İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Uluslararası Tarım Gazetecileri Federasyonu (IFAJ) Başkanı Markus Rediger ve Yönetim Kurulu Üyesi Micke Godtfredsen'i ağırladı. Ziyartte Tarım ve Gıda Yazarları ve Gazetecileri Derneği Başkanı (TAYGAD) İsmail Uğural ve yönetim kurulu üyeleriyle Orion Fuarcılık Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Tan da hazır bulundu.

Ziyarette konuşan TAYGAD Başkanı Uğural, İzmir’in tarım hasılasının en yüksek il olduğunu, Tarım Fuarı’nı dünya çapında bir fuar haline getirmek için çalıştıklarını söyledi. Uğural, “Bu yıl IFAJ Başkanı ve yönetim kurulu üyelerini fuara davet ettik. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin tarım alanında yaptığı yatırımlardan bahsedince çok etkilendi ve sizi ziyaret etmek istediler.” dedi. Misafir gazetecilerin sorularını cevaplayan Başkan Kocaoğlu ise Büyükşehir Belediyesi’nin, yerelde kalkınmayı stratejik hedefine koyan ilk yerel yönetim olduğunu belirtti. Türkiye’de, bünyesinde tarım daire başkanlığı kuran ilk yerel yönetimin yine İzmir Büyükşehir olduğunu vurgulayan Kocaoğlu, uyguladıkları tarım politikası hakkında bilgiler verdi. Arazi yollarının asfaltlanması ve sözleşmeli alım modeliyle kırsal kooperatiflere ve üreticiye destek olduklarını, sosyal proje olarak 2007 yılında uygulamaya başladıkları "Okul Sütü" projesinin, merkezî hükümet tarafından örnek alındığını ifade etti. Süt üreticisine desteğe, 0-5 yaş grubunu kapsayacak şekilde "Süt Kuzusu" projesiyle devam ettiklerini belirten Kocaoğlu, İzmir’in 2014 yılında Türkiye’de en çok süt üretiminin yapıldığı şehir olduğunu kaydetti. Belediye bünyesinde toprak ve yaprak analiz laboratuvarı kurduklarını, çiftçiye her yıl ücretsiz 1 milyon adet fidan dağıttıklarını, meyve üreticileri için Selçuk ilçesinde soğukhava deposu hizmete açtıklarını, organik üretim için pazarlar kurduklarını ve ücretsiz eğitim verdiklerini sözlerine ekleyen Kocoğlu, hayvancılık sektörü için de mezbaha ve soğukhava deposu kurmak amacıyla arazi satın aldıklarını ifade etti.

IFAJ Başkanı Rediger de, “Çok ilginç ve önemli bilgiler verdiniz. Uyguladığınız politikayla hem şehir merkezindeki hem de kırsal kesimdeki vatandaşlarınızın ihtiyaçlarını karşılama açısından çok iyi bir denge kurmuşsunuz. Bu açıdan İzmir, bizim için çok iyi bir örnek oldu.” diye konuştu. Finlandiyalı bir gazeteci olan Yönetim Kurulu Üyesi Godtfredsen ise, “Çok mükemmel bir iş çıkarıyorsunuz, açıkçası kıskandım. İzmirli çiftçiler, sizinle gurur duyuyordur. Finlandiya’da yerel ürünlere maalesef öncelik verilemiyor, çünkü özellikle okullarda ve hastanelerde bu yerel ürünlerin alınmasına, Avrupa Birliği rekabet kuralları sebebiyle izin verilemiyor. Bu konuyla ilgili çalışmalar yapıyoruz. Belediyelere, kendi bölge üreticilerinin ürettikleri yerine, hemen sipariş verebildikleri için büyük firmalardan almak daha kolay geliyor. Aslında bu çok doğru değil, kuralların değişmesi için birtakım çalışmalar sürüyor. Belediyeler de bununla ilgili çalışmalar yapmak istiyor.” dedi.