Bağcılar Belediyesi tarafından düzenlenen iftar etkinliğine konuk olan Yazar Vehbi Vakkasoğlu, eski Ramazanları ve komşuluk ilişkilerini anlattı. Vakkasoğlu, “Eğer gönül genişliği yoksa bir tane bile çat kapı gideceğimiz komşumuz yoksa bunu taş taş inşa etmeliyiz. Bu dostluğu yeniden kurmalıyız” dedi.
Yazar Vehbi Vakkasoğlu, Bağcılar Belediyesi tarafından düzenlenen Ramazan Etkinliği’ne konuk oldu. Etkinlik kapsamında söyleşi programına katılan Vakkasoğlu, “Eğer gönül genişliği yoksa bir tane bile çat kapı gideceğimiz komşumuz yoksa bunu taş taş inşa etmeliyiz. Bu dostluğu yeniden kurmalıyız” dedi. Kirazlı Ramazan Etkinliği Alanı’ndaki söyleşiye çocukluğunda yaşadığı hatıraları anlatarak başlayan Vakkasoğlu, annesinin evlerinde pişirdiği yemekleri sahur vakti ihtiyaç sahibi komşularına gönderdiğini anlattı. Bu sayede sahur vakti komşudan komşuya gönüllerin açıldığını ifade eden Vakkasoğlu şöyle konuştu:
“Komşular arasında kalbi yolları kapatmalıyız. Peygamber Efendimiz (s.a.v); ‘Cebrail bana, komşuluğun öneminden bahsetti. Anlattıklarından komşuların mirasçı olacağını sandım. Komşularımıza mirasçımız olacakmış gibi davranmalıyız."
Komşuluk ilişkilerinin birlik ve beraberliği güçlendirdiğinin altını çizen Vakkasoğlu, bu duygunun da ilk önce aileden geldiğini kaydetti. Eşler arasındaki sevgi bağlarının çocuklara sirayet etmesi gerektiğini belirten Vakkasoğlu, Hz. Muhammed’in (s.a.v), ‘bir komşu komşusunun elinden ve dilinden güven içinde değilse o komşu imanını kontrol etsin’ dediğini aktardı.
“ÇAT KAPIYI UNUTTUK”
Müminin elinden ve dilinden emin insan olması gerektiğini anlatan Vakkasoğlu, komşuların birbirinden emin olması ve korkmaması gerektiğini vurguladı. İnsanların iç dünyalarına dönmelerinin de önemli olduğunu anlatan Vakkasoğlu, şöyle konuştu: “Kalbimizdeki imanı gözden geçirelim. Çat kapıyı unuttuk. İftar vakti randevu almadan kapısını çalacağınız bir komşunuz var mı? Çat kapıyı unutmuşsak, randevu almaya çalışıyorsak orada bir eksiklik var demektir. Uygun vakti kollayarak ziyarette bulunmalıyız. Böyle kapılar varsa gönlümüz açıktır. Böyle güven duygusunu ortaya koyamıyorsak kendimizi sorgulayalım.”
“RAMAZAN’DA CENNET KAPILARI AÇILIYOR”
Hz. Muhammed’e (s.a.v), peygamber olmadan önce “El Emin” diye hitap edildiğini de belirten Vakkasoğlu, eşler arasındaki muhabbette, komşuluk ve diğer ilişkilerde güvenilir olmanın önemine vurgu yaptı. Güven duygusunun önce ortaya koyulması gerektiğini de söyleyen Vakkasoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
“Gönül açıldığında kapı kalır mı? Allah (c.c.), Ramazan’da rahmet kapılarını ve cennet kapılarını açıyor. Cehennemin kapılarını kapatıyor. Komşularınıza din kardeşliği bilinciyle kapınızı açın ki, rahmet kapısı da size açılsın. Takvime gelen Ramazan kalbinize de gelsin. Eğer bu gönül genişliği yoksa bir tane bile çat kapı gideceğimiz komşu yoksa bunu taş taş inşa etmeliyiz. Bu dostluğu yeniden kuralım. Bir dostu olmayan insan ne kadar zengin olursa olsun, fakir yaşıyordur.”