Hukuki Araştırmalar derneği Başkanı Bilgehan Altaş, Avrupa’nın referandum öncesi Türkiye’ye bakışlarını kaygı ile izlediklerini söyledi.

Dernek Başkanı Altaş, “16 Nisan günü Anayasa Değişikliği nedeni ile halk oylamasına gidilecek. Bu nedenle Bakanlarımızın Avrupa’da gerçekleştireceği ziyaretlerin, kampanya nedeni ile yapacakları miting ve programların iptal edildiğine, Programların yapılacağı salon tahsislerinin kaldırıldığına şaşkınlıkla şahit olduk. Yine bu süreçte Dışişleri Bakanımızın uçağının iniş izninin iptal edildiğini kaygı ile izledik. En son dün gece Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımız Fatma Betül Sayan Kaya’nın elçilik binamız önüne gidişi engellenmiş ve Bakanımız, Hollanda devleti tarafından devlet terbiyesine yakışmaz bir tutumla, pervasız bir şekilde polis eşliğinde sınır dışı edilmiştir. Bu tutumun kabulü de izahı da mümkün değildir.”dedi.

Halk oylamasına Avrupa’nın olumsuz anlamda dahil olmasının anlaşıldığını ifade eden Altaş, “Halk oylaması sürecine neredeyse tüm Avrupa’nın olumsuz anlamda dâhil olması tarafımızca anlaşılamamaktadır.

Bir bakanın vatandaşları ile, akrabaları ile, seçmenleri ile buluşmasını engellemek nasıl bir hırstır? Bir Bakanın uçağının inişine izin vermemek nasıl bir gözü dönmüşlüktür? Bir Bakanın kendi elçilik binasına girmesine müsaade etmemek nasıl bir aymazlıktır?

Uluslararası hukuk kurallarına göre elçilik binalarının bulunduğu topraklar o devlete aittir. Yani Hollanda; bir Bakanımızın kendi toprağına girmesine müsaade etmemiştir. Şimdi bize hukuk dersi vermeye çalışan, her fırsatta hukukun evrensel ilkelerinden bahseden Avrupa bunu nasıl izah edecektir?

Bu nasıl bir iki yüzlülüktür? Tüm bunlar olurken başka bir partinin seçim kampanyasına izin vermek nasıl bir mantığın ürünüdür? Yine PKK terör örgütü liderinin telekonferans yolu ile topluluğa konuşmasına izin verildiği halde Cumhurbaşkanının konuşmasına izin verilmemesi ve bunun da mahkeme kararı ile engellenmesi nasıl bir çifte standarttır?

Tüm bunların neden yapıldığının farkındayız. AB’nin hiç bir zaman dostumuz olmadığının bilincindeyiz. Bugün yapılanlar ne kadar doğru bir yolda olduğumuzu göstermektedir. Tüm bu nedenlerle başta Hollanda olmak üzere Avusturya, Almanya ve tüm AB ülkelerini akıl almaz bu tavırlarından dolayı kınadığımızı belirtir, bu tavırlarını kabul etmediğimizi yineler, tüm baskı ve kara propagandalarına rağmen 200 yıllık mücadelemizin zaferle sonuçlanacağına olan inancımızın tam olduğunu, istiklalimiz için, istikbalimiz için, istikrarımız için sandığa gideceğimizi, inadına ve inandığımız için Evet oyu ile sandıkları patlatacağımızı beyan ederiz.”diye konuştu.