MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, dört eski bakanı adaletten kaçırma ve yargıdan uzak tutma operasyonuna destek veren herkesin vicdanen suç işlediğini, ahlaken iflas ettiğini belirterek, “Tüyü bitmemiş yetimin hakkını gasp edenler, garibin gurebanın, fakirin fukaranın alın terini çalanlar fazla umutlanmamalıdır. Gün gelecek 17-25 Aralık’ta suçüstü basılanların başı öne eğilecek, yasa ve ahlak dışı tüm iş ve ilişkiler mahkeme önüne çıkarılacaktır. Bunun için de 7 Haziran 2015 tarihi bir dönüm, hayati bir kavşaktır.” dedi.

Devlet Bahçeli yazılı değerlendirmesinde 17-25 Aralık 2013 tarihindeki hukuki süreçler kapsamında, yakayı ele veren, foyası ortaya çıkan AK Partili dört eski bakanla ilgili oylamanın sonuçlandığına işaret ederek, yakın tarihin en ağır, en vahim, en korkunç rüşvet ve yolsuzluk iddialarına adı karışan bakanların; iradeleri haczedilmiş, baskı ve şantaj altında kalmış AK Partili milletvekilleri tarafından kurtarıldığını belirtti.
“Görünen odur ki, AKP, hukuk devleti ilkesini tasfiye edip her türlü hukuksuzluğu inşa ve ihya amacını siyasi misyon olarak seçmiştir.” diye devam eden Bahçeli, Gazi Meclis’in hiç bu kadar yara almadığını, hiç bu kadar ilkesizliğe ve itibarsızlığa mahkûm edilmediğini vurguladı.
MHP Genel Başkanı Bahçeli, aynı şirret emellerin etrafında kümelenen kim varsa rüşvet ve yolsuzluğa kol kanat gerdiğini, haklarında çok ciddi suçlamalar bulunan dört eski bakanı koruyup kolladığını ifade ederek, sözlerine, “Bu dört eski bakanı adaletten kaçırma ve yargıdan uzak tutma operasyonuna destek veren herkes vicdanen suç işlemiş, ahlaken iflas etmiştir. Yaşananlar neresinden bakılırsa bakılsın bir zillettir ve zilletten gurur duymak, zillete bel bağlamak ve buna da milli irade demek akıl, izan ve maneviyatla bağdaşmayacaktır.” şeklinde devam etti.

Esasen, TBMM’nde rüşvet ve yolsuzluk zanlılarının aklanmadığını; yasa, Anayasa, milli ruh ve milli ahlakın felç edildiğini kaydeden Bahçeli, dört eski bakanın temize çıkmadığını, üzerlerinde atılı duran pek çok ithamlardan arınmadığını, buna karşılık dürüstlük ve namuslu olmanın yeniden ağır bir hasar aldığını kaydetti.

“RÜŞVETE ONAY VERENLER ONCA REZİLLİĞE GEÇER NOT VERMİŞLERDİR”

Rüşvete onay verenlerin onca rezilliğe geçer not verdiğini yineleyen Devlet Bahçeli, şunları söyledi:
Hırsızlığı savunmak için el kaldıranlar, soygunu selamlamak amacıyla el sallayanlar demokrasiyi baltalamış, milli ve manevi değerleri temelinden dinamitlemişlerdir.
AKP’yle beraber bir yanda ahlak sahneden çekilirken, diğer yanda arsızlık ön almış, alacakaranlık zihniyet arayı açarak öne geçmiştir.
Ne üzücü bir manzaradır ki, bugün tefrikanın fermanı geçmekte, iftiranın sözü dinlenmekte, kanun kaçaklarının borusu ötmektedir.
TBMM’nde hukuk ve haysiyete kast edenler, temiz siyaset ve temiz yönetime sırt çevirenler her şeyden önce aziz milletimizin emanetlerini çiğnemiş, edilen yeminleri inkar etmişlerdir.
Kara propagandayla siyasi dizayn peşinde koşanlar, karanlık kampanyalarla, sağlam irade yalanlarıyla siyasi vesayet makamı olanlar Türkiye’nin geleceğini karalamak için olağanüstü gayret göstermişlerdir.”

Devlet Bahçeli, Türk milletinin belgeli, delilli ve her yönüyle somut olan rüşvet ve yolsuzluk iddialarını ve taraflarını Yüce Divan’a göndermeyip suça ortak olan AK Parti’yi ibret, esef ve teessüfle izlediğini dile getirdi.
Artık 17-25 Aralık mızrağının çuvala sığmadığı benzetmesini yapan Bahçeli, Türkiye’nin ibresinin tam anlamıyla adaletsizliğe çevrildiğini, çıkarlarına hizmet eden siyasi çete ve uzantılarının zulme bir kez daha ortak olduğunu anlattı.

“ÖNEMLİ SAYIDA AKP’LİNİN ALEYHTE TUTUM TAKINMASI MÜHİM BİR GELİŞMEDİR”

Ayrıca TBMM’deki oylamada vicdanının sesini dinleyen, faziletin yörüngesinden çıkmayan, hukuka saygı ve riayetin çekim alanından ayrılmayan milletvekillerinin yanı sıra, önemli sayıda AK Partili milletvekilinin de dört eski bakan aleyhinde tutum takınmasının mühim bir gelişme olduğuna dikkat çeken Bahçeli, böylelikle AK Parti’de derin, alttan alta kaynayan, örtülemez, geçiştirilemez, bastırılamaz çatlak ve çatışmaların varlığının gün yüzüne çıktığını ifade etti.
Devlet Bahçeli, değerlendirmesini, “Dört eski bakan hakkında verilen Yüce Divan’a sevke ilişkin önergelerin gizli oylama safhasında, bunlardan yalnızca birisiyle ilgili 276 sınırı aşılmıştır.
Ne var ki, diğer üç bakanla ilgili önergeleri de reddeden AKP’li milletvekillerinin toplam sayısı 276 eşiğinin altında kalmıştır.
Bu demektir ki, AKP Meclis parti grubu Hükümet’e güven vermemiş, arkasında durmamış, soruşturma komisyonu raporuna, paralel ve darbe safsatalarına itibar etmemiştir. Öyle ki, AKP milletvekillerindeki fire 48’i bulmuş, böylece muhalefet bloğunun tezleri iktidar grubundan sağduyulu ve ahlak sahibi değerli isimler tarafından haklı bulunmuş ve teyit edilmiştir.” cümleleriyle sürdürdü.

“…17-25 ARALIĞIN SARAYA SAKLANAN FAİLİNİN HESAP VERMESİ KAÇINILMAZ BİR ZARURETTİR”

Nitekim Davutoğlu başkanlığında kurulan 62. Hükümet’in fiilen, fikren ve zihnen düştüğünü, siyaseten enkaza dönüştüğünü aktaran MHP Lideri Devlet Bahçeli,
“Bu çok önemsenmesi, üzerinde düşünülmesi gereken siyasi bir travmadır ki, bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Dünden itibaren AKP Hükümeti’nin meşruiyeti artan ölçüde sorgulanacak ve hakkındaki soru işaretleri katlanarak devam edecektir.
Bunca tahribattan sonra, TBMM’de tehdit ve baskı mekanizmasıyla Yüce Divan’a gönderilmeyen eski bakanların ve 17-25 Aralığın saraya saklanan failinin hesap vermesi kaçınılmaz bir zarurettir.” dedi.
Bu kokuşmuşluğun hesabını Milliyetçi Hareket Partisi’nin soracağını, KPSS imtihanlarına kadar sıçrayan yolsuzluk kanserinin üstesinden yine kendilerinin geleceği ifadesini dile getiren Bahçeli, “Bu ertelenmiş adalet ve temizlik hareketini Türk milleti mutlaka yapacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi yolsuzluğun, rüşvetin, zilletin, yozlaşma illetinin panzehiri, tam karşı kutbudur. Ve millet hazinesinin yılmayan bekçisi, devlet kaynaklarının pes etmeyecek muhafızıdır.” izahını yaptı.

7 HAZİRAN TARİHİ BİR DÖNÜM, HAYATİ BİR KAVŞAKTIR”

“Boğazından haram lokma geçenler şu anki tabloya bakıp da sevinmemelidir.” diyen Bahçeli, sözlerini, “Tüyü bitmemiş yetimin hakkını gasp edenler, garibin gurebanın, fakirin fukaranın alın terini çalanlar fazla umutlanmamalıdır. Gün gelecek 17-25 Aralık’ta suçüstü basılanların başı öne eğilecek, yasa ve ahlak dışı tüm iş ve ilişkiler mahkeme önüne çıkarılacaktır. Bunun için de 7 Haziran 2015 tarihi bir dönüm, hayati bir kavşaktır. İnanç ve iddiayla söylemek isterim ki, Milliyetçi Hareket Partisi bu milli ve kaçınılmaz hesaplaşma için sabırsız ve heyecanlıdır.”