Demirci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kamuoyunda "özel yetkili mahkemeler" olarak bilinen ağır ceza mahkemelerinin kaldırılmasına ilişkin düzenlemeyi de içeren "Terörle Mücadele Kanunu ve Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un onaylanması sonrası, Zirve Yayınevi'ndeki cinayetlere ilişkin davada tutuklu yargılanan sanıklardan Emre Günaydın, Cuma Özdemir, Hamit Çeker, Salih Gürler ve Abuzer Yıldırım'ın önceki gün tahliye edilmesinden sonra, ilgili mahkemenin ek bir kararla sanıklardan 4'üne elektronik kelepçe takılmasına karar verdiğini belirterek, Cuma Özdemir'e yaşadığı beldede GSM hattının çekmemesi nedeniyle kelepçe takılmadığını söyledi.

Bu uygulamayla, sanıkların adli kontrol gereği bağlı bulunduğu polis merkezine veya jandarma karakoluna gitmeyeceğini belirten Demirci, "Sanıklar artık imza vermek üzere polis merkezine veya karakola gitmeyecek. Polis ve jandarma ikamete gelip imzayı alacak. Bu, fiili anlamda ev hapsine dönüyor. Böylece adli kontrolün şekli değişti. Bu bir infaz rejimi, yargılama önlemi değil. Elektronik kelepçe tutuklulara uygulanmaz, hükümlülere uygulanır. Adli kontrol hükümleri arasında elektronik kelepçe yok. Bu hükümlüler için düşünülmüş bir infaz rejimi. Tahliyenin özüne, amacına ters" iddiasında bulundu.

Demirci, sanık avukatları olarak ek karara itiraz ettiklerini, bu yöndeki dilekçelerini bugün Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ne verdiklerini açıkladı.

Zirve Yayınevi'nde biri Alman uyruklu 3 kişinin boğazının kesilerek öldürülmesi olayına ilişkin davada tutuklu yargılanan Emre Günaydın, Cuma Özdemir, Hamit Çeker, Salih Gürler ve Abuzer Yıldırım, uzun tutukluluk nedeniyle tahliye edilmişti.