Bahçeşehir Okulları’nın Samsun’daki ikinci kampüsü olan “19 Mayıs Kampüsü”nün açılışına katılan Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, “Meclisimize gelip inceleme yapan yabancı devlet adamları da keşke daha önce gelseymişiz söylemlerinde bulundular. Geç geldiklerini ve bizlere karşı ayıp ettiklerini söylemek zorunda kalmışlardır” dedi.
Bahçeşehir Okulları 19 Mayıs Kampüsü’nün açılış törenine Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, CHP Samsun Milletvekili Hayati Tekin, Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, Adalet Komisyonu Başkanı Kemal Alver, Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları Başkanı Enver Yücel, AK Parti İl Başkanı Muharrem Göksel, İl Emniyet Müdürü Vedat Yavuz, İl Milli Eğitim Müdürü Coşkun Esen, Atakum Belediye Başkanı İshak Taşçı, İlkadım Belediye Başkanı Erdoğan Tok, TSO Yönetim Kurulu Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, iş adamları, veliler ve öğrenciler katıldı.
Anaokulundan itibaren STEM eğitimiyle geleceğe hazır bireyler yetiştiren Bahçeşehir Okulları’nın Samsun’daki yeni kampüsünde anaokulu, ilkokul ve ortaokul öğrencileri eğitim görecek. Bin 340 öğrenci kapasiteli kampüste tam donanımlı bilim laboratuvarı, müzik, resim, teknoloji, tasarım atölyeleri ve STEM Center bulunuyor. Kapalı spor salonu ve yarı olimpik yüzme havuzunun da bulunduğu kampüs, Bahçeşehir Okulları’nda verilen kaliteli eğitimi fiziksel olanaklarıyla destekliyor.
“11 bin öğretmenimizden fire vermedik”
Törende Bahçeşehir Okulları Karadeniz Bölge Koordinatörü Savaş Boyar’ın açılış konuşmasının ardından kürsüye çıkan Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları Başkanı Enver Yücel, “Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları, eğitim yatırımlarına devam ediyor. Hem Türkiye’de hem de yurt dışında devam ediyor. Şu anda 185 eğitim kurumumuzla Türkiye’de 120 bine yakın öğrenciye hizmet veriyoruz. 11 bin çalışan öğretmenimiz var. Gururla şunu söylemek istiyorum, 11 bin öğretmen içerisinde biz bir tane bile fire vermedik. Hepsi de sağlam, temiz, vatan, millet için çarpışan öğretmenlerden oldu. Onun için arkadaşlarıma bu titizlikten dolayı çok teşekkür ediyorum. 15 Temmuz’da Türkiye karanlık bir gece yaşadı. Keşke bunlar olmasaydı ve bizde Ankara’daki okulumuzun adını 15 Temmuz adını koymasaydık. Ama halkın o milli mücadelesi, polisimiz ve askerimiz ile birlikte verdi ve Türkiye böyle bir karanlık emellere alet olmaksızın darbe girişimini püskürttü” dedi.
Eğitimcilerin bir yerden direktif alamayacağını, sadece öğrencilerini yetiştirmesi gerektiğini belirten Yücel, “Bizim işimiz eğitim. Eğitimciler bir yerden direktif almaz. Eğitimcinin yolu bellidir. Öğrencilerinin hizmetindedir. Öğrencilerini yetiştirir. Bizim kendi okullarımızın kendi bir duruşu vardır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin, Milli Eğitim Bakanlığı’nın temel yasaları öngörülerek bu hedefte devam ederiz. Öğrencilerimiz memleket sevsin, milletini sevsin. Değerlerine, kültürüne ve medeniyetine önem versin. Bu temelleri açtıktan sonra evrensel dünyaya açık olsun istedik. Eğer sizler ve bizler bu temel yapıları oluşturamazsak, bunun üzerine öğretim inşa edersek biz onlara teknoloji öğretebiliriz, uçakta yaptırabiliriz ama o temel değerleri vermezsek, işte o Meclisimiz bombalanır. Onun için bizim önceliğimiz insan olmaktır, ahlaktır, vicdandır ve cumhuriyetimizin temel ilkeleridir. Biz bunları yaptıktan sonra öğretime geçeriz. Öğretimde de hedefimiz 21. yüzyıl becerilerini çocuklara kazandırmaktır” diye konuştu.
Samsun’da özel eğitim kurumlarının artmaya devam ettiğini ifade eden Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz ise, “Buranın karşı tarafı da boş. İlerleyen günlerde burası belki bir üniversite kompleksi gibi olabilir. Bundan 15 sene önce çeşitli bilim insanları ve eski Devlet Bakanı Atilla Karaosmanoğlu Samsun’a geldiğinde ona yeni belediye başkanı olduğumu ve Samsun’u önümüzdeki süreç içerisinde yapmam için tavsiye edecekleri bir şey olup olmadığını sorduğumda bana ilk yapmam gereken şeyin özel eğitim olduğunu söyledi. Ondan sonra özel eğitim merkezleri Samsun’un her tarafında açılmaya başladı. Daha özeli sağlık hizmetleri Samsun’da inanılmaz boyutta gelişti. Neredeyse devletin hastanelerindeki yatak kapasitesi kadar özel sektör hastanelerinde yatak var. Bu gelişmiş bir alt yapı tesisleri ile birlikte oldu” şeklinde konuştu.
“Samsun’un Türkiye için ayrı bir önemi var”
Konuşmasına 3 Eylül’de Çukurca’da gazi olan Yavuz Mete’nin bu akşam şehitlik mertebesine ulaştığını söylemesiyle başlayan Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, “Kendisine Allah’tan rahmet, ailesine sabırlar, milletimize başsağlığı diliyorum. Rabbim inşallah mekanını cennet eylesin. Samsun’un ülkemiz için çok ayrı bir önemi var. Samsun Milli Mücadele’nin ilk adımının atıldığı ilimizdir. Gazi Mustafa Kemal, İlkadım ilçemizde Samsun’a ayak basıyor. Oradan istiklal ateşini yakarak Meclisimizin açılışına, Cumhuriyetimizin ilanına ve 2023 yılında Cumhuriyetimizin 100. yılına muasır medeniyetler seviyesine hep beraber taşıyacağımız Türkiye Cumhuriyeti devletimiz kurulmuş oluyor. Samsun’un Karadeniz’in en büyük şehri olması, en geniş alana sahip olması sebebiyle gerçekten en önemli illerimizden birisidir. Türkiye’nin sayılı tarım illerinden ve aynı zamanda çok önemli bir medikal sanayisi vardır. Bunların gelişmesi için sanayi ile beraber atılacak adımlardan biri, gençlerimizin kendilerini yetiştirebilecekleri bu tip eğitim kurumlarının kurulmasıdır” dedi.
Bakan Kılıç şöyle devam etti:
“FETÖ’nün 15 Temmuz’daki darbe girişiminden bu yana neredeyse 2 ay geçti. Keşke 15 Temmuz olmasaydı. Fakat 15 Temmuz gecesinden çıkaracağımız çok önemli sonuçlar var. Nasıl ki 19 Mayıs’ta bu ülke, bu millet Gazi Mustafa Kemal’in önderliğinde esarete ‘hayır’ dediyse, 15 Temmuz gecesi bu millet kesinlikle teröre, devletini