Almanya Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Markus Ederer, “Hukuk devleti kriterleri son derece önemli bir ayrıntı. Burada bireysel suç unsurundan hareket ederek, bireysel suçun bağımsız mahkemeler nezdinde ele alınması, yargılanması gerektiğinde ceza alması gerekiyor” dedi.
Almanya Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Markus Ederer, TBMM’yi ziyaret etti. İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkanı Mustafa Yeneroğlu ve Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu’nun eşliğinde Başbakanlık ofisinde ve kulislerde inceleme yapan Ederer, daha sonra gazetecilere açıklama yaptı. Ederer, 15 Temmuz’da yaralanan Türkiye’nin Berlin Büyükelçisi Hüseyin Avni Karslıoğlu’nu ziyaret ettiğini belirterek, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Sinirlioğlu ve İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Altıok ile de bir araya geldiğini söyledi. Ederer, “Bu feci ve vahim olan gecenin izlerini görmek, dost ülke temsilcisi ve mensubu, insan olarak beni çok derinden üzdü. Bunları görünce insan böyle bir şeyin yapılabileceğini ne düşünebiliyor, ne hayal edebiliyor. Bu kadar vahim şiddet kullanarak, demokrasinin merkezi Meclis’e, halkın temsilcisinin bulunduğu Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne böyle bir saldırının yapılmasını düşünemiyor. Türk demokratlarla birlikte bizde bu darbeye karşı çıkılabildiği için, bertaraf edilebildiği için büyük memnuniyet duyuyoruz” ifadelerini kullandı.
Darbenin başarılı olması halinde Türkiye’nin bölge için büyük bir felaket olacağını ifade eden Ederer, “Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde demokratların, milletvekillerinin meclislerini nasıl savunduklarını gördük. Sokakta insanların Türkiye’de demokrasiyi, demokrat insanların demokrasiye nasıl sahip çıktıklarını ve darbeyi bertaraf etmek için çaba gösterdiklerini nedenleriyle gösterdi. Bundan memnuniyet duyuyoruz” şeklinde konuştu.
Ederer, şunları kaydetti:
“Biz burada Türk tarafını da, Türk hükümetini de burada yasal hakları doğrultusunda yaşananları, burada suç işleyenlere karşı siyasi, hukuki olarak ama ceza hukuku açısından da kovuşturulmasını, ceza almalarını istiyoruz. Türk tarafı ile yaptığım görüşmede bütün kovuşturma sürecinin Anayasa kriterlerine uygun şekilde, Avrupa değerlerine uygun şekilde yapılması gerektiğini ifade ettim. Bu süreç içerisinde Türkiye’nin üye olduğu uluslararası kuruluşların kriterlerine uyulması gerektiğini, bu sürecin hukuk devleti yapısı içerisinde orantılılık hususu dikkate alınarak olması gerektiğini önemsediğimi ifade ettim. Hukuk devleti kriterleri son derece önemli bir ayrıntı. Burada bireysel suç unsurundan hareket ederek, bireysel suçun bağımsız mahkemeler nezdinde ele alınması, yargılanması gerektiğinde ceza alması gerekiyor.”