Türkiye Barolar Birliği (TBB), Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) ve Yargıçlar Sendikası tarafından, Bursa Barosu'nun ev sahipliğinde, düzenlenen ‘Türkiye adaletini arıyor mitingi’ coşkulu bir şekilde gerçekleştirildi.

Bursa Kent Meydanı'nda yapılan mitingde son zamanlarda yaşanan olumsuzluklar, bağımsız yargı ve adaleti ortadan kaldıracak adımların atılmasından duyulan rahatsızlık dile getirildi. Bursa Adalet Sarayı bahçesi içinde bulunan Atatürk anıtına çelenk sunma ve İstiklal Marşı okunmasının ardından Kent Meydanı'na doğru yürüyüş düzenlendi. El ele yürüyerek gelen kortejde başta Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) Murat Arslan, Yargıçlar Sendikası Başkanı Mustafa Karadağ, Bursa Barosu Başkanı Ekrem Demiröz, bir çok ilin baro başkanı ve vatandaşlar yer aldı.

'Hukukun önünde herkes eşittir eşit olacak', 'Barolar halkın avukatıdır', 'Savunma haktır, avukata dokunma', 'Savunma haktır hukuka dokunma', adalet adalet hemen adalet' ve 'Bağımsız yargı engellenemez' şeklinde sloganlarla yürüyen yargı camiasına vatandaşlar da alkışlarla eşlik etti.

Binlerce avukat, savcı ve hakimin katıldığı mitinge başta Bursa olmak üzere İstanbul, İzmir, Ankara, Amasya, Balıkesir, Artvin, Bilecik, Bolu, Çorum, Burdur, Mersin, Erzurum, Eskişehir, Hatay, Kırklareli, Kırıkkale ve Manisa baro başkanları gibi birçok ilin baro başkanları da destek verdi.

'BUGÜN ADALETİ ARAMAK İÇİN BURAYA GELDİK'

Kürsüye gelen Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, 'Türkiye seninle gurur duyuyor' sloganlarına, "Türkiye sizinle gurur duyuyor" şeklinde karşılık vererek, "Bugün adaleti aramak için buraya geldik ve and olsun ki adaleti hep birlikte biz olarak bulacağız. Biz bir büyük biz olacağız." dedi.

Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz’ın şehit edilmesinden dolayı içlerinin yandığını belirten Feyzioğlu, "Bugün birbirimize düşme zamanı değil. Siz bakmayın devletin en üstlerinden sorumsuz konuşanlara, siz bakmayın devleti içten içe yıkmak isteyenlere, siz bakmayın 77 milyonu birbirine düşürmek için makamlarının gücünü kullananlara. Siz yüreğinizin içine bakın, ne diyor yüreğinizde, birlik diyor, beraberlik diyor, biz diyor, kocaman biz diyor." şeklinde konuştu.

Hiçbir provokasyona mahal verilmemesini isteyen Metin Feyzioğlu, "En üstten makamlarını, mevkilerini, siyasi güçlerini milleti birbirine kırdırmak için kullananlara asla prim vermeyiniz. Bizim sizlerden hukukçular olarak öncelikli talebimiz budur. Şunu anlamanızı istiyorum; bir devlette mutlaka savcı sıfatı olanlar vardır, hangi devlet olursa olsun kendisine savcı dedirtenler vardır. Hangi devlet olursa olsun kendisine hakim denilenler vardır. Ama sadece ve sadece demokrasilerde bağımsız ve özgür bir savunma vardır, sadece demokrasilerde avukat olur. Bağımsız ve özgür savunmanın varlığıdır ki, hakimi hakim, savcıyı savcı yapar, tıpkı bu gün aramızdaki hakimler ve savcılar gibi." şeklinde devam etti.

Barolar Birliğinin kapatılmak istendiğine dikkat çeken Başkan Metin Feyzioğlu sözlerini şöyle noktaladı: "Eskimiş bir adalet bakanı çıkmış diyor ki ‘barolar birliğini kapatmak lazım.' Hadi canım sen de, hadi ordan, hadi ordan! Üstelik ‘aldatıldım, aldatıldım’ diye bağırdığınız, çağırdığınız günlerde sen adalet bakanı değil miydin? Türk silahlı kuvvetlerinin omurgasına balyoz indirilirken, bugün aldatıldığını söyleyenler orada değil miydiniz? Polisi ele geçirdiler, yargıyı ele geçirdiler derken sizler görevde değil miydiniz? Bu ülkenin istihbarat teşkilatı çökertilirken, polisleri dört bir yana dağıtılırken sizler iktidarda değil miydiniz? Türkiye Barolar Birliğini kapatmaya sizin gücünüz yetmez, biz sizi kapatırız."

