Belediye Konferans salonunda yapılan toplantıda konuşan belediye başkanı Kamil Dalkara şunları söyledi; Hiçbir kimsenin hele hele bir belediye çalışanının böyle bir tutum içerisinde olması hiç düzgün bir davranış değildir. Düşünün arkadaşlar; hem aynı belediyede çalışacaksınız hemde belediyeyi icraya vererek bütün hesaplarını donduracaksınız. Böyle bir şey olamaz. Kabul edilemez bir tutumdur. 1990 lı yıllardan alacağız var bunuda biliyorum. Ama sizlerin avukat ve sendika ile yaptığınız sözleşme şartları çok ağır bir durumda. 30 bin lira alacağı olan bir işçimiz sendika ve avukatlarında alacakları ile yaklaşık 300 bin lirayı buluyor. İşçimin alacağı, hakettiği 30 bin Tl avukatın istediği 300 bin TL. Bu hak edilmemiş bir kazançtır. Bu yükü hiç kimse, hiçbir kurum karşılayamaz, kaldı ki Pazarcık belediyesinin durumu da ortada. Sizleri buraya toplamamazın sebebi ortada. Sizlere yeni bir sözleşme öneriyoruz. Bu sözleşmeyi kabul ederseniz sizlerin bütün alacaklarını ödemeye hazırız faizleri hariç. Faizleri ödeyemeyiz. Yaptığımız belediye meclisi toplantısında da aynı şeyleri söyledim. Şimdide söylüyorum. Alacaklarınızı ödemeye hazırız. Ama başkalarının güdümünde olmayın. Sağda solda çıkarılan dedikodulara da sakın inanmayın. Siz hakkınız olmayan bileğinizin gücü ile kazanmadığınız bu faizlerden vazgeçtiğinizi belirten sözleşmeyi imzalarsanız hakkınız olan tutar sizlere mutlakaki en kısa zamanda periyodik olarak taksitler halinde ödenecek. Hepinizden biraz düşünmenizi istiyorum. Biz burada su parasını, emlak vergisini 5-10 TL olarak toplayıp sizlerin geçmiş dönemlerden kalan alacaklarınızı ödemeye çalışıyoruz. Sizlerinde biraz anlayış göstererek bizlere yardımıcı olmanızı diliyorum dedi. Toplantıda söz alarak korkularını dilen getiren işçiler ise, sağda solda bazı söylentiler duyduklarını bundan da biraz çekindiklerini ifade ederlerken biz başkana güveniyoruz. Bizim alacaklarımızı da ödeyeceğinizi biliyoruz diyerek, avukatın bize imzalattığı ve bu zamana kadarda hiç bilgi vermediği evraklardan korkuyoruz. Ama başkanım da bize söz verdi avukat ücretini eğer kazanırsa başkan ödeyecek onun içinde ben ve arkadaşlarımızda bu protokole imza tacağız diyerek iyi niyetlerini göstereceklerini belirttiler. Toplantının Ardından Belediye Başkanı ile basın mensupları bir araya gelerek şunları söyledi. Dalkara: “Sümen altında kalan dosya Belediye'yi zarara uğrattı” Belediye Başkanı Kamil Dalkara, belediye işçilerinin alacakları ile ilgili basın toplantısı düzenledi. Başkan Dalkara, düzenlediği basın toplantısında şunları söyledi: “Şu anda bizden önceki dönemlerde işlerine son verilen 45 belediye işçisinin alacakları para 5 Milyon 871 bin lira (5 Trilyon 871 Milyar), Avukatlık ücretleri ve faiziyle ile birlikte 6 Milyon 200 bin lira (6 Trilyon 200 Milyar) 45 işçinin alacağı miktar. Bunların 3'ü emekli, 42'si faal durumda. Bu işçilerin alacağı ana para 1.6 Trilyon lira. Bu sistem nereden kaynaklandı. Bu olay nereden nereye geldi. 28 1994 Marta kadar dönemin Belediye Başkanı Memiş Özdal zamanında memur sayısı 38, kadrolu işçi sayısı 26, geçici işçi sayısı 121 toplamda 185 kişi var. Memiş Özdal seçimi kaybettiğinde yine bir Belediye Başkanımız Ali Bozdağ belediyeyi 185 işçi ile devraldı. Ali Bozdağ, geçici olarak çalıştırılan ve sendikalı olan 121 işçiyi tek taraflı olarak sendikadan çıkarmış ve sendikasız maaş ödemiş. Bu işçiler noterden çıkış vermiyorlar. Ali Bozdağ tarafından işten çıkartılıyorlar ama, maaşları da asgari ücretten devam ediyor. 121 işçi çıkarıldıktan sonra yerine 1999-2000 yılları arasında 206 kişiyi işe alıyor. Bu 28 Mart 2004 yılına kadar böyle devam ediyor. 2004 yılında Ali Bozdağ, Memiş Özdal görevi devretmeden son gün 206 işçiyi notere götürüp sendikalı yapıyor. Memiş Özdal, belediyeyi 33 memur, 17 işçi ve 206'da geçici işçi olarak devralıyor. Dönemin belediye başkanı Memiş Özdal Nisan ayında ekonomik nedenlerden dolayı bu 206 işçiyi işten çıkartıyor. Bu işçiler mahkemeye dava açıyorlar. Memiş Özdal bu 206 işçiyi çıkartırken bunların 75'ini geri işe alıyor. Geri kalan işçiler iş mahkemesine başvuruyor. Bunların bir çoğu hak kazanıyor. İşe dönen işçiler de hem sendikasız hem de asgari ücretten maaş alıyorlar. Bu 2008 yılına kadar böyle devam ediyor. 2008 yılında Memiş Özdal bunları sendikalı yaparak maaş ödemeye başlıyor. 206 işçi sayısı 102 kişiye kadar düşürüldü. Bu işçiler 2004-2008 yılı arasını kapsayan sendikasız maaştan dolayı dava açıyor. Sendikasız ödeme nedeniyle aradaki fark belediye'nin üzerine kalıyor. SENDİKA BİLGİ VERMEMİŞ! 2004 yılında işçiler sendikalı olunca belediyeye bilgi verilmesi lazım. Noterden yapılan sendika anlaşması kurum amirine imzalatması lazım. Bu sözleşme Belediye'nin Yazı İşlerinde 2008 yılına kadar sümen altında kalıyor. Memiş Özdal'ın bu sözleşmeden haberi yok. 2008 yılında Ali İrfan Özsönmez Yazı İşleri Müdürü olunca sendika ile yapılan anlaşma dosyanın arasında çıkıyor. Bu olayın farkına varılıyor ve iş işten geçiyor. Sümen altında kalan dosya Belediye'yi zarara uğratıyor. 1999 ve 2009 yıllarına kapsayan süreçte çıkarılan işçiler yüzünden olay bu boyutlara varıyor. Açılan davalar sonucunda bugün belediye bu hale geliyor. Daha sonra 29 Mart'ta ben göreve geldim. Belediyede çalışan memur sayısı 31, işçi sayısı 102 olarak elime geçmişti. O anki işçi sayım 97, memur sayım 31. Bizim isteğimiz şudur; Biz bu işçiler için bir protokol ve sözleşme hazırladık. Onlara dedik ki bu faizli para sizin hak ettiğiniz para değil. Bir işçi 60 milyar alacağı varken 426 Milyar para talep ediyor. 25 yıllık iş hayatına baktığımızda ayda 1 Milyar alsa bu para 300 Milyar ediyor. Bu kendisinin hak ettiği ve emek verdiği para değil. Avukat işçilerle 2006 yılında bir sözleşme yapmış. Kazandığım paranın %15'ini bana vereceksiniz demiş, işçiler de imzalamışlar. Biz bu konuya el attık. Sözleşme hazırladık. Sözleşmeye işçilerin savunma yapması maddesini koyduk. Savunma yaparlarsa kendileri kazanacak. Savunma yapmazlarsa Avukat kazanırsa avukatın parasını kendileri ödeyecek. İşçiler bu sözleşmeyi imzalarlarsa davayı kazanırlarsa kendileri kurtulmuş olacaklar. 6 İcra dairesine göndereceğimiz bir de feragatname var. Ben faizinden feragat ediyorum, ana paramı talep ediyorum diye. Bunların ikisini imzalayacaklar. Bunu imzalarlarsa ben bunu dosyaya koyulması için Ankara'ya göndereceğim. Böylece ana parasını alacaklar. İmzalamazlarsa hiçbir ödeme yapılmayacaktır.