RotaHaber'in bulunduğu binanın üst katı, kaçak olduğu gerekçesiyle yıkıldı. Tebligat yapılmadan yıkımın gerçekleştirilmesi üzerine RotaHaber'in ofisi su içinde kaldı. Eşyalar naylonla kapatılarak korunmaya çalıştı. Çalışanların üzerine ise çadır kuruldu. RotaHaber Genel Yayın Yönetmeni Ünal Tanık, "Hiç bir tebligat yapılmadan yıkım yapıldı. En azından kış mevsiminin geçmesi beklenebilirdi." dedi.

RotaHaber internet sitesinin bulunduğu ofisin üst katı kaçak olduğu için İstanbul 10. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden yıkım kararı çıktı. Kararın çıkması üzerine yıkım ekipleri söz konusu binaya geldi. Polis de bina çevresinde geniş güvenlik önlemi aldı. 4 katlı binanın en üst katı hiç bir önlem almadan yıkılınca, RotaHaber'in ofisi ve kattaki diğer iş yerleri su altında kaldı. Çalışanlar eşyaları koruyabilmek için naylonla önlem aldı. Yağmur damlaları üzerlerine düşmesin diye de çalışanların üzerine çadır açıldı. Buna rağmen zemin sular içinde kaldı.

Mahkeme kararına ve yıkım sonrası yaşadıkları mağduriyete ilişkin konuşan Ünal Tanık, "Bu bina 30 yıllık bina. Üstte bir kaçak kat varmış. Bu 30 yıldır var olan bir kaçak katla ilgili mahkeme bugün karar veriyor ve apar topar yıkım yapılıyor. Biz üçüncü katta bulunuyorduk. Bizim üzerimizde bir kat daha vardı. Kaçak kat kaldırılınca herşey aşağı indi. Kar ve yağmur inince biz de her tarafa naylonlar serdik. Ve görüdüğümüz gibi de çadır kurduk. Burası insani bir ortam olmaktan çıktı." şeklinde konuştu.

"Gecekonduda oturanlar kendi haklarını savunabiliyorlar kış ortasında olunca." diyen Tanık, "Direnip, tepki gösterip, zaman isteyebiliyorlar. Burada 30'un üzerinde ofis var. Şirketler var, iki tane medya kuruluşu var, bu kadar insanlar ve şirketler buna engel olmadı." ifadelerini kullandı.

Mahkemenin 3 yıl önce açıldığını anlatan Tanık, "Bina sahipleri kendi aralarında anlaşmazlığa düşmüş. Birbirlerini ihbar ediyorlar 3 yıl önce. Mahkemeye veriyorlar birbirlerini ve yıkım kararı çıkıyor. İnsani olmaktan öte olan tablo şu; kış ortasında böyle bir kararın uygulanmaya konması. Bu arada sadece biz değil diğer insanlar da mağdur. Bu yağmur suları ilk kata kadar iniyor." dedi.

Yıkım öncesinde herhangi bir tebligat yapılmadığına vurgu yapan Tanık, şunları söyledi: "Üstte yıkım yapılacak tedbir alın denmedi. Bunların hiç biri olmadı ve gündeme gelmedi. Geçici olarak bir yerde bulunun, tedbirinizi alın diye hiç bir uyarı olmadı. Olaya iki boyutlu bakmak lazım. Bir uğranılan maddi zarar, bir de yıkımın başladığı günden itibaren yaşanılan iş kaybı var. Çalışanların üzerine ıslanmamaları için cadır koyduk ama bazı çalışanları da evlerine gönderdik evlerinde çalışmaları için."

Çalışanlar da üzerlerine dökülen yağmur suları ve soğuktan iş yapmakta zorlandıklarını söyledi. Naylon çadırla korunarak görevlerini yerine getirdiklerini anlatan çalışanlar, "Türkiye'de hiç bir hukuk kararı uygulanmazken, yıkım kararı hemen infaz ediliyor." diye yakındı.