Kösebalaban, Afşin Belediyesi'nin Semt Konağında düzenlediği "Ortadoğu'daki Gelişmeler" konulu konferansta, Mısır'da yapılan darbenin Suriye ile ilişkili olduğuna inandığını söyledi.

Mısır'da seçimin ardından iktidara gelen Mursi ile Türk hükümeti arasında ciddi ilişkilerin yaşandığını ifade eden Kösebalaban, bu ilişkilerin rahatsızlık uyandırdığını belirterek, şöyle devam etti:

"Mısır'ın nüfusu 80 milyon, Türkiye'nin nüfusu da 80 milyona ulaşmış durumda. İkisi özelikle Akdeniz bölgesinde ciddi bir güç oluşturuyor. Çünkü iki ülkede Akdeniz komşusu. Ayrıca Mısır Osmanlının entelektüel aktivitelerinin en yoğun olduğu yer. Yani Osmanlı Devleti'nin birinci şehri İstanbul, ondan da daha fazla nüfusa sahip olan ikinci şehri; siyasi merkezi olmadığı için ikinci diyebileceğimiz Kahire. Büyük şehir anlamında Osmanlı coğrafyasına baktığımız zaman Halep, Şam, Kahire ve İstanbul; bu dört büyük şehirlerden sadece bir tanesi bizde kalmış o da İstanbul. Mısır'da yapılan darbenin arkasındaki güçler, Türkiye ile Mısır'ın bir ittifakla Suriye'deki yönetimi devireceğinden korktular."

Mısır'da Mursi'nin iktidara gelmesinden rahatsızlık duyan aynı güçlerin, özellikle Arap krallıklarının, Suriye'de seçim istemediğini ileri süren Kösebalaban, "İsrail bizzat, (korkumuz Müslüman kardeşlerin Mısır'dan sonra Suriye'de de iktidara gelmesi diyorlar. Onun için biz buna izin vermeyeceğiz) şeklinde konuşuyorlar" diye konuştu.

ABD'nin Müslüman bir ülke olmadığı için Ortadoğu yaklaşımının da farklı olduğunu savunan Kösebalaban, çoğunluğu Hristiyan olan ABD'nin Ortadoğu düşüncesinin fikir faktörlerini içerdiğini belirtti.

 

- "Türkiye gerekeni yaptı"

 

Kösebalaban, Suriye'deki gelişmelere Türkiye'nin sesiz kalmamasının doğruluğunu tarihsel verilerle anlattı.

Suriye politikasına ilişkin sorulara hükümet yetkililerinin "Biz aslında sıfır sorun politikasını devam ettiriyoruz ama o ülkelerdeki yönetimleri halkın meşru yöneticisi olarak görmüyoruz. Onlarla sıfır sorun değil, biz halkla sıfır sorun içerisindeyiz" sözünü anımsatan Kösebalaban, sıfır sorun politikasının da devam ettiğini ifade etti.

Osmanlı coğrafyasında Afşin ilçesinin Halep'e bağlı olduğunu anımsatan Kösebalaban, "Daha düne kadar denilecek bir zamanda biz aynı vilayetin mensubu insanlardık. Dolayısıyla bizlerin orayı terk etmesi veya Suriye halkına destek vermememiz mümkün değil. Türkiye'nin Suriye konusunda başka bir alternatifi yoktu. Türkiye gerekeni yaptı" dedi.

Konferansta, Bilim, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Sanayi Genel Müdürü Süfyan Emiroğlu Türkiye'nin sanayideki gelişmelerini, Malatya Belediye Başkan Yardımcısı Fatih Güven de kentlerdeki yaşam kalitesinin iyileştirilmesi çalışmaları hakkında bilgi verdi.