Kömür havzasında 10 Şubat 2011'de oluşan göçükte kimi babasını, kimi oğlunu kimi de eşini kaybetti. Aradan geçen yaklaşık bin gündür cesetleri bulunamayan işçilerin acısı, ailelerini hala kor ateşi gibi yakıyor.

Her fırsatta göçük alanına gidip umut dolu gözlerle babasını arayan bir evlat, her kapı çaldığında oğlu gelecek diye göz yaşı döken anne ve babası toprak altında kaldıktan 11 gün sonra dünyaya gelen çocuğun hikayesi ise üzücü olayın yıl dönümünde yürekleri burkuyor.

İşçilerden Aydoğan Bolat'ın annesi Fatma Ünal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, olayın ardından 3 yıl geçtiğini ve oğlu için hala ağıtlar yaktığını söyledi. 

İçindeki yangını kelimelerle ifade edemediğini belirten Ünal, oğlunun durumunun eşinin ölümünden daha zor geldiğini ifade etti. 

Oğlunun emaneti torunlarını severek günlerini geçirdiğini dile getiren Ünal, şunları söyledi:

"Çocuklarım ve torunlarım hep göçük alanına gidiyor. Hasta olduğum için beni götürmüyorlar. Oğlum öleceğine ben öleydim. Oğlumun cesedini bulup mezarını yaptırıp bir fatiha okuyup toprağını koklamak istiyorum. Hep umutlu bir haberi gözlüyorum. Kapıdan biri gelecek bana 'oğlun sağ' diyecekler diye bekliyorum. Oğlum gözümün önünden hiç gitmiyor."

- İlk göçükten kurtuldu

Kemal Elmas'ın oğlu Cuma Elmas da babasının aynı bölgede, olaydan 3 gün önce meydana gelen göçükten sağ kurtulduğunu anımsattı. İkinci göçükten gelen acı haberle dünyalarının yıkıldığını anlatan Elmas, "İlk olaydan sonra kurban kesmiştik. Acımız 3 yıldır devam ediyor. Ayda birkaç kez göçük alınan gidip babamı arıyorum" diye konuştu.

Göçük sonrası açılan davanın üstünün kapatılmaya çalışıldığını savunan Elmas, sorumluların ceza almaması durumunda konuyu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne götüreceklerini dile getirdi.

 

- Göçükten 11 gün sonra doğdu

İşçilerden Turan Gökhan'ın oğlu Ahmet Turan Gökhan ise göçükten 11 gün sonra dünyaya geldi.  Yaşamını annesiyle birlikte sürdüren minik Gökhan, babasının adını taşıyarak anısını canlı tutuyor. 

 

17 Ağustos 1999 depreminde İstanbul'da çalışan işçilerden Muhsin Koşan ise olaydan 3,5 yıl önce Afşin'e geldi. Depremden kaçarak göçükte toprak altında kalan Koşan'ın anne ve babası, oğullarının fotoğrafına her baktıkların da 3 yıl önceki acıyı yaşıyor.

 

Park Teknik Genel Müdürü Mustafa Kıraç ise hiç kimsenin istemeyeceği iki göçükte 11 kişinin hayatını kaybettiğini söyledi. Göçük altında hayatını kaybedenlerin yakınlarının işe alındığını dile getiren Kıraç, şunları kaydetti:

"Ailelerimize her türlü desteği sağlıyoruz. Ama şunu kabul etmek lazım ki hiç bir canı geri getirmek mümkün değil. Bu ancak içimizde bir üzüntü olarak kalır. Göçükten hemen sonra arkadaşlarımız arama çalışmalarına başladı. Arama çalışmaları da tam bir yıl sürdü. Göçüğün meydana geldiği 3 kilometrelik alan 50 metrelik derinlikte toprakla doldu. Burada insan cesedi bulmak kolay iş değil çünkü 60 milyon ton civarında toprak var."

Kıraç, kömür ocağının kalıcı bir yerine maden şehitleri için bir anıt mezar yapmak istediklerini söyledi.

- Olay

Afşin-Elbistan B Termik Santrali için kömür üretimi yapılan Çöllolar açık kömür üretim sahasında 6 Şubat 2011'de meydana gelen göçükte 1 işçi, 10 Şubat 2011'deki heyelanda ise dozer operatörü Ruşen Demir hayatını kaybetmiş, Hacı Mehmet İpek, Muhsin Koşan, Adnan Demir, Tuğran Gökhan, Nail Yılmaz, Kemal Elmas, Cuma Yıldırım, Aydoğan Polat ve Halil Tatlı toprak altında kalmıştı.