Antalya Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi tarafından istişaresiz olarak kurulan Yüksek İstişare Konseyi’ne başkan olarak atanan Muharrem Koç’un sahtecilik ve dolandırıcılıktan yargılandığı ortaya çıktı. Muharrem Koç ve kardeşi Alaaddin Koç’un sanık olarak yer aldığı 'özel belgede sahtecilik' davası Antalya 17. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Muharrem Koç'un 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde de dosyası bulunduğu, duruşmasının ise aralık ayında görüleceği öğrenildi.

Muharrem Koç ve Alaaddin Koç’u yargılandığı davanın 4. duruşmasına sanıklar katılmadı. Sanıkların avukatı Cansel Durmaz'ın yanı sıra davacı Hülya Yurdakul ve Halil Koç ile avukatları Fatma Özkan ise duruşmada hazır bulundu. Hülya Yurdakul söz konusu iddialarla ilgili yaptığı savunmada; iddianamede yer alan 'ortaklar kararı'nın sahte olarak düzenlendiği ve kullanıldığını söyledi. Babası Hüseyin Koç’un hasta olduğunu belirten Yurdakul, kendisinin ancak vasi ile imza atabileceğini, buna rağmen imzasının taklit edildiğini ifade etti.

Davacı Hülya Yurdakul, aynı evrakta sanıkların da imzasının bulunduğunu, ayrıca sanıklarla ilgili Antalya 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada da, 'şirketi hileli iflas ettirme, yetki ve güveni kötüye kullanma' iddialarına yer verildiğini anlattı. Yurdakul, savunmasında; sanıkların davaya konu olan şirketin araçların parçalayarak söktüğünü, danışıklı olarak sahte senet düzenlediğini, mal, alacak, makine ve teçhizat kaçırdığını, ticari defter ve belgeleri gizlediğini, hileli iflas eylemlerini gerçekleştirdiğinin iddianamelere yansıdığını dile getirdi.

Sanıkların avukatı Cansel Durmaz ise daha önceki beyanları hatırlatarak, müvekkillerinin beraatını istedi.

DURUŞMAYA ZORLA GETİRİLECEK

Mahkeme, verdiği ara kararda; sanıkların imza incelemesi için duruşmaya zorla getirilmesi emri düzenlenmesine istedi. Davalı tarafın talebi üzerine 5. Ağır Ceza Mahkemesi’ne birleştirme talebiyle ilgili müzekkere yazılmasına karar verildi. Ara kara açıklandığı sırada davacı Hülya Yurdakul, mahkemenin adil yargılama yapmadığı gerekçesiyle reddi hâkim talebinde bulundu. Mahkeme, dosyanın reddi hakim talebinin değerlendirilmesi için nöbetçi ağır ceza mahkemesine gönderilmesini, davanın ileri bir tarihe ertelenmesini hükmetti.

HİÇBİR İŞTE İŞTİGAL ETMİYOR, İŞADAMI OLARAK GEÇİYOR

Davacı Halil Koç ise duruşma sonrası yaptığı açıklamada; Muharrem Koç’un Antalya Adliyesi’nde birden fazla dava dosyasının bulunduğunu ifade etti. 17. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın nitelikli dolandırıcılık kapsamında girdiğine dikkat çeken Halil Koç, sanıkların kamu kurumlarını da ayrıca zarara uğrattığını ileri sürdü. Halil Koç, açtıkları davalara Sosyal Güvenlik Kurumu’nun da müdahil olduğunu kaydetti.

Davacı Koç, hakkında bu kadar suç istinat edilen kardeşi Muharrem Koç’un Yüksek İstişare Konseyi’ne başkan olarak atanmasına ise bir anlam veremediğini de ifade etti. Halil Koç, “Bu adamın şu anda herhangi bir faaliyet yaptığı yok. Hiçbir işte iştigal etmiyor, iş adamı olarak geçiyor. Bu nasıl oluyor anlamıyorum. Bunca davaları devam ederken, ne yazık ki Antalya Yüksek İstişare Konseyi’ne başkan olarak atandı. Bunun değerlendirmesini kamuoyunun takdirine bırakıyoruz.” dedi.

KAMUOYU TEPKİLİ

Antalya’da şehrin problemlerini, projelerini değerlendirmek için kurulan, çok sayıda sivil toplum örgütü, meslek kuruluşuna da davet gönderilen Yüksek İstişare Konseyi'nin başına getirilen Muharrem Koç’la ilgili tartışmalar devam ediyor. Daha önce Antalya Sanayici ve İşadamları Derneği (ANSİAD) Başkanı Ali Eroğlu, tarafından yapılan açıklamada böyle bir istişare konseyinin başına Muharrem Koç’un getirilmesini uygun bulmadıklarını açıklamıştı. Eroğlu, ANSİAD Yönetim Kurulu’nun verdiği kararla bu şahsın dernek üyeliğinden çıkarıldığını da belirtmişti. Konseye davet edilen çok sayıda sivil toplum ve meslek kuruluşu da benzer tepkiler göstermişti. Antalya Barosu ise valiliğe ve belediyeye yazdığı cevapta bu konseyde yer almayacağını açıklamıştı.