Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Yönetim Kurulu, milletvekillerinden dayatmalara karşı toplumun sesine kulak verilmesi çağrısında bulundu.

EMO yazılı açıklamasında, seçilen 550 milletvekilinin yemin ederek görevlerine başladıklarını hatırlatarak, "Seçim sonuçlarının ardından hegemonik çevrelerce yine bazı senaryolar alternatifsizlik iddiasıyla topluma dayatılmaya çalışılmakta. Bu ortamdan güç alan AKP ise istifa etmiş bir hükümet eliyle, demokratik ilkeleri hiçe sayarak, atamalar yapıp kadrolaşmaya devam etmekte. Madenci katliamıyla yüreklerin yandığı Soma'nın da içinde bulunduğu 3 büyük termik santralın devrini gerçekleştirmekte. Hatta Özelleştirme Yüksek Kurulu kararıyla çok sayıda santrali özelleştirme kapsamına dahil edivermektedir." görüşüne yer verdi.

Halkın oylarıyla AK Parti'nin Meclis'ten indir kaldır oylamalar, torba yasalar; egemenliğin ‘sayısal çoğunluk’ dayatmasıyla kötüye kullanılmasına izin vermediğini gösterdiğini ifade eden EMO Yönetim Kurulu, açıklamasında şunları dile getirdi: "TBMM'ye toplumu temsil etmek üzere gelmiş olan tüm milletvekillerinin halkın seçim sonuçlarıyla ortaya koyduğu iradeyi yaşama geçirmeleri gerekir. Bu iradenin de başkanlık sistemi dahil olmak üzere AKP'nin dayatmalarına itiraz ettiği açıktır. Hukukun işlerliğinin derhal sağlanması zorunludur. Yargı üzerindeki AKP vesayetine son verilerek, bağımsızlığı sağlanmalıdır. Özellikle siyasiler üzerinde büyük şaibeler yaratan 17-25 Aralık soruşturmalarındaki karartma kaldırılmalı. Bunun için bizzat TBMM'deki vekiller harekete geçmelidir. İç güvenlik adı altında yürürlüğe sokulan baskı düzenlemeleri derhal yürürlükten kaldırılmalıdır. Meclis'te AKP'nin iktidar olsa dahi tek başına ‘Ben dedim oldu’ yasaları çıkaramayacağı bir milletvekili sandalye dağılımı gerçekleşmiştir. Bu ortamda AKP`nin dışında toplumun yüzde 60'lık bölümünü yansıtan aritmetik çoğunluk dikkate alındığında; AKP`nin oluşturduğu tahribatı en azından gidermeye yönelik adımların atılmasını beklemek koalisyon pazarlıklarına feda edilemeyecek bir talep olarak milletvekillerinin karşısında durmaktadır."

Yolsuzluk ve rüşvet dosyalarının araştırılması için Meclis'te araştırma ve soruşturma komisyonlarının kurulmasını isteyen EMO, bu komisyonların kapsamının başta enerji özelleştirmeleri ve maden ruhsat alanları olmak üzere genişletilmesi gerektiğini gündeme getirdi.

'AKP İKTİDARI HİÇ BIRAKMAYACAĞI İZLENİMİ VEREREK, BÜROKRASİ ÜZERİNDEKİ BASKISINI SÜRDÜRMEKTE'

EMO Yönetim Kurulu, açıklamasına şöyle devam etti: "Koalisyon pazarlıklarının meydana getirdiği sisli havada, AKP bir yandan iktidarı hiç bırakmayacağı izlenimi vererek, özellikle bürokrasi üzerindeki baskısını sürdürmekte. Olası bir AKP'nin dışarıda kalacağı hükümet seçeneklerine karşı da yandaş kesimlerine yönelik sözlerini yerine getirme telaşıyla hareket etmektedir. İstifa etmiş hükümetin aldığı kararlar sadece kadrolaşma ile de sınırlı kalmamış. 24 Haziran'da yayımlanan Özelleştirme Yüksek Kurulu kararıyla da 26 HES ile birlikte Hopa Termik Santrali, Bursa Doğalgaz Santralı ile Aliağa Kombine Çevrim Gaz Türbinleri Santrali ayrıca Türkiye Elektromekanik Sanayi (TEMSAN) özelleştirme kapsamına alınmıştır. Soma Santrali 685.5 milyon dolara Konya Şeker'e, Orhaneli ve Tunçbilek santralleri 521 milyon dolara Çelikler Holding'e 22 Haziran'da alelacele devredilmiştir. AKP'nin seçim öncesinde hem Akkuyu şirketinin yaptığı reklamlar, hem de kendi propaganda filmleri aracılığıyla kullanmaya çalıştığı nükleer santral konusunda da EPDK tarafından 25 Haziran'da Akkuyu Nükleer AŞ'ye 36 ay süreli ön lisans verildiği açıklanmıştır. AKP'nin düşmüş hükümet eliyle bile yürütmeye çalıştığı gemisi için her yol mübah anlayışıyla aldığı kararlar karşısında dillerden düşürülmeyen milli iradenin hatırlatılması zorunluluğu doğmuştur. Tüm milletvekillerini halkın iradesine saygı göstermeye ve bu yönde oluşan beklentileri karşılamak üzere harekete geçmeye davet ediyoruz."