Yaptığı gözleme göre, sosyal yönü güçlü, çok rahat iletişim kurabilen, insanlarla kısa sürede arkadaş olmayı beceren çocukların daha çok kaçırıldığını tespit ettiğini dile getiren Kurt, bunun nedenini ise şöyle açıkladı: "Sosyal yönü güçlü çocuk çok rahat bir şekilde tanıdığı ya da tanımadığı kişilerle sokak, okul, park gibi yerlerde çekinmeden rahatlıkla iletişim kurabiliyor, konuşabiliyor. Dışarıdan gören insanlar çocuğu bir yakınıyla konuşuyor gibi algılıyor, şüphelenmiyor." Çocuk istismarcılarının gözüne kestirdikleri çocukları belli bir süre izledikten sonra yanına gidip laf atarak yaklaştığını ifade eden Kurt, rahat bir şekilde, çekinmeden karşılık veren çocuğu kaçırma planının devreye konulduğunu belirterek yabancıyla konuşurken tedirgin olan, ağlayan, bağıran, mızmızlanan çocuğun ise genelde tercih edilmediğinin altını çizdi. ÇOCUKLARı YABANCILARA KARŞI ikaz edin Ailenin sürekli okulda, sokakta çocuğunu takip etmesi mümkün değildir. Bunun yerine çocukların niçin kaçırıldığı, onun anlayabileceği bir dille anlatılmalı. Evden çıkarken, okula giderken sık sık 'Yabancılarla konuşma, tanımadığın biri sana yaklaşmaya çalışıyorsa oradan hemen uzaklaş', 'Tanımadığın hiç kimsenin bir yere gitme teklifini kabul etme', 'Biri sana ısrarla yaklaşmaya, konuşmaya çalışıyorsa 'imdat' diye bağır', 'Kimseden bir şey alıp yeme', 'Kimsenin olmadığı yerlerde dolaşma' gibi telkinlerde bulunmakta büyük fayda var.