Kahramanmaraş Bilgi, İletişim, Sanat, Eğitim ve Kültür Gençlik Kulübü Derneği (BİLSEK) tarafından hazırlanan 'Geleneksel Çocuk Oyunlarıyla Kurulan Kültür Köprüsü Projesi'' çerçevesinde düzenlenen şenlik için İspanya'ya giden Türk çocuklar, Granada kentindeki Fermasa Yaz Okulu'nda düzenlenen oyun şenliğinde yaşıtlarıyla bir araya geldi. BİLSEK Proje Sorumlusu Ramazan Avcı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, iki ülkenin geleneksel çocuk oyunlarının İspanyol ve Türk çocukları tarafından birlikte oynandığını söyledi. Projenin İspanya'daki etabının kültürel diyalog açısından amacına ulaştığını belirten Avcı, ''İspanyol ortaklarımız Türkiye'de gördükleri ilginin altında kalmadılar. Türkiye'deki samimiyeti bir adım daha ileriye götürerek kültürel bir kaynaşmanın olgunlaşmasını sağladılar'' dedi. Avcı, İspanya'da bu ülkeye ait geleneksel çocuk oyunlarını izleme fırsatı bulduklarını ancak geleneksel İspanya çocuk oyunlarının unutulma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını ifade etti. İspanyol çocukların da tıpkı Türk çocukları gibi sanal oyunlara teslim olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu savunan Avcı, ''Geleneksel İspanyol ve Türk oyunlarının oynandığı şenliğe yalnızca İspanyol ve Türk çocukları değil yaz okulundaki farklı milletlere mensup çocuklar da iştirak ettiler. Böylece proje daha da evrensellik kazanmış oldu'' diye konuştu. Avcı, geleneksel çocuk oyunlarının çocukların eğitimi, bedensel ve zihinsel açıdan sağlıklı yetişmeleri, sosyalleşmeleri, yaşadıkları toplumun kültürel değerlerini tanımaları ve hayata hazırlanmaları bakımından eğitim aracı olarak asırlarca önemli bir görevi yerine getirdiğine dikkati çekti. Avcı, proje kapsamında gerçekleştirilen etkinlikler ve sempozyumdaki konuşmaların kitap haline getirileceğini söyledi. İspanya Asociacion Centro Andaluz de Programas Europeos (ACOEP) Proje Sorumlusu Prof. Julio Jimenez Garcia ise oyunlarla aynı dili konuşan iki ülkenin çocuklarının İspanya'da mutlu sona ulaştığını ifade etti. Oyunların evrenselliğine değinen Garcia, şunları kaydetti: ''İkinci kez bir araya gelen iki ülkenin çocukları dilleri farklı olsa da oyunlarla aynı dili konuştular. Hiç yabancı davranmadılar. Yüzlerindeki tebessüm... Ortak ve kardeş gibi davrandılar. Biz de bu çalışmayla ne kadar doğru bir iş yaptığımızın farkına vardık.'' AA