Son dönemde böbrek yetmezliği çeken hastaları için en iyi tedavi şekli böbrek nakli. Uygun canlı vericilerden ya da kadavradan alınan böbrekler, hastaları sağlığına kavuşturuyor.

Acıbadem Bursa Hastanesi Organ Nakli Merkezi Böbrek Nakli Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bülent Oktay, Türkiye’de böbreklerinde hasar başlamış kişi sayısının yaklaşık 8 milyon olduğunu söyledi. 60 bin kişinin de böbrek nakli için beklediğini ifade eden Prof. Oktay, “2016 yılında ise nakil ihtiyacının 100 bin kişiye ulaşacağı tahmin ediliyor. Tüm bu verilere rağmen bir yılda böbrek nakli yapılabilen kişi sayısı 2 bin 900 ile sınırlı kalıyor. Oysa son dönem böbrek yetmezliği çekenlerin sağlıklarına kavuşmaları için tek şansları bulunuyor, o da böbrek nakli.” dedi.

“ORGAN NAKLİ SONRASINDA TAMAMEN İYİLEŞME MÜMKÜN”

Böbrek yetmezliğinde etkili tedavi yönteminin böbreği yerine koymak olduğunu ifade eden Prof. Oktay, şu bilgileri verdi: “Bu işlem iki şekilde yapılabiliyor. Birincisi diyaliz olarak bilinen suni böbrek sistemlerinden yararlanmak, ikincisi ise böbrek nakli. Diyaliz sistemleri hastanın yaşamını sürdürmesine yetse bile hayat kalitesi düşük oluyor. Çünkü suni sistemler gerçek böbreğin görevlerinin tamamını yerine getiremiyor. Bu nedenlerle son dönem böbrek hastalığının ihtiyaç duyduğu öncelikli tedavi ‘organ nakli’. Böbrek nakli sonrasında hastalar tam olarak iyileşip sosyal hayata ve iş yaşamlarına dönebiliyorlar. Toplumumuzda organ bağışı oranı yüzde 23 ile sınırlı. Beyin ölümü gerçekleşmiş kişilerin birçok kişiyi hayata bağlayacak organları bağışlanmadığı için heba oluyor. Bu nedenle, toplumun organ bağışı konusunda daha çok bilinçlenmesi ve böylece bağış oranının artması çok önemli.”

“BAĞIŞ OLMAYINCA SAĞLIKLI İNSANLAR ORGAN VERİYOR”

Organ bağışı oranının düşüklüğü nedeniyle sağlıklı insanların, yakınlarına organ vermek zorunda kaldığını söyleyen Prof. Oktay, diyaliz hizmetlerinin sağlık bütçesindeki maliyetinin her yıl arttığına dikkat çekti. Kadavranın, vücudundaki diğer organları sağlam ancak beyni ölmüş kişi anlamına geldiğini dile getiren Oktay, “Kadavradan bağış olduğu zaman uyumlu olan kişilerin adı belirleniyor ve merkezlere haber veriliyor. Gelen kişiler, her türlü olasılığa karşı muayene ediliyor, diyalize giriyor, ameliyata hazır hale getiriliyor. Tüm tıbbi eleme kriterlerine göre en uygun alıcı seçiliyor ve ameliyata alınıyor. Kadavradan nakilde böbrek bir süre dışarıda beklediği için hemen çalışması mümkün olmayabiliyor ve bu durum hasta 6 hafta daha diyalize girebiliyor ancak sonrasında sağlıklı bir şekilde hayatına devam ediyor.” diye konuştu.

KADAVRADAN BAĞIŞTA BURSA İLK SIRADA

Oktay, kadavradan organ bağış ve nakil açısından Bursa bölgesinin Türkiye’de birinci olduğunu belirterek, “Türkiye genel kadavra bağış organ temini ortalaması 1 milyon nüfusa 4,5 iken, Bursa bölgesinde bu oran 1 milyon başına 10. Canlı vericisi olmayanların kadavradan organ bulma olasılıkları daha yüksek olduğu için kadavra bekleme listelerine kayıt olmak çok önemli.” ifadelerini kullandı.