Sanatla eğitimi birleştirmek isteyen Edebiyat öğretmeni Ufuk Cengiz, sanat evi açarak mutsuzluğun önüne geçmek istiyor.
Sanatla eksiklikleri tamamlamak istediğini ifade eden Cengiz, mutsuz insanların verimsiz olduğunu ama mutlu insanların hayatları boyunca başarı elde edebildiklerini söyledi.
Ufuk Cengiz, “Kendi başımıza canlı yayınlara başladık. Oluşturduğumuz gurupla birlikte insanımızı teknolojiden uzaklaştırarak kültürel değerlerinin farkına varmasını ve geçmişi unutmadan gelecekle bağlantı kurarak kendimize ait çalışmalarımızı gün yüzüne çıkarıyoruz.”dedi
Kitap okuma günleri, meddah gösterisi ve sinema gösterimi yaptıklarını ve her yaptıkları organizasyonda yeni gibi görülen tarihi karakterlerin ortaya çıktığını söyleyen Ufuk Cengiz, "Toplumumuz özellikle çocuklarımız, kendi kahramanlarımızdan haberdar olmadan yetişiyor. Yaptığımız her hareket bizlerin geçmişle ne kadar uzak olduğunu da bizlere gösterdi.
Sokak çalışmalarımız sanat evine dönüştü. İnanıyorum ki sanat sanatla ilgilenen toplum Yunusça yaşamanın ne demekte olduğunun da farkında vardı. Toplumsal gelişimi para kazanmak için değil değerler eğitimi için yapıyoruz. Makine gibi sınav odaklı çalışan birey değil, öğrenen ve sınavlarında başarılı bireyler için çalışma sergiliyoruz. Mutlu tavuklar projesinde ki gibi insanlarında kitap okuyarak, müzik dinleyerek, komedi filmlerini takip ederek, tiyatral her türlü aktivite içerisinde olmak gerek.”
“Tepkilere aldırmadan sanat evini topluma onaylattı”
Kıraathanelerin açılma nedenindeki gibi kendilerinin de sanat evi açma nedenini Ahilik kültürü ile birleştirdiklerini ve tepkilere aldırmadan topluma kendilerini onaylattıklarını söyleyen Cengiz, “Amacımız sadece geçişle geleceğin birikimini yeni yetişen nesillere sunabilmek, bu nedenle haftalık çocuk tiyatroları ile hikayelerimizi meddah gösterilerimizi ise Ahi Evran, Yunus Emre, Hacı Bektaş-ı Veli, Neşet gibi toplumda iz bırakmış kişiler üzerine yapıyoruz.
Toplumumuzu eve ve bilgisayarlara terk etmek yerine saygı ile toplumsal değerleri öğrenmiş bireylerin yetişmesini sağlamaya çalışıyoruz. Bizlere katkı sunan herkesi de sanat evimize müşteri değil de yaşam tecrübelerini anlatmak üzere alıyoruz. Biliyoruz ki ‘bilenle bilmeyen bir değil’.”diye konuştu.
Sanat evinde canlı müziklerle birlikte, meddah gösterisi, orta oyunu tarihsel kişiliklerin gelişim ve yetişme süreçleri katılımcılara anlatılıyor.