1925 yılında 5 Nisan’da şehrimiz İstiklal Madalyasına layık görüldü.

Tam 91 yıldır Kahramanmaraş’ım göğsündeki kırmızı şeritli madalyanın vakarını yaşamaktadır.

Her yanı tarih ve destanlarla dolu olan şehrime, İstiklal Harbinin komutanı Mustafa Kemal tarafından bizzat imzalanarak verilen İstiklal Madalyasının anlamı daha derin sorgulanmalıdır.

Bu madalya İstiklal savaşını bizzat yaşayan meclis tarafından sadece Kahramanmaraş’a verilmiştir.

Bu madalya temel dayanak alınarak şehrimize 1973 yılında Kahraman unvanı verilmiştir.

Bu tarihten sonra Maraş, İstiklal madalyalı “Kahraman” bir şehir olarak tarihe geçmiştir.

Bu madalya aslında bir ruhu, derin bir maneviyatı temsil eder.

Bu madalya; bir milletin “var olup, yok olma” harbinde bir şehrin takındığı tavrı temsil eder.

Gelecek nesillerin istiklalini düşünerek, kendi varlığını feda edenlerin mücadelesini temsil eder.

Batı medeniyetinin yok saydığı bir şehrin evlatlarının varlıklarını tarihe yazışını temsil eder.

Ecdadına, vatanına, bayrağına, dinine olan inançla bir şehrin yaptığı mücadeleyi temsil eder.

Bugün 5 Nisan…

91 yıl önce madalyayla tarihe not düşen bir şehrin evlatlarının gurur günü.

İstiklal Madalyası babadan oğlu devreder.

Tüm ilçeleriyle beraber nüfus cüzdanında Kahramanmaraş yazan herkes bu madalyanın sahibidir.

Bu gurur günümüzde ecdadımızdan aldığımız ilhamla geleceğe bakmalıyız.

Onların aziz ruhlarını duadan mahrum bırakmayalım.

Aynı ruh ve duruşla geleceğe bırakacağımız büyük eserler için çalışmalıyız.

Bizleri ayrıştıran her düşünceyi bir kenara bırakıp tek bir millet olmanın gücünü ve huzurunu yaşamalıyız.

Bugün 5 Nisan,

Dünya tarihini değiştirdiğine inandığım bir mücadele neticesinde kazanılan İstiklal Madalyamızın gurur ve onurunu yaşayalım.

Bu gururu bizlere yaşatan aziz ecdadımın ruhları şad olsun.