Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Vekili Latif Selvi, adil bir paylaşımla insanca yaşanılmasını istediklerini söyledi.
Eğitim-Bir-Sen Kastamonu Şubesi tarafından düzenlenen İl Divan Toplantısına katılan Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Vekili Latif Selvi, Memur-Sen’nin, bütün dünyada her iş kolunda tek yetkili olmuş konfederasyon olduğunu ifade ederek, “Bu konudaki çalışmalarımız bizlerin sürüyor. Bizleri de bu onura ulaştıran üyelerimize teşekkür ediyoruz” dedi.
Sendikacılığın, belki de insanlık boyunca namağlup gelen, insanca yaşam kalitesinin her kesimde önemli olduğunun mücadelesini veren ve sözünü yükseltmeyi isteyenlerin bir çalışma alanı olarak nitelendiren Selvi, “Emel ve özgürlük mücadelesi yan yana devam eder. Allah’ın verdiği nimetlerin bir kısmının alındığı zaman insanlar açlıktan ölmez. Allah’ın verdiği nimetlerin bir kısmının yokluğunda insanlık yoksullukla mücadele etmez. Bütün insanlara yetecek, bundan sonrada bütün insanlığa yetecek kadar Allah, insanlığı nimetlerle donatmıştır dünyayı. Ama temel problem şudur. İnsanlık bir sınavdan geçer. Bu sınavı hakkaniyetli bir şekilde vermediğimiz zaman haksızlıklar ve zulümler her tarafı kaplar, bizde bunların mağduriyetini yaşarız. Ama adil bir ortamın olduğu yerde paylaşımının ve insanca yaşamın bizler için kıymetli bir iradede hareket edersek, işte o zaman herkesin huzur içerisinde olabileceği bir dünyayı kurabiliriz. Yeryüzünde maddi anlamda ne kadar yaşanan kriz varsa, adil paylaşımının olmadığındandır. Adil paylaşım olmazsa, fırsatları ele geçirenler sömürdükçe sömürürler ve yalnızca kendilerine bu dünyanın yaratılmış gibi sahibi olmak istekler. Öte yandan başkalarıyla ilgili konularda son derece ilgisiz kalırsa bir grup elit, imkanları elinde tutanlar safahatta göklere yükselir, ama kaynaklarını devşirdikleri mağduriyette maalesef sefalet içerisinde yaşarlar. Bugünde maalesef dünyada yaşanan budur, dünde yaşanan buydu. İşte sendikacılık kaynakların dağıtımı söz konusu olduğunda dezavantajlı olan kesimlerin sesi olmaya devam ediyor, bu kesimi de temsil etmeye devam ediyor. Bu yüzden sendikacılık denildiğinde şunu anlamak gerekiyor. Herkesin insanca vatan kalitesine kavuşabilmesi için başta bize destek veren üyelerimiz olmak üzere ve birlikte çalıştığımız arkadaşlarımız olmak üzere herkesimin ve herkesin insanca bir yaşama kavuşabilmesi için bir mücadele, gayret ve azmin içerisindeyiz” ifadelerini kullandı.
“GÖREVİMİZİ BİHAKKIN YAPMAYA ÇALIŞIYORUZ”
Devraldıkları görevi layıkıyla yapmak için gece gündüz demeden çalıştıklarını kaydeden Selvi, şunları söyledi: “Kuruluşumuzdan bu yana geçen 24 yıllık süre zarfında eğitim çalışanlarının birçok sorununun çözümünü sağladık, tarihi kazanımlara imza attık, Türkiye’nin geçmişin kirlerinden ve tortularından arındırılması noktasında başarıyla sonuçlanan çalışmalar gerçekleştirdik. Bütün bu yapılanlara rağmen, hala çözüm bekleyen sorunlarımız bulunmaktadır. Devasa bir kurum olan Milli Eğitim’de sorunların çözümü zaman alıyor, bazen de bürokrasiye takılıyor. Ne olursa olsun, biz girişimlerimizden, çabamızdan, mücadele azmimizden, sorunları çözme konusundaki kararlılığımızdan vazgeçmeden yolumuza devam ediyoruz. Biz ücret sendikacılığının yanı sıra ülkemizin ve milletimizin sosyal anlamda gelişmesi için de çalışıyoruz. Mazlum ve mağdurlara yardım elimizi uzatıyor, onların dertlerine derman olmak için kampanyalar düzenliyor, yapılan çalışmalara katkıda bulunmaya gayret ediyoruz. Ülke kaynaklarının adil paylaşım mantığıyla yönetilmesi için uğraşıyoruz. Birçok sorunun adil paylaşımın olmamasından kaynaklandığına inanıyoruz. Bu nedenle, adil bir paylaşımın, hakça bölüşümün olması için mücadele ediyoruz. Biz aldığımız görev ve üstlendiğimiz sorumluluğun bilincinde olarak diyalogu elden bırakmadan, başımız dik bir şekilde, şimdiye kadar olduğu gibi, bundan sonra da doğru bildiğimiz yolda yürümeye, haksızlıklarla mücadele etmeye var gücümüzle devam edeceğiz”
“EĞİTİM SİSTEMİNDEKİ REFORMLARIN KALICI KILINMASINI İSTİYORUZ”
Nitelikli bir eğitimin, geleceği sağlam bir toplumun oluşturulmasında çok önemli olduğunun altını çözen Selvi, “Sağlam temeller üzerine kurulmuş, eğitimli bir toplumun geleceği parlak olur. Birlik ve beraberliğimizin teminatı olacak bir anlayışı hakim kılmalıyız. Bu da eğitimle, eğitimcilerle mümkündür. Eğitim sistemindeki reformları kalıcı kılacak olan, okullarda boş ders kalmaması ve sınıflarda sadece kadrolu öğretmenlerin olmasıdır. Bu nedenle, öğretmen ataması, ihtiyaç kalmayacak şekilde yapılmalıdır. İstihdamda güçlük çekilen yörelerde görev yapan eğitim çalışanlarının gönüllülük ve isteklilik katsayısının ve toplumsal hayata katkı ve katılımlarının artırılması için çalışma şartları iyileştirilmeli ve kendilerine ek tazminat ödenmelidir. Eğitimde fırsat eşitliğini ve başarıyı ancak bu şekilde sağlayabiliriz” şeklinde konuştu.
“ÜLKEMİZİN, MİLLETİMİZİN BİR AN ÖNCE HUZUR ORTAMINA KAVUŞMASINI İSTİYORUZ”
Ülkemizde huzur ortamının temin edilmesini, insanın ve ülkenin huzur bulmasını arzuladıklarını belirten Selvi, “Bu topraklar hepimizin ve bu topraklarda yaşayan insanlar olarak, hep birlikte ülkemizin ve bölgemizin sorunlarını aşarak hem bölgemiz hem de insanımız için uygun bir ortamı temin etmek vazifemiz. Herkesin huzur içerisinde yaşayacağı ama temel hak ve özgürlüklerine kavuşmuş, arzu ettiği her şeyi elde edebildiği, insanca yaşam kalitesine kavuştuğu bir ortamın teminini esas alıyoruz. Bunun için de parçalanmış ailelerin, yurdunu yuvasını bırakıp gidenlerin bütün sıkıntılarının giderilmesini arzu ediyoruz. Büyük acılar yaşanmış olabilir, hiç kimseyi ayırmadan bu topraklarda yetişmiş her bireyi değerli olarak görüyor ve sıkıntıların aşılmasında kendimizi vazifeli sayıyoruz” diye konuştu.
Eğitim-Bir-Sen Kastamonu Şube Başkanı Orhan Sancaktaroğlu ise, Eğitim-Bir-Sen’in Kastamonu’da yürüttüğü faaliyetlerden bahsederek, üyelerini çalışmalar hakkında bilgilendirdi.