ADANA (AA) - ÖMER YILDIZ - Ülkesinden, sevdiği kişiyle yaşayabilmek için 32 yıl önce Adana'ya gelen 78 yaşındaki Alman kadın, geçirdiği beyin kanamasının ardından hastanede yaşam mücadelesi veriyor. Babasının ölümünden sonra 12 yıldır annesinin kumasının bakımını üstlenen Hayriye Özbek, yaşlı kadının Almanya'daki akrabalarına ulaşmaya çalışıyor.

Almanya'nın Köln kentine 1970 yılında çalışmaya başlayan İsmail Tanrıkulu, bir iplik fabrikasında geçirdiği iş kazasında parmakları kesilince tedavi için kaldırıldığı hastanede bakıcı Bernhardine Krall ile tanıştı. Evli ve 7 çocuk babası Tanrıkulu, taburcu edilmesinin ardından 1983'te Krall'la Türkiye'ye geldi.

Tanrıkulu'nun 2002 yılında akciğer kanserinden vefat etmesine rağmen ülkesine dönmeyen Krall, Türk eşinin çocuklarıyla yaşamını sürdürdü.

Tanrıkulu'nun kızı Hayriye Öbzek'in yanında kalan 78 yaşındaki Krall, yaklaşık iki hafta önce geçirdiği beyin kanamasının ardından ÇÜ Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi'nde tedavi altına alındı.

- Annesinin Alman uyruklu kumasına 12 yıldır bakıyor

Babasının ölümünün ardından ülkesine dönmeyen Krall'a 12 yıldır baktığını anlatan Özbek, yaşlı kadının Almanya'da yaşayan iki kızı olduğunu ancak isimlerini ve adreslerini bilmediğini söyledi.

Annesinin kumasının "Babanı çok seviyorum. Eğer ölürsem onun yanına gömün" dediğini anlatan Özbek, "Babam öldükten sonra onu sokağa atmadık, atamam. Hepimiz insanız neticede. Ben baktım bu zamana kadar. Evimizde beraber yedik, içtik. Hastalandığında ilaçlarını cebimizden karşıladık. Ben kendisine evlatlarım gibi baktım. 'Kızlarım, senin gibi bakamaz' diyordu" ifadelerini kullandı.

Krall'ın yakınlarına ulaşmak için Ankara'daki Almanya Konsolosluğu'na müracaat ettiklerini ancak bir sonuç alamadıklarını aktaran Özbek, "Kendisi Kelime-i Şehadet getirerek Müslüman oldu. Türk vatandaşı olması için de bakanlığa müracaat ettik fakat kabul edilmedi. Gerekçesini ise bilmiyoruz" dedi.

- "Sosyal güvencesi yok"

Krall'ın sosyal güvencesi olmadığını, kendi imkanları ile hastane masraflarını karşılamaya çalıştıklarını anlatan Özbek, şöyle konuştu:

"Beyin kanaması geçirdiği gece ambulansla hastaneye götürdük. Sağlık güvencesi olmadığı için kabul etmediler. Ben de Sağlık Bakanlığını aradım. Ardından Balcalı Hastanesi'ne götürdük, yatışını yaptık. Şu an günlük tedavi masrafı bin 500 lira civarında. Masrafları 16 bin lirayı buldu. Hastane yetkilileri Alman makamlarıyla görüştü. Ona 400 lira civarında mağdur olmaması için yaşlılık parası gönderiyorlarmış. Bunun dışında biz bir şey yapamayız demişler. Biz bu parayı ödeyemeyiz. Eğer gücüm olsa kimseyi konuşturmam, öderim ama maddi durumum ortada."