Ankara, Nisan ayında üç ayrı film festivaline evsahipliği yapacak. Bu festivallerde en iyi filmler Başkent izleyicisiyle buluşacak. Engelsiz Film Festivali ile bu yıl 26.'sı düzenlenecek olan Ankara Uluslararası Film Festivali'nin yanısıra Yunan Film Festivali ile ‘komşu'nun filmleri Başkent seyircisinin karşısına çıkacak. 12-16 Nisan tarihleri arasında düzenlenecek festivalde her gün bir film gösterimi yapılacak.

Yunan Film Festivali, Yunanistan Büyükelçiliği tarafından Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi'nde gerçekleştirilecek. ‘Bir Tutam Baharat', ‘Adaletsiz Dünya', ‘İçimizdeki Düşman', “L” ve “Gelinler” filmleri sinemaseverlerin beğenisine sunulacak. Her gün bir filmin gösterileceği festival kapsamındaki tüm filmler 19.00'da başlayacak.

İşte Yunan Film Festivali'nde gösterilecek o filmler:

BİR TUTAM BAHARAT, 12 NİSAN 2015
Çocukluğunda ailesiyle birlikte İstanbul'dan Yunanistan'a sürgün edilen ve mükemmel bir aşçı adayı olarak yetiştirilen Fanis, bu yeteneğini uzun yıllar boyunca etrafındakilerin yaşamlarını tatlandırmak için kullanılmıştır. 35 yıl aradan sonra dedesi ve ilk aşkını tekrar görmek için Atina'dan yola çıkıp doğduğu şehre (İstanbul'a) geri döndüğünde, bunca yıl boyunca kendi yaşamının tuzunu biberini biraz ihmal ettiğinin farkına varacaktır. Yönetmen Tasos Bulmetis’in çektiği Bir tutam Baharat filmi Yunanistan’da izlenme rekorları kıran bir film.

ADALETSİZ DÜNYA, 13 NİSAN 2015
Filippos Tsitos'un Platon'un Akademisi (2009) sonrasında çektiği filmde aşk, dürüstlük ve adalet Atina'da buluşurken ahlak ile masumiyet, namuslu ile ahlaksız birbiriyle çatışıyor… Sotiris, emniyette görevli bir sorgu memurudur. Bir gün, hayatın sillesini yemiş tüm garibanları affetmeye karar verir. Masum birini kurtarmak için ahlaksız bir güvenlik görevlisini öldürecek kadar ileri gider. İşlediği suçun tek tanığı, yoksunluk içinde yaşayan, yalnız, temizlikçi kadın Dora'dır. Sotiris ile Dora birbirinden hoşlanır, fakat hayat asla olması gerektiği gibi gitmez.

İÇİMİZDEKİ DÜŞMAN, 14 NİSAN 2015
Atina ve Atinalılar hakkında filmler yapmayı sürdüren Yorgos Tsemberopoulos'un 12 yıl aradan sonra çektiği ilk filmi, Yunan yeni dalgasının en iyi örneklerinden sayılıyor. Yunanistan'ın içinde bulunduğu sosyal ve finansal çöküşün yansımalarını bir ailenin alt üst olan hayatı üzerinden izliyoruz. Karısı ve iki çocuğuyla sıradan bir hayatı ve küçük bir dükkânı olan Kostas Stasinos, bir gece evlerine soyguncuların girmesiyle bir anda şiddetle tanışır. Sakin ve ılımlı mizacı ve siyasal görüşü yaşadığı travmanın ardından baştanbaşa değişen Kostas, artık adaleti kendi ellerine alacaktır.

“L”, 15 NİSAN 2015
Adam arabasında yaşıyor. 40 yaşında ve fazla boş zamanı olmasa da, serbest kaldığında vaktini ailesiyle geçiriyor. Karısı ve çocuklarıyla belirli gün ve saatlerde otoparklarda buluşuyor. İşi, en iyi balı bulup 50 yaşındaki bir adama götürmek. Bir Yeni Şoför ortaya çıkınca Adam kovuluyor. Hayatı değişen Adam, artık kimsenin kendisine güvenmiyor olmasına şaşırıyor. “L” Babis Makridis'in uzun metraj çektiği ilk filmdir.

GELİNLER, 16 NİSAN 2015
1922 yazı. Fotoğrafçı Norman Harris ve Niki Amerika'ya giden aynı geminin yolcularıdır. Norman birinci, Niki üçüncü sınıftadır ve gemide yaklaşık 700 mektup gelini yolculuk etmektedir. Her birinin küçük sandığında hiç tanışmadığı damadın fotoğrafı ve ucuz bir gelinlik bulunmaktadır. Üçüncü sınıftaki kadın sürüsünden etkilenen Norman, bu melankoli ve renk cümbüşünün, gelecekten emin olamayan dürüst yüzlerin fotoğraflarını çekme talebiyle kaptana gider. Yolculuk sırasında günlük harçlığını çıkaran siyahlı terzi kız Niki, en çok ilgisini çeken kızdır. Niki ve Norman arasındaki gizli aşkla harmanlanan hikayeler... “Gelinler” güçlü duygular, ikilemler ve sorumlu davranışla bir hikayesidir. Hayatta önemli olan küçük anları, pırıltıları, dokunuşları, ‘evet' ve ‘hayır'lar anlatır.