CHP Burdur Milletvekili Ramazan Kerim Özkan, "Umman'ın sarayı dağ yamacında, kaçak saray ise birinci sınıf tarım arazisine yapıldı" diyerek Cumhurbaşkanlığı Sarayının yeri ile ilgili eleştiride bulundu.

Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) Burdur Milletvekili ve Meclis Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ramazan Kerim Özkan, Arap Yarımadası'nın güneydoğusu kıyısında yer alır Umman'ın devlet sarayını şehir dışında dağ yamacında kayalıklara yaparken, ülkede ise birinci sınıf tarım arazilerine kaçak saray yapılmasının üzüntü verici olduğunu kaydetti.

Birinci sınıf tarım arazisi olan Atatürk Orman Çiftiliği'ne kaçak saray yapılmasının aynı zamanda siyasi iktidarın toprağa ne kadar önem verdiklerinin göstergesi olduğunu belirten Özkan, geçtiğimiz günlerde AK Parti'li vekillerle birlikte Umman'a bir toplantı için gittiklerini, Arap ülkesinin toprağa saygılarından saraylarını başkent Maskat'ta dağlık bir alana yaptığını hep birlikte gözlediklerini ifade etti.

Bir ülkenin tarımına sahip çıkmanın yolunun toprağı korumaktan geçtiğinin altını çizen Özkan, bütün meselenin 'toprakla koyun, gerisinin oyun' olduğunu dile getirdi.

Antalya, Burdur ve Denizli illeri topraklarının korunmasıyla ilgili yaptığı çalışmayla ilgili de açıklama yapan Özkan, "Arap Yarımadasında küçük bir ülke Umman toprağa saygısından saraylarını şehir dışında dağ üzerinde kayalıklara inşaa ederken ülkemizde maalesef birinci sınıf tarım arazisine kaçak saray yapılıyor. Umman'ın saraylarını nereye yaptıklarını AK Parti'li vekiller Maskat'ta gördü. Ankara'nın kalbi ve akciğeri olan birinci sınıf tarım arazisine saray yapmak önce toprağa saygısızlıktır." diye konuştu.

Siyasi iktidarın, 12 yıllık iktidarları süresince mera, otlak, yayla ve birinci sınıf tarım arazilerine sahip çıkmadığını belirten Özkan, sahip çıksaydı AOÇ'ne kaçak saray yapmayı aklından bile geçirmeyeceğinin altını çizdi.

"TARIMI BİTİREN HÜKÜMET,YAĞMUR DİNDİKTEN SONRA ŞEMSİYE AÇIYOR"

Hükümetin, çiftçiye destekleme altında sol cebine koyduğunu tarım girdilerine yaptığı sürekli zamlarla sağ cebinden aldığını belirten Özkan, otlak, mera, yaylak ve birinci sınıf tarım arazilerine zamanında sahip çıkmayanların bugün çobanlara 8 bin lira destekleme yapmasının bir anlamı olmadığını söyledi. Özkan, "Bu iktidar, tarıma 12 yıl süresince sahip çıkmadı. Şimdi 8 bin lira çobanlara destekleme veriyor. Bu iktidar yağmur bitti şemsiye açıyor. Yağmur dindikten sonra şemsiye açmanın bir anlamı yok." dedi.

Hükümetin korunga, fig ve slajlık mısır desteklemelerinin atıl kaldığını iddia eden Özkan, bu sene kuraklığa bağlı başta saman olmak üzere korunga, fig ve slajlık mısırda sıkıntıların olabileceğine dikkat çekti.

"ELEKTRİKTE KDV YÜZDE 18'DEN YÜZDE 1'E DÜŞÜRÜLMELİ"

Çiftçinin, gübre, mazot, sulu tarım arazilerinde elektrikte KDV'nin yüzde 18'den yüzde 1'e düşürülmesini istediğinin vurgulayan Özkan, 5 litre mazotla sürülen bir tarım arazisine bir litre mazot desteğinin yetersiz geleceğini, çiftçinin rahat bir şekilde mazot fiyatlarının yarı yarıya düşmesi gerektiğini kaydetti.

Antalya Korkuteli'nde elma, Finike ve Manavgat'ta portakal üreticisinin ürününü satamadığını belirten Özkan, hükümetin, Doğu Anadolu ve Güney Doğu Anadolu Bölgesi'nde hayvancılığa yaptığı desteği, diğer bölgelere de adil bir şekilde yapması tavsiyesinde bulundu.

Özkan sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu iktidar, toprağı koruyamadığı gibi su kaynaklarını da koruyamadı. Vatandaşımız Anadolu'da su kaynağı kıtlığına sebebiyle tarımda sulamayı sondajla yapıyor. DSİ ise sondaj kazımı için çiftçinin önüne bir sürü bürokratik işlemler sürerek ürününün kurumasına sebebiyet veriyor. Tarım girdi maliyetlerinde en önemli girdilerinden biride elektrik. Ülkemiz maalesef dünyanın en pahalı elektriğini kullanıyor. Lafta bu iktidar, iktidara geldiği ilk yıllar sulu tarımda elektrik KDV'lerini yüzde 18'den yüzde 1'e düşürecekti. 12 yıldır düşecek. "

Özkan, CLK Akdeniz'in zamanında sayaç okumaması nedeniyle Antalya, Burdur ve Isparta'da elektrik abonelerine yüksek faturaların geldiğini, konunun TBMM'de takipçisi olacağını sözlerine ekledi.