Muaz Kalaycı'nın dizi setindeki izlenimleri haberaktuel.com sitesinda yayınlandı. İlgili haberi aynen yayınlıyoruz
.
Yedi Güzel Adam... TRT'nin izleyicilerine armağan ettiği en önemli yapıtlardan birisi. Kanalların dizi çöplüğüne döndüğü şu dönemde, televizyon dünyasının iftihar vesilesi...
Edebiyatımızın açan ama hiç bir zaman solmayan gülleri Erdem Bayazıt, Cahit Zarifoğlu, Nuri Pakdil, Rasim Özdenören, Alaeddin Özdenören, Akif İnan ve Sezai Karakoç'u televizyon ekranlarından yüreğimize yollayan bu yapıt, ailemizle birlikte yüzümüz kızarmadan, utanmadan izleyebileceğimiz bir dizi olarak gönlümüze girdi.
Haber Aktüel olarak, dizinin Kahramanmaraş'taki setine misafir olduk. Dizinin yapımcısından yönetmenine, oyuncusundan çekimleri izlemeye gelen sürpriz konuklarına kadar bir çok Yedi Güzel Adam gönüllüsü ile sohbet etmek imkanı bulduk.
Setin havası dizideki hava ile aynı. Mütebessim çehreler, kameranın arkasında da, önünde de aynı samimiyetle mukabele ediyor seyircisine.
DİZİNİN GÖRÜNMEYEN OYUNCUSU: SEYDİHAN KÜÇÜKDAĞLI
Kahramanmaraş İl Kültür ve Turizm Müdürü Seydihan Küçükdağlı'yı sette tanımayan nerdeyse kimse yok. Setteki bu yolculuğumuzda bize yardımcı olan Seydihan Küçükdağlı'nın dizinin içinde bir rolü yok ama, dizinin A'dan Z'ye kentteki bütün çekimlerinde rol sahibi. Bunu dizinin yapımcısı İlksen Fırat da söylüyor. Fırat, bu memnuniyetini, "Kahramanmaraş'ta çok rahatız. Seydihan Bey diziye en az bizim kadar önem veriyor, üstüne düşüyor" sözleriyle açıklıyor.
DİZİNİN YAPIMCISI: KAHRAMANMARAŞ DOĞAL BİR PLATO
İlksen Hanım aslında tüm Kahramanmaraşlılardan memnun. Kahramanmaraş halkının diziye çok değer verdiğini söyleyen TRT kökenli yapımcı; "Kahramanmaraş Türkiye'de en çok şair ve yazar yetiştiren, tarihi konakları olan şehirlerden birisi. Buradaki bütün konaklar yaşıyor. Restorasyonlar çok güzel yapılmış. Eski Maraş tamamen konaklar şehri. Yani bir dizi için doğal plato burası. Bunu söylerken asla abartmıyorum. Biz bu dizi sayesinde Kahramanmaraş'ı kazandık. Şunu anladık ki en aklı başında insanların yaşadığı şehirlerden birisi de burasıymış. Dizinin başarılı olmasındaki sebeplerden birisi de işte bu güzelliklerdir. Ayrıca dizide emeği olan herkes birbirini tanıyan insanlardır. Birbirini tanımayan insanlar bir arada mutlu olamaz." diyor.
DİZİNİN YÖNETMENİ: BİZİM İŞİMİZ DOĞRULARI VERMEK
Dizinin yönetmeni Adnan Güler de, yapımcı Fırat'tan farklı şeyler söylemiyor. Kahramanmaraş halkının sıcaklığının diziye yansıdığını aktaran Güler, aradan geçen 9 aylık sürede kent sakinleri ile bir birini çok iyi tanımaya başladıklarını vurguluyor. Dizide sırf "aşk" gibi belirli bir temayı işleyerek izleyicinin ufkunu daraltmadıklarını anlatan yönetmen Güler; "Yedi Güzel Adam'ın edebi kimliklerinin ve hayata karşı duruşlarının işlendiği bu geniş hikayede sadece doğruları veriyoruz. Zaten bizim diğer işlerden farkımız doğruları veriyor olmamız. Biz bu diziyi çekerken ne o tarafı, ne bu tarafı (ne sağcıları, ne solcuları) sorgulamıyoruz. Genel fotoğrafı görmeye, insanların gözüyle gördüğünü, ekranlara yansıtmaya çalışıyoruz. Ayrıca dizideki oyuncu arkadaşlarımızla abi - kardeş gibiyiz. Bunların başarıda etkisi çok büyük." diye konuşuyor.
Dizi çekimleri için her gün en az 13 saat çalıştıklarını da söyleyen Güler, ortaya çıkan işin yorgunluğu unutturduğunu, çalışırken eğlenmesini bildiklerini belirtiyor.
DİZİNİN KAMBUR EMİNE'Sİ PINAR GÖK: KAHRAMANMARAŞ'TA MUTLUYUM
Dizinin oyuncuları da hummalı bir çalışma temposunda. Diziyi oynamaktan çok yaşamayı tercih edenlerden müteşekkil bir ekip var Yedi Güzel Adam'ın setinde. Dizinin "kötü"sü Kambur Emine, dizide ne kadar kötüyse günlük hayatta da o kadar iyi, o kadar mütevazi. Konağın beslemesi Kambur Emine'ye hayat veren Pınar Gök, dizi çekimlerinde yerinde duramıyor. Onun kıpır kıpır halini görenler, ilk başta onun Kambur Emine olduğuna inanmıyor. İnsanların bir kısmı ancak çekimler için kıyafetler değiştirildiğinde ve Emine'nin kamburu ortaya çıktığında ikna oluyor. Kahramanmaraş'ın bilindik yüzlerinden Ahmet Küçükdağlı da ilk başta onu tanımayanlardan. Ancak çekimlere geçilince anlıyor onun "Emine" olduğunu.
Pınar Gök, "kötü"yü oynamanın "iyi"yi oynamaktan daha kolay olduğunu söylüyor. İstanbul'daki bir sette oynamaktansa Anadolu'daki bir sette oynamayı tercih edeceğini kaydeden Gök, Kahramanmaraş'ta mutlu olduğunu söylüyor. Set dışında kendisini tanıyanların bazen "kötü"yü oynadığı için kızdığını anlatan Pınar Gök, izleyicinin diziyi yaşayarak izlediği için rolleri oyuncuyla özdeşleştirdiğini düşünüyor.
DİZİNİN YAYIN GÜNÜ: CUMA, 22:45
Dizinin çekimleri her hafta Cuma günü saat 22:45'te TRT ekranlarına gelmek için ara vermeksizin devam ediyor. Dizinin yapımcısından yönetmenine, oyuncusundan diğer tüm emekçilerine kadar herkes Cuma akşamlarında seyirciyi TRT 1 izlemeye davet ediyor.