DHKP-C'li teröristler tarafından İstanbul Çağlayan Adliesinde şehit edilen savcı Mehmet Selim Kiraz'ın cenaze töreninde basına uygulanan akreditasyon yasağı ülke geneline yayılıyor. Kars Adliyesinde şehit Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz için tören düzenlendi. Törene gazetecilerin polis tarafından adliye bahçesine dahi alınmamaları damgasını vurdu.

Törene Kars-Ardahan Bölge Barosu'nun daveti üzerine katılan basın mensupları polis engeline takıldı. Adliye bahçesinde törenin yapılmasını bekleyen gazeteciler dışarı çıkarılma sebeplerini öğrenemedi. Tören ise hakim, savcı ve avukatlar ile adliye çalışanlarının bir araya gelmesi ile başladı. Gazetecileri dışarıda gören yetkililer içeri alınmalarını istedi. Yaşananlara tepki gösteren gazeteciler ise bahçe dışından töreni takip etti.

CEMİYET BAŞKANI: ÜZÜCÜ BİR OLAY

Gelişmeler karşısında Kars Kuzeydoğu Gazeteciler Cemiyeti (KKDGC) Başkanı Yücel Sezer, bir açıklama yaparak basın mensuplarına yapılan uygulamadan duyduğu üzüntüsünü ifade etti. İl Emniyet Müdürü Faruk Karaduman ile telofonla görüştüğünü söyledi.

Gazetecilerin bir davet üzerine rahmetle andıkları şehit savcı için düzenlenen törene katıldıklarının altını çizen Sezer, "Bütün Türkiye bu konuyla üzüldü. Basın mensuplarını baro mensupları davet ettiler. Dediler ki 'Biz Kars Adliyesinde anma töreni yapacağız, buyurun gelin.' O arada da bir polis memuru, sizin davetli olduğunuzu söylediğiniz halde hayır dedi. Adam sizi bırakın adliyenin içine almayı, adliyenin bahçesinin dışına gönderdi ve 'Orada kalacaksınız' dedi. Tabi bu üzücü bir olay." şeklinde konuştu.

'GAZETECİLER DEMOKRASİLERDE 4. KUVVETTİR'

"Gazetecileri adliye bahçesi dışına çıkaran o polis memurunun her şeyden önce gazetecilerin 4'ncü kuvveti temsil ettiğini idrak etmesi lazım" diyen Cemiyet Başkanı Sezer, şunları söyledi: "Ama ben şunu söyleyeyim. Her meslekte olduğu gibi polis teşkilatındaki bir mensup da her hareketinde, her davranışında polis teşkilatını orada yükselttiğini veya şaibe altına soktuğunu her zaman, muhakkak, bütün polisler düşünmelidir. Sayın Emniyet Müdürümüzü aradım. Emniyet müdürümüz de bana aynen şunu söyledi. 'Yücel Bey, gerçekten basın mensuplarımıza yapılan bu olay, bu davranış hoş bir şey değil. Ben de çok üzüldüm' dedi ve amirime gerekli yetkilileri gönderdim, tedbir aldım ve inşallah bundan sonra böyle bir şey olmaz."

'GAZETECİLER HALKIN HİZMETİNDE GECE GÜNDÜZ ÇALIŞIYORLAR'

Cemiyet Başkanı Sezer, gece gündüz halk için çalıştığını belirterek, "Gazeteci arkadaşlar görev yapıyorlar. Nedir 4'ncü kuvvet deniliyor. Demek ki halkın hizmetinde gecesini, gündüzüne katıyor. Başka mesleklerde bakıyorsunuz saat 17.00 olunca kapanıyor. Gidip evinde rahat ediyor. Ama gazeteci gece-gündüz, eziyetin içinde, sıkıntının içinde halkımızı bilgilendiriyor. Polis memuru arkadaşımız belki de bilmeden o andaki ortamdan dolayı böyle bir şey yapmıştır. İnşallah bundan sonra da olmaz. Bir kere daha şehidimizi rahmetle anıyorum." şeklinde konuştu.