Emrah'ın oğlu Tayfun, geçinebilmek için bir süredir Bursa'daki bir pastanede garsonluk yapıyordu. Tayfun “Baba, ben 23 yaşındayım, sen 42 yaşındasın. Beni yanlış anlama ama ben bir ev sahibi olmak, rahat yaşamak için senin ölmeni , 50 yaşıma gelmeyi bekleyemem. İlerde çocukların olabilir, maddi durumun bozulabilir, ben beklemek istemiyorum. Bana Bursa'dan bir ev al ve kalan eğitim harcamalarımı da peşin öde; BEN DE MİRAS HAKLARIMDAN VAZGEÇEYİM, FERAGAT EDEYİM, BAŞKA DA BİR ŞEY ALMAYAYIM” dedi.EMRAH da Tayfun'a “oğlum iyi düşündün mü? Kararın kesin mi? “ diye sordu. Tayfun da “evet baba, kararım kesin, bunu yap lütfen” dedi. Ertesi gün noterde Tayfun mirastan feragat sözleşmesini imzaladı. Emrah' da Tayfun'un Bursa'da almak istediği evin satış bedeli ve kalan eğitim masrafını peşin olarak Tayfun'a banka havalesi ile ödedi.