRDÜ”

Mısırlı araştırmacı-yazar Saber Abdulfettah Abdelaziz Meshrfy ise konuşmasına salondakileri Türkçe selamlayarak başladı. “Hizmet Hareketi’ne ilk bakışta aşık olanlardan birisiyim.” diyen Abdelaziz Meshrfy, “Ben hizmete dolunay gibi bakıyorum. Nereden bakarsanız bakın size ışık gönderir. Hizmet bizim rüyalarımızı yeryüzünde gerçeğe dönüştürdü. Hizmet'i tanıdıktan sonra İslam dünyasının çözülemeyecek problemi olmayacağını gördük. Tüm Müslümanların elinden bahanesini aldı. Artık boş boş oturma dönemi bitti. İmkansız, yapamayız düşüncesini bitirdi. Hizmet geleceği inşa ediyor. Topluma yeniden itibar kazandırdı. İslam düşüncesinde toplum esastır. İslam tarihinde toplum dinamik olmasaydı, toplum dine sahip çıkmasaydı, İslam diye bir din olmayacaktı. Hizmet düşünceleri realiteye dönüştürüyor ve bize ümit oluyor. Aslında bu ifadelerim hep satır başı. Detaylandırırsak söyleyeceğim daha çok şey var.” ifadelerini kullandı.

Fethullah Gülen Hocaefendi'nin İslam dünyasının ölü vücuduna yeni bir ruh kazandırdığını söyleyen Meshrfy, insanların içindeki sahabe ruhunu yeniden inşa ettiğini dile getirdi. Meshrfy, şöyle devam etti: “Sahabelerin hayatını kitaplardan okurduk ama şimdi Hizmet insanını görünce sahabeyi görür gibi oluyoruz. İlk muhacirler Mus’ab bin Umeyr, Câfer b. Ebî Tâlib gibi onlar da dünyanın dört bir yanına hicret etti. Sibirya soğuğuna, Afrika’nın en sıcak yerine hicret edenleri gördük. Ashab-ı Suffa’yı hatırladık Hizmet Hareketi ile. Hocaefendi talebelerine ‘Ya sahabe gibi olun ya da ölün' nasihatini vermiş. Hocaefendi, arkasından kitleleri sürükleyerek, Allah’a nasıl gidilir bunun yolunu, adabını öğretti bize.”

“HARİTADA PARMAĞINIZI KOYDUĞUNUZ HER YERDE ONLAR VAR”

Hizmet insanlarının Allah’a ve insanlığa hizmet ettikleri zaman mutlu olduğunu ifade eden Meshrfy, “Hizmet insanlarının her biri ‘deli’ gibi. Afrika’ya gözünü kırpmadan giden insana deli değil de ne denir ki? Dağ, taş, deniz hiç dinlememişler. Haritayı açın, parmağınızı koydunuz her yere gittiler.” diye konuştu.

“TÜM MÜESSESELER VE OKULLAR KAPANSA BİLE HİZMET RUHLARDAN SÖKÜP ALINAMAZ”

Arap dünyası olarak Hizmet Hareketi’nin ruhunu yakalamak istediklerini belirten Meshrfy, sözlerine şöyle devam etti: “Biz sizin gibi olmak istiyoruz. Yani bir defa şuna kesin karar vermeliyiz. Biz sizin gibi olmak için dünyamızdan feragat etmeye hazır mıyız? Enaniyetimizden feragat etmeye hazır mıyız? Şu anda yaşanılanlar sıkıntı olarak görülebilir ama bağrında büyük bir nimet barındırıyor. Bütün müesseseler kapansa, bütün okulları kapatsalar, kimsenin bu hizmeti ruhlardan söküp alması mümkün değil. Yani bu Allah’ın fazlı ve bereketi ile yürüyen bir hizmet. Bu yolda devam edin. Dua edin bizde sizlerle beraber yürüyelim.”

“SOSYOLOGLAR, FELSEFECİLER, ARAŞTIRMACILAR HİZMETİ ANLAMAKTA ACİZ KALIYOR”

Fas Ebu Şuayb Eddukeli Üniversitesi Öğretim Üyesi Abdelmajid Bouchebka ise sosyolog, felsefeci ve diğer araştırmacıların Hizmet'i anlamakta aciz kaldığını dile getirdi. Bouchebka, “Sizi anlamayan insanları maruz görmek gerekiyor. Araştırmacılar bile anlayamadı. Hareket değil, dernek değil, elbette devlet de değil. Hizmet ne o zaman. Şuana kadar bir cevap bulamadık biz buna. Her yerde soruyorlar hizmet ne diyorlar? İnanın bana bütün samimiyetimle söylüyorum, bizi hayrete düşüren güzelliklere layık bir kavram, isimlendirme bulamadım. Birkaç asırdır böyle havada asılı kalmış, cevap arayan sorular vardı. Hizmet bunların hepsine doğru cevaplar verdi. Bu iş, bu aksiyon dünyanın başını döndürdü. Dünyanın değişik yerlerinde gördüm Hizmet'in ne yaptığını. İslam dünyasında akan kanı gördükçe neden kavga ediyoruz, Hizmet diye çok güzel bir örnek var. Neden biz Hizmet gibi yapmıyoruz. Hizmet, mükemmel İslam ağacının çok güzel bir dalıdır.” ifadelerini kullandı.

Araştırmacıların Hocaefendi'yi farklı şekilde tarif etmeye çalıştığını anlatan Bouchebka, “Kimileri ona sufi, dava adamı, vaiz, hatip, edip, şair dedi. Kimi araştırmacılar insanlık filozofu, politikacı dedi. Bana göre bu zat çağımızın tartışmasız müceddididir. Bu zatı anlayamayan insanlar neden ileri geri konuşuyor bilmiyorum. Biz bu zatı takip ediyoruz ve yıllardan beri bu zat başkasının peşinde koştuğu dünyaları, makamı, şöhreti elinin tersiyle itiyor. Anlamıyorum neden böyle kötü bir muameleye maruz kalıyor. Bu işin arkasında kim var? Bu zatın insanlığa kıymetini bilselerdi sabah akşam onun ellerinden ayaklarından öpmeleri lazımdı. Bu zat hiçbirimizin feragat etmeyeceği çok şeyden fedakarlıkta bulunmuş. Onu gördüğümüz, duyduğumuz andan itibaren bugüne kadar İslam dünyası için ağladığını, inlediğini gördük.” dedi.

Hizmet Hareketi ile İslam’a yeni bir anlam ve yeni bir tat geldiğini söyleyen Bouchebka, şunları söyledi: “Eğitimci abi ve ablalara diyorum ki durmaya, dinlenmeye, hasta olmaya, bu yolda geri düşmeye hiç hakkınız yok. Hizmet dediğimiz bu binayı koruyan kollayan sizlersiniz. Sizi bekleyen, hizmetlerinizi bekleyen koca bir dünya var. İnsanlar Hizmet'i tanıyıp gördükleri zaman Hizmet'e yöneltilen suçlamalara anlam veremiyorlar. Benim tavsiyem yolunuz ne ise o yola devam edin. Hepinizi alnınızdan öpüyorum. Bütün insanlık sizi bekliyor, bu yolda çektiğiniz tüm sıkıntılar inşallah sevaba dönüşecek. Bu imtihanlar vesilesiyle Allah kendisine sadıkan hizmet edenlerle etmeyenleri ayırıyor.”