CHP İstanbul Milletvekili İhsan Özkes, AK Parti Adıyaman Milletvekili Mehmet Metiner'in 'İçimizde elbette çürük elmalar olacak, Peygamberin ordusunda da çürük elmalar vardı.' açıklamasına sert tepki gösterdi. Özkes, "AKP’lileri 'Peygamberin ordusu'na benzetmesi en hafif tabirle sevgili Peygamberimizi incitir. Allah’ın adaletle ilgili ayetini dahi adam kayırmaya ve torpile dayanak göstererek Allah’ın ayetlerini çarpıtmakla maruf Metiner, şimdi de AKP’lileri Peygamberin ordusuna benzetiyor, peki Peygamber’e benzetilen kim acaba?" dedi.

CHP İstanbul Milletvekili İhsan Özkes, Meclis'te basın toplantısı düzenledi. Diyanet'in son zamanlarda bazı olumlu adımlar attığını dile getiren Özkes, Özgecan'ın hunharca katledilmesi ve ülke genelinde bu vahşetin büyük bir infiale sebep olması sonrasında, Diyanet'in 20 Şubat 2015 Cuma hutbesinde 'kadına el kalkmaz' konusunu işlediğini hatırlattı.

Diyanet'in bu olumlu adımını Twitter hesabımdan güzel bir davranış olarak belirttiğini ifade eden Özkes, "Yine Diyanet'in geçtiğimiz hafta 27 Mart Cuma günü okuttuğu hutbede kul hakkını ve rüşvet konusunu işlemesi de ülke genelinde takdirle karşılanmıştır. Zira 17-25 Aralık 2013 rüşvet ve yolsuzluklar operasyonundan sonra camilerde rüşvet ve yolsuzluklar gibi konuların işlenmediğine dair ciddi rahatsızlıklar vardı. Diyanet hutbesinde kul hakkı ve rüşvet konusunun işlenmesi bizleri de memnun etmiştir. Bu vesileyle Diyanet İşleri Başkanı Sayın Mehmet Görmez’e teşekkür ediyorum." diye konuştu.

Birkaç gün önce Denizli Gönüllü Teşekküller Vakfı tarafından düzenlenen 'Başkanlık Sistemi ve Yeni Anayasa' konulu konferansta AK Parti Balıkesir Milletvekili Tülay Babuşcu'nun sosyal medya hesabından yaptığı açıklamayı eleştiren Özkes, bu sözlerle başkanlığı, sultanlıkla ve halifelikle aynı görmelerinin, bunların başkanlıktan ne anladıklarını gösterdiğini kaydetti.

Başkanlık sisteminin gelmesi halinde kısa bir sürede ülke gündemine halifeliğin oturacağını söylediğini anlatan Özkes, şöyle devam etti: "İktidar gücünü, siyasallaştıran ekonomi gücünü, yargı gücünü tekeline aldılar. Çıkarılan baskı yasalarıyla da yetinmiyorlar. Getirilmek istenen halifelikle, Allah adına cezalandırma yetkisini de kullanmak istiyorlar. Böylece toplumu büsbütün sindirmeyi düşünüyorlar galiba. Aynı konferansta AKP Adıyaman Milletvekili Metiner’in 'İçimizde elbette çürük elmalar olacak, Peygamberin ordusunda da çürük elmalar vardı' diyerek AKP’lileri 'Peygamberin ordusu'na benzetmesi ise en hafif tabirle sevgili Peygamberimizi incitir. Allah’ın adaletle ilgili ayetini dahi adam kayırmaya ve torpile dayanak göstererek Allah’ın ayetlerini çarpıtmakla maruf Metiner şimdi de AKP’lileri Peygamberin ordusuna benzetiyor, peki Peygamber’e benzetilen kim acaba?"

Elektrik kesintileriyle ilgili bir soruya Özkes, "Bu tam bir fiyasko. AKP iktidarının acziyeti ve zafiyetinin fotoğrafıdır. Dün, AKP'nin ampullerinin çatladığının, patladığının bir yansıması oldu. Ülke karanlığa gömülüyor. Dünün ekonomik bilançosu yaklaşık 1 milyar dolar. İktidar yetkilileri elektrik kesintisinin arkasında terör imasında bulundu. Bu imadan sonra da Çağlayan Adliyesi'nde o dehşet yaşandı. AKP'nin ülkeyi artık yönetemediğinin fotoğrafları bunlar. Ülkemiz her geçen gün itibar kaybediyor. İnsanımız bu yönetime ve gidişata layık değil. İnşallah 7 Haziran seçimlerinde uçuruma yuvarlanışa halkımız son verecek ve umutlar yeşerecek." karşılığını verdi.

Avukatların adliyelere giriş çıkışlarıyla ilgili düzenleme yapılması konusundaki sorulara da Özkes, avukatların adliyelere aranmadan girmesine yönelik iki yıl önce düzenleme yapıldığını söyledi. İktidarın tedbir almak, müeyyide uygulamak ve kanun değişiklikleriyle her şeyi düzenleyebileceğini sandığını ancak bunda yanıldığını belirten Özkes, "Bir ülke sevgi ve adaletle yönetilir. Bugün ülkede en çok muhtaç olduğumuz sevgidir, adalettir. Sevgi ve adaleti yok ederseniz, ne yaparsanız yapın istenmeyen çirkin olaylar olabiliyor." şeklinde konuştu.

Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı'nın (TÜRGEV) üniversite kurmasının sorulması üzerine Özkes, TÜRGEV ile ülke ekonomisinde, kültüründe ve eğitiminde iktidara paralel bir yapılanmaya gidildiğini belirterek "TÜRGEV; devlet katkısı, devletle iş yapan işadamlarının destekleriyle ve zoraki bağışlarıyla büyümeye ve Türkiye'nin can damarlarını ele geçirmeye doğru gidiyor. Bunlar, devlet içinde devlet olma, paralel devletlerini yaratma çabalarının sonucudur. Doğru bulmuyorum." dedi.