Şanlıurfa Baro Başkanı Hikmet Delebe, Koza İpek Holding ve bünyesindeki şirketlere kayyum atanmasına tepki gösterdi.

Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Şanlıurfa Baro Başkanı Hikmet Delebe, “Seçime bir hafta kala yapılan bu kayyumun hukukla bir ilgisi olmadığını düşünüyorum. Seçime bir hafta kala özgür basının susturulması ve seçimleri etkileme, çıkacak sonucu etkileme anlamında atılan bir adım olduğunu düşünüyorum.” dedi.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talebiyle Koza İpek Holding ve bünyesindeki şirketlere Ankara 5. Sulh Ceza Hakimliğince kayyum atanması kararına tepkiler sürüyor. Şanlıurfa Baro Başkanı Hikmet Delebe, Koza İpek Holding ve bünyesindeki şirketlere kayyum atanmasının hukukla ilgisi olmadığını söyledi. Delebe, atılan bu adımın özgür basını susturmaya yönelik bir hamle olduğunu ifade etti. Kayyumda gerekçe gösterilen 133’üncü maddenin mali operasyonlarla ilgisi olmadığını belirten Delebe, zamanlamasının da manidar olduğunu ifade etti.

"BU KAYYUM ŞAİBELERİ AYYUKA ÇIKARDI"

“Seçimlere az süre kala böyle bir medya kuruluşuna toptan el konulması zaten şaibelerin ayyuka çıkmasına neden oldu.” diyen Başkan Delebe, şöyle devam etti: “Savcılığın söz konusu holdingle ilgili yürüttüğü soruşturma vardı. Bilirkişi raporuna göre kayyum ataması yapılmış. Ancak Ceza Kanunu 133. Maddeye göre atama yapılmış. Kayyum için belli şartlar gerekiyor. Yani 133’üncü madde hangi durumlarda kayyum atanabileceğinin tek tek altını çiziyor. Fakat holding bünyesindeki şirketlere bakıldığında özellikle medya kanallarına bakıldığında bu kapsamda olmadığı görülüyor.”

"KARAR HUKUKİ DEĞİL"

Kararın hukuki olmadığının altını çizen Delebe, “Medya haber alma hakkını sağlıyor. Seçime bir hafta kala yapılan bu kayyumun hukukla bir ilgisi olmadığını düşünüyorum. Seçime bir hafta kala özgür basının susturulması ve seçimleri etkileme, çıkacak sonucu etkileme anlamında atılan bir adım olduğunu düşünüyorum. Çünkü malum Türkiye’de medya ikiye bölündü. Bir tarafta siyasi iktidarın uzantısı olarak yayın yapan bazı haber kanalları varken bir taraftan da tüm siyasi partilere eşit mesafede duran, her siyasi partinin kendini ifade etme imkanı tanıyan haber anlayışı sergileyen medya var. Özellikle hükümetin yanında değil de diğer siyasi partilere de fırsat tanıyan medya kuruluşlarının seçilmiş olması oldukça manidar. Baro başkanı olarak bu kayyumun hukuka aykırı olduğunu düşünüyorum.” ifadelerine yer verdi.

Zamanlamayı manidar bulduğunu aktaran Başkan Hikmet Delebe, şöyle devam etti: “Zamanlaması da ayrıca manidardır. 133’ü maddede sayılan suçlar tahdili olarak sayılmış, bunların içine başka suçların eklenmesi mümkün değil. Maddeye bakıldığında çok ağır itham gerektiren uyuşturucu, silah ticaretinden tutun da insan kaçakçılığına, casusluğa kadar pek çok ağır nitelikli suçun olduğunu görürsünüz. Ama bu operasyonlar mali kaynaklı. Yani 133’üncü madde anlamında kayyum atanmasının yapılmaması gerekiyordu. Kararın hukuken yanlış olduğunu düşünüyorum.”