Türkiye, 16 Nisan’da sandık başına gitti ve en demokratik hakkını kullandı. Sandıktan ise ‘Evet’ oyu çıktı.
Türkler, parlamenter rejim ile Osmanlı İmparatorluğu'nda, 23 Aralık 1876 tarihli Anayasa'ya göre kurulmuş ve I. Meşrutiyet ve II. Meşrutiyet dönemlerinde görev yapmış Meclis-i Mebussan ile tanıştı. O günden sonra parlamenter sistem aksayarak, topallayarak ilerlemeye çalıştı.
16 Nisan’da çıkan kararla güçlendirilmiş bir parlamenter sisteme (Meclis aynen kaldığı için) devam ediyor. Sandıktan çıkan ‘Evet’ sonucu, hükümet sistemini değiştirmiş olsa da meclis yine varlığını sürdürüyor.
Türklerin aslında geleneğinde istişare her zaman oldu ve olmaya da devam ediyor. Göktürklerden Hunlara, Selçukludan Osmanlıya geride kalan bütün Türk Devletlerinde bu sistem var oldu. Bugün ki Türkiye’de ise Demokratik bir ortam ve sistem var. İstişareler ise daha büyük kitlelerle yani seçmenlerle yapılıyor.
Türkiye, Demokrasi tarihinde ilk kez 1961 Darbe Anayasası’nın kabulü için halkoyuna gitti. Darbe Anayasası, yüzde 61,7 ‘Evet’ oyu ile kabul edildi. Sırasıyla 6 tane halkoylaması yapıldı. Yedincisi ise 16 Nisan’da tamamlandı.
Bugüne kadar en yakın sonuç ise 12 Eylül 1987 yılında yapılan referandumda ortaya çıktı. Siyasi yasakların kaldırılması için yapılan referandumdan yüzde 50,16 ‘Evet’, yüzde 49,84 oranında da ‘Hayır’ oyu çıktı.
Bu oylamanın ardından var olan siyasi yasaklar kalktı. “Hiç kimse kabul etmiyorum, sokağa çıkıyorum” demedi.
Ama bugün geldiğimiz noktada CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, seçim yenilgisini unutturmak için çeşitli yollara başvurmaya devam ediyor. Bunu demokratik yollardan unutturmaya çalışmak elbette ki en doğal hakkı ama bu işi sokağa ve şiddete çekmeye çalışırsa bunun ağır vebali ve hesabı olur. Yanlış yapıldığını düşündüğü konularda en doğal hakkını kullanabilir. Mahkemeye başvurabilir, Avrupa’ya şikayet edebilir. Zaten bu yolda gerekli girişimleri yaptı ama vatandaşı sokağa çağırmak gibi ifadeler ve söylemler doğru değil ve haksızda.
Türkiye’nin geçmişinde sağcı - solcu gibi kavramlar yaratılarak Türk’ü Türk’e kırdırdılar.
Keza Allah muhafaza böyle bir şeyin tekrar yaşanmasını hiç birimiz de istemeyiz. Bu saatten sonra yaşanacak problemler Türkiye’yi 100 yıl geriye götürebilir. Halkın demokratik özgürlüğünü kullandığı referandum seçimlerinde çıkan sonucu kabullenerek önümüze bakmak gerekir düşüncesindeyim.