'BUGÜN ANAYASA ASKIYA ALINMIŞTIR'

İstanbul Baro Başkanı Ümit Kocasakal ise sözlerine "Bugün Türkiye’de anayasa askıya alınmıştır, hukuk askıya alınmıştır ve aslında anayasal rejime, tırnak içinde gizli bir darbe yapılmıştır. Türkiye’de bir sivil darbe gerçekleştirilmiştir ama kimsenin haberi yok. Yani olanların var da, millet kandırılmaktadır. Şu an gene Türkiye’de hiç kimsenin hukuk güvenliği yoktur, ben dahil. Eğer Avrupa’nın en büyük adliyesi diye övünülen bir adliyede çevik kuvvet adı verilen polis avukatlara saldırabiliyorsa, yetmeyip baro başkanı ve yönetim kurulu üyelerine saldırabiliyorsa geldiğimiz nokta bellidir." dedi.

"Bugün Türkiye’nin hukuk devletinin de gerisinde olan ve hiç olmazsa gene de bir şey olan kanun devleti olmaktan dahi çıkmıştır." diyen Kocasakal, şunları söyledi. "Şimdi sizin içişleri bakanınız çıkıp, ‘ben bu anayasayı tanımıyorum’ diyorsa kimse bana hukuktan falan söz etmesin. Ben söyledim, vakti zamanı gelince o tanımadıkları anayasayı da, tanımadıkları Türk Ceza Kanunu'nu da biz tanıtmasını biliriz, hukuki yoldan."

KOCASAKAL’DAN İNCE GÖNDERME

Hukukun bir oyuncak gibi oynanabilen oyuncak olmadığının altını çizen Ümit Kocasakal, şöyle devam etti: "Sevgili yurttaşlarım Anayasa'mızın 6. Maddesi ‘egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ diyor, Meclis'in değil. Türk milleti bu egemenliğini Anayasa'daki organları vasıtasıyla kullanır. Yani milli irade eşittir Meclis değil. Bunlardan birisi 7. maddeye göre yasama, Türk milleti adına egemenlik kullanır, güzel doğru, 8. Maddeye göre yürütme, ama bu yürütme o yürütme değil, bu idari anlamında yürütme. Kaldı ki millet bir seçimde bir siyasi iktidara oy verdiğinde bu sınırsız bir yetki değildir. Yani bu; ‘sen 5 sene boyunca her istediğini yapacaksın’ demek değildir. Bu ‘sen beş sene buyunca benim adıma seni denetleyecek bağımsız yargının denetlemesi şartıyla ve Anayasa'ya uymak kaydıyla her şeyi yapabilirsin’ demektir." şeklinde

'YARGIYA OLAN GÜVEN SIFIRLANDI'

Bursa Baro Başkanı Ekrem Demiröz de yargının hiçbir dönemde olmadığı kadar itibarsızlaştırıldığının altını çizerek şunları söyledi: "Yargıya olan güven neredeyse sıfıra yaklaştı. Ama biz hukukçular olarak sadece eleştirmekle ve tepki göstermekle yetinmiyoruz ve bir iddiamız var, güvenilir yargıyı yeniden inşa edeceğiz ve kaybolan adalet duygusunu yeniden tesis edeceğiz sizlerle birlikte. Bu bir ilk adım."

'SİYASİ İKTİDARIN BASKILARI BİZLERİ RAHATSIZ EDİYOR'

Yargıçlar Sendikası Başkanı Mustafa Karadağ ise son zamanlarda yargıya olan saldırıları kınayarak, "Bilinmelidir ki adalet ancak demokratik iklimlerde yeşerir. Adil yargılamanın adalet duygusunun tesisi olmazsa olmaz koşulunun savunmanın özgürlüğü ve bağımsızlığıdır." dedi.

Karadağ sözlerini şöyle noktaladı: "Danıştay’da Türkiye Barolar Birliği başkanına başbakan kızdı, salonu terk etti. Danıştay başkanı, Cumhurbaşkanı dururken başbakanın peşinden koştu. Bu bizim adalete olan inancımızı kaybettirdi. Bunlar bize gösteriyor ki siyasi iktidarın müdahaleleri bizleri rahatsız ediyor."

YARSAV Başkanı Murat Arslan ise "Bugün konuşması gerekenlerin büyük bir suskunluğa gömüldüğü günümüzün korku imparatorluğunda her türlü baskıya, tehdide, zulme ve bunları daha da şiddetlendirecek iç güvenlik paketlerine rağmen susmayanların, her türlü hukuksuzluk karşısında güçlü ve onurlu bir şekilde adalet talebini haykıranların var olduğunu göstermek için buradayız." dedi.

Anayasa Mahkemesi eski üyesi Prof. Dr. Fazıl Sağlam da yargıya rol biçmekten söz edildiği bir ortamda yargının kendi dışındakilerin dayattığı bir biçime zorlandığını ve bağımsız olmaktan çıktığını söyledi.

Konuşmaların ardından Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu tarafından kürsüye çağrılan baro başkanları ve yargıçlar, hep birlikte birlik pozu verdi. Miting, Moğollar grubunun söylediği şarkılarla son buldu.