Yönetmen Faik Ahmet Akıncı, 13 Mayıs 2014 tarihinde meydana gelen ve 301 madencinin şehit olduğu faciayı anlatacak "Soma 301" isimli sinaema filminin çekimine izin vermeyen Manisa Valiliği hakkında suç duyurusunda bulunduklarını bildirdi. Akıncı, uğradıkları zarar sebebiyle tazminat davası açtıklarını da kaydetti. Soma ilçesinde izin verilmediği için filmi başka bir yerde çekeceklerini ve facianın yıldönümü olan 13 Mayıs’ta vizyona gireceğini söyledi.

Film ekibiyle birlikte Cumhuriyet Meydanı’nda basın toplantısı düzenleyen yönetenmen Akıncı, 3 Mart 2015 tarihinde, 10245 sayılı dilekçeyle Manisa Valiliği'ne izin için müraccat ettiklerini kaydetti. Bakanlığın istemiş olduğu evrakı, yani yapımcı belgesi, vergi levhası, ticaret odası faaliyet belgesi, meslek odaları kayıtları ve imza sirkülerini teslim ettiklerini belirterek, “Ancak o günden bu güne kadar Manisa Valiliği tarafından hala filmin çekimlerine izin verilmemiştir. Manisa Valiliği, yazılmamış bir kitabın yazarına hapis cezası çıkaran davaları bile geçerek, çekilmemiş bir filmi sansürlemeye çalışmıştır. Tarafımızdan sinopsis ve senaryo talep etmişlerdir. Mevzuatta böyle bir şeyin olmadığını söylediğimde de, ‘Senin ne yapacağın belli olmaz.’ diyerek, benden senaryo ve sinopsis istediler ve ben de vermedim. Valilik makamı ile yapmış olduğumuz görüşmelerde, valiliğin bize vermiş olduğu cevap, Kültür Müdürlüğü’nün sorumluğunda olduğunu söylediler. Sayın Vali, herhalde Manisa’nın mülki amiri olduğunu unutmuş olmalı ki böyle bir cevap veriyorlar. Sonuç olarak, bir aylık süreçte Soma’da 40 kişilik ekiple mağdur olmamızın tek sorumlusu Manisa Valisi'dir. 40 kişilik bir ekibin konaklaması, yemesi içmesi, ulaşımı, teknik ekip ve ekipmanların günlük kiraları ve çalışanların haftalığı, SGK güvenceleri hesap edildiğinde Manisa Valisi'nin keyfi tutumundan dolayı şirketimizin 1 milyon lira zararı vardır.” dedi.

Faik Ahmet Akıncı, şöyle devam etti: “Sayın Vali'nin, Manisa Valisi gibi davranmayıp birilerini koruma adına yapmış olduğu bu eylem hakkında gerekli yasal haklarımızı arayacağız. Sayın Vali'nin izin vermemesi çok da yadırganacak bir şey değildir. Türkiye’de yazılmamış bir kitaba hapis olduğunu biliyorduk, şimdi de çekilmemiş bir filme sansür uygulandığını hep beraber görüyoruz. Sayın Vali'nin, izin vermediği gibi bir de basına çıkıp, ‘Vereceğim, inceliyoruz.’ diye yaptığı açıklamalar, bizi Soma’da hedef tahtası haline getirmiştir. İşsizliğin had safhada olduğu, yoksulluğun alabildiğince olduğu bu yerlerde insanlar siyasetçilere, yöneticilere, maden sahiplerine şirin görünmek için bize hakaret etmiş, darp etmiş ve ne yazık ki tacizde bulunmuştur. Bunu sadece teknik ekibe değil, bütün oyunculara yapmışlardır. Yani Sayın Vali, izin vermeyerek bizi orada hedef tahtası haline getirmiştir. Ayrıca Soma’da çalışmakta olan madenlerin sorumluları, Türkiye Maden İş Sendikası ve bazı siyasetçiler, Soma’da bize yardım etmek isteyen maden işçilerini ve halkı, ‘Bu filme yardım ederseniz, siz veya bir akrabanız bu filmde görünürse sizin işinize son veririm.’, işe girmek isteyenlere de, ‘Sizi işe almam.’ tehdidinde bulunmuşlardır. Ben Soma 301 filmini, zor şartlarda başka şehirlerde çekmeye gidiyorum bugün ve Manisa Valiliği'nin vermediği izinleri Karaman, Zonguldak, İzmir valilikleri veriyor ama nedense buranın valiliği vermiyor. Vali, 13 Nisan’da yapılacak mahkemeyi bahane ediyor. Dediğim gibi ben filmi başka illerde çekmeye gidiyorum ve filmi başka illerde çekeceğim. 13 Mayıs’ta ben bu filmi vizyona sokacağım. Manisa’da ya da İzmir’de filmin galasını yapacağım. Ola ki Sayın Vali'nin yaptığını Kültür Bakanlığı yetkilileri de yapar da filmimi çıkarmazlarsa o zaman filmi internete koyup internette yayımlayacağım. Yani 5 milyon sinema seyircisi yerine 75 milyon, Soma cinayetini izleyecek.”

Manisa Valisi Erdoğan Bektaş hakkında şirketin maddi ve manevi zararı ile izni vermemesinden dolayı dava açtıklarını belirten Akıncı, “Suç duyurusunda da bulunduk. Biliyorsunuz valilerde suç duyurusu cumhuriyet savcılığına değil de bakanlıklardan izin almamız gerekiyor. Arkadaşlarımız bunları hallediyor. Biz her şeyi yasal olarak yapıyoruz. Burada bir savcıya yaptığımız suç duyurusunu, savcı böyle bir yetkisinin olmadığı için reddedecek. Biz de reddedilmeyecek şekilde baştan her işimizi sağlam yapıyoruz. Sabah saat 08.00’de yakapaça, parasını ödediğimiz otelden dışarı atıldık. ‘Sizi burada istemiyoruz, gidin.’ diyorlar. Bizi orada karıştırıcı, bölücü; biz sanki orada olduğumuz sürece diğer madenler kapatılacak, biz orada bu filmi çekersek insanlar işsiz kalacak diye bir hava oluşturdular. Bizi orada herkes artık düşman gibi görüyor. Orada kalmamızın sağlıklı olmayacağını düşündüğümüz için başka bir ile gidiyoruz. Karaman veya Zonguldak’a gideceğiz. 13 Mayıs’ta film vizyonda olacak.” diye konuştu.