Bütün belediye başkanlarının randevu almadan günün herhangi bir saatinde geldiklerinde onlarla görüştüklerini, kapılarının her zaman açık olduğunu anlatan Özhaseki, onların kendi meseleleriyle ilgili değil, halkın meseleleriyle geldiklerini ifade etti.
Yerel Yönetimler Yasası üzerinde çalışmalar yaptıklarına işaret eden Özhaseki, AK Parti Merkez Yürütme Kurulu'nda (MYK) bu konuda bir karar alındığını, başkanlığını da kendisinin yaptığı çalışmaların kanun taslağı haline getirileceğini bildirdi.
Eskiden yapılan onlarca çalışmayı toplayıp, taslak haline getirme gayretinde olduklarını vurgulayan Özhaseki, "Taslak haline geldikten sonra elbette bizim MYK'mızda sunumlar yapılacak, parti görüşü olarak ortaya çıkacak. Daha sonra bakanlıklar bunu benimseyecek. Meclis'e, komisyonlara taşınacak. Komisyonlarda görüşüldükten sonra uygun şekilde Meclis'e gelecek ve yasa haline dönüştürülecek. Bu aşamada her türlü uç fikir teklif edilebilir. Belki de hiç kabul görmeyecek fikirler bile söylenebilir" diye konuştu.
Gelişen olaylar karşısında yeni yasaların yapılması gerektiğine inandıklarını kaydeden Özhaseki, 13 yıllık AK Parti iktidarı döneminde yerel yönetimleri daha da güçlendiren, merkezdeki yetkileri yerele doğru devreden bir yapı içinde olduklarını aktardı.
- Yerel yönetimler güçlendirilecek
Büyükşehir Yasası'nın çok doğru olduğunu ancak fiiliyatta yaşanan bir takım aksaklıkların giderilmesini istediklerini ifade eden Özhaseki, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Ana gündemimizde birkaç madde var. Birincisi belediyelerin mali yapılarının güçlendirilmesi. Öz kaynakların artırılması. Maliyeden bir takım katkılarla belediyelerimizin mali, finansman gücü artırılacak ama bir taraftan da öz kaynaklarıyla bunu yapabilme imkanı var. Neredeyse 20'ye yakın teklifimiz var, bunlar üzerinde çalışıp tasarı haline getiriyoruz. İkinci bir bölüm yetkilerin artırılması konusu. 13 yıllık AK Parti iktidarı döneminde genel tavrımız ve siyasetimiz merkezde olan yetkileri yerele doğru yavaş yavaş uygun görüldüğü taktirde, uygun fırsatlarda devredilmesi şeklinde gelişiyor. Bu tavrımızda bir değişiklik yok. Orada hangi yetkilerin verileceği hususunda çalışmalarımız devam ediyor. Teklifler var tartışılıyor, görüşülüyor. İlgili bakan arkadaşlarımızın görüşü alındıktan sonra netliğe kavuşacak."
Avrupa ve Amerika'da, dünyanın ileri ülkelerinde yerel yönetimlerin çok güçlü olduğunu anımsatan Özhaseki, "Yereli güçlendirirken bunu kötüye kullanan bir takım da belediyeler var, bunlar ne olacak?" yönünde sorularla karşılaştıklarına değindi.
- "Yerel güçlendirilecek, finansman kaynakları artırılacak"
Bazı gazetelerde belediyelerin iş makinelerinin, itfaiyelerinin veya buna benzer araçlarının merkeze toplanacağı, valilikler emrine verileceği, hatta görevden alınıp, yerine kayyumlar atanacağı yönünde haberler çıktığını aktaran Özhaseki, şöyle devam etti:
"Teröre bulaşan bir elin parmakları kadar olan art niyetli belediye başkanı için bütün belediyeler cezalandırılmaz. Art niyetli belediyelere bakarak, yasa yapılmaz. Yani Türkiye'de bin 400'e yakın belediyemiz var. Bu belediyeler içinde büyük bir bölümü fedakarca, gece gündüz çalışırken ve aynı zamanda tüm dünyada yerel yönetimler güçlendirilirken, sadece bir elin parmakları kadar olabilen, bazen teröre yardım eden kötü niyetli davranan insanlara bakarak, bunların haklarını kısıtlayamazsınız. Suyu tersine akıtamazsınız, doğru olmaz. Yerel güçlendirilecek, finansman kaynakları artırılacak. Mali yapı çok güçlü kılınacak ve dünya standartlarında daha özgürlükçü, çağdaş, açık bir yasa yapmak için gayret edeceğiz. Bizim ana tavrımız bu."
Özhaseki, kötü niyetli olan insanlara karşı da bir takım tedbirler alınacağını belirterek, o tedbirlerin ne olacağı konusunda çok değişik fikirler olduğunu, bu fikirler hususunda da önümüzdeki günlerde yapılacak çalışmalarda ortaya bir takım netlikler çıkacağını söyledi.
Kanunda görevini kötüye kullanan belediye başkanları için çok net hükümlerin yer aldığını anlatan Özhaseki, "Eğer bir belediye veya kamu kuruluşu üstüne düşen görevi halka karşı yapmıyorsa, temizliği yapmıyor, suyu akıtmıyorsa, buna benzer hizmetlerle üstüne düşeni yapmıyorsa, mahkeme tespitiyle, İçişleri Bakanlığı'ndan alınacak izinle, valilerimiz çok rahat bir şekilde bu görevi yapabilir ve yaptırdıkları işin parasını İller Bankası'na yazarak kestirebilirler. Kanun iyi niyetliler içindir, bin 400 belediye için yapılmıştır. Bunu kötüye kullanmak isteyenler çıkarsa, önünü kesmek için yapılmıştır" değerlendirmesinde bulundu.
Amaçlarının çağdaş normlarda bir yasa yapmak olduğunu vurgulayan Özhaseki, şunları söyledi:
"İnfial uyandırmaya yönelik, sanki şimdi yürüyen işleri durdurmaya veyahut hali hazırda çalışan belediye başkanlarının yerine kayyum atamaya yönelik işler yapılıyormuş gibi bir algı oluşturulmasını doğru bulmuyoruz. İş makinelerinin, itfaiyelerin valilikler emrine verilmesi veya belediye başkanlarının görevden alınarak, yerlerine kayyum atanması gibi netleşmiş olan bir konu yok."