Akşener, bugün düzenlediği basın toplantısında "adayım" demedi. Ancak "Ülkücü camianın vereceği her türlü sorumluluğu üstlenmeye hazırım" diyerek, aslında resmen adaylığını açıklamış oldu. 
1 Kasım seçim sonuçlarında yaşanan başarısızlığın sorumluluğunu doğrudan Genel Başkan Devlet Bahçeli'ye yükleyen Akşener, "Her sorumluluğun kendisine verildiği bir genel başkan, sonuç başarısızlıksa, o başarısızlıkla ilgili sorumluluğu üstlenmek zorundadır" dedi.

Ancak Bahçeli'nin istifasını istemek yerine, Genel Merkez'den "seçimli olağanüstü kongre toplamasını" talep etti. İşte Akşener'in açıklamasının şifreleri;

"ÜLKÜCÜ CAMİANIN VERECEĞİ HER SORUMLULUK..."

Akşener, basın toplantısına bir açıklama ile başladı. Ancak açıklamasında, Genel Başkan adayı olduğunu resmen açıklamadı. Basın toplantısında sorulardan biri "genel başkanlığa aday mısınız" olarak geldi. Akşener de buna karşılık, "ülkücü camianın vereceği her türlü sorumluluğu üstlenmeye hazırım" sözleriyle, resmen "adayım" demeden, genel başkan adaylığını açıklamış oldu. 

BAHÇELİ'NİN İSTİFASINI İSTEMEDİ, "SEÇİMLİ KONGRE İSTİYORUZ" MESAJI VERDİ

Akşener basın toplantısında MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin istifasını istemediğini özenle vurguladı. Bahçeli'nin "seçilmiş genel başkan" olduğunu söyleyen Akşener, "Dolayısıyla kendisinin istifası istenemez" dedi. Ancak talebini, "eşit şartlarda genel başkanlık yarışının yaşanacağı bir kongre" olarak özetledi. Akşener, "Sayın Genel Başkan seçilmiştir. Dolayısıyla istifasına gerek yoktur. Ancak biz eşit rekabet istiyoruz. Gelin toplayın kongremizi. Delege ne diyecek, beraber görelim" diye konuştu. 

SEÇİM BAŞARISIZLIĞINI DOĞRUDAN BAHÇELİ'YE YÜKLEDİ: "MHP'NİN OYU ARTMIŞ OLSAYDI, BU TOPLANTIYI YAPMIYOR OLACAKTIK..."

Akşener, 1 Kasım seçimlerinde MHP'nin oy oranının ve TBMM'deki milletvekili sayısının düşmesinin sorumluluğunu doğrudan Genel Başkan Bahçeli'ye bağladı, "Her sorumluluğun kendisine verildiği bir genel başkan, sonuç başarısızlıksa, o başarısızlıkla ilgili sorumluluğu üstlenmek zorundadır" dedi. Akşener şöyle konuştu; "Sayın Genel Başkan, MYK tarafından kendisine verilmiş yetkileri kullandı. Bu yetki kullanımının sonucunda eğer MHP 7 Haziran'daki oylarını muhafaza edip, üç beş altı puan koymuş olsaydı, o zaman bu toplantıyı yapmıyor olacaktık...

"DİĞER GENEL BAŞKAN ADAYLARI İLE "ŞU AN İÇİN" İŞBİRLİĞİ YOK; "ÖNCELİK OLAĞANÜSTÜ KONGRE..."

Akşener, diğer genel başkan adayları ile temas ya da işbirliği konusunda son derece dikkatli bir üslup kullanmayı tercih etti.  "Öncelik, seçimli olağanüstü kongre" diyen Akşener, gelecek için ise diğer genel başkan adayları ile olası bir işbirliğine kapıları kapatmadı. "Kongre'de böylesine işbirliklerine delege karar verir" diyerek, kapıyı aralık bıraktı. 

AYNI METİN, FARKLI ADAYLAR...

MHP'de muhalif genel başkan adaylarının, "aynı hukuki metni kullanarak" delegelerden imza toplamakta olduklarını da açıklayan Akşener, ancak imzaların farklı genel başkan adayları için toplandığına da dikkat çekti.,  

Ortak, hukuki bir metin var. Ancak herkes kendi adına imza toplayacak" dedi. 

GENEL MERKEZ'E DOLAYLI ELEŞTİRİ GELDİ; "BİZ OY ALAMADIYSAK, KALKIP MİLLETİMİZİ SUÇLAYAMAYIZ..." 

Akşener'in basın toplantısında, Bahçeli'ye yönelik "dolaylı" bir eleştirisi ise, "Biz oy alamadıysak, kalkıp milletimizi suçlayamayız. Neden oy alamadığımızı kendimize sormamız gerekir" şeklinde oldu. 

ÜLKÜCÜ GEÇMİŞİNE VURGU YAPTI; 12 EYLÜL DÖNEMİNDEN, BAŞBUĞ TÜRKEŞ'TEN BAHSETTİ

MHP içinde Akşener'e yönelik en büyük eleştiri, geçmişte farklı bir siyasi partide siyaset yapmış olması üzerinden geliyordu. DYP'de Bakanlık yapmış olan Akşener, politik kariyerindeki bu dönemin kendisine karşı kullanılmasını engellemek için, basın toplantısında Ülkücü geçmişine vurgu yaptı. Bunun için de 12 Eylül dönemini kullandı. Ağabeyinin 12 Eylül döneminde MHP İl Başkanı olduğunu hatırlatarak, o dönemlerden beri Ülkücü camia içinde yer aldığına işaret etti. Akşener, "ben o zaman gencecik bir öğretmendim. Karabük sanıklarını takip ettik" dedi, yaşananlardan örnekler verdi; "Bıyıkları kerpetenle yolunmuş, ranza telleriyle işkence görmüş arkadaşlarımı gördüm. Hapishane kapılarında bekleyenleri gördüm. Hapiste yatanlarımız oldu, canlarını verenlerimiz oldu. Ancak içimizden hiç muhbir çıkmadı..."Akşener, yine Ülkücü geçmişine vurguya, tüm MHP'liler adına yaptığı bir "öz eleştiri" ile de devam etti;

"ÇİLLER'İN SÖYLEMİNE BENZER SÖYLEM 

Her ne kadar Ülkücü geçmişine vurgu da yapsa, Akşener'in bir dönem DYP'de birlikte siyaset yapmış olduğu Tansu Çiller'in söylemine benzer bir söylem kullanması da dikkat çekti. Çiller Başbakanlığı döneminde "ya olacak, ya olacak" sözleriyle tarihe geçmişti. Akşener bu söylemin bir benzerini kullandı; Olağanüstü Kongre dışında bir "B planı olmadığını" söyleyen Akşener, şu sloganı kullandı: "Başaracağız, başaracağız, başaracağız..."

"GENEL BAŞKAN OLMAZSA, PARTİDEN AYRILMAYACAK 

Akşener, eğer olağanüstü kongre toplanmazsa da, partisinden istifa etmesinin söz konusu olmayacağını şu sözlerle açıkladı: "Olmadı, ben milletvekilliğine aday olmayacağım. MHP içinde herhangi bir sandalyeye talip olmayacağım. MHP'nin üyesi, sade, sıradan, MHP mensubu olmaktan gurur duyan bir üye olacağım..."

"SAĞIN ALTERNATİFİ SAĞDIR..."

Akşener'in basın toplantısında verdiği önemli siyasi mesajlardan biri de "sağın alternatifinin yine sağ olduğu" yönündeki mesaj oldu. Türkiye'de seçmenin oy dengesini "yüzde 70'e yüzde 30" olarak açıklayan Akşener, MHP'nin bu yüzde 70 içinde öne çıkabileceğine vurgu yaptı. Kalan yüzde 30 sol oylarda ise, "MHP'nin ikinci parti" olduğuna atıfla, iktidar söylemini de açıklamış oldu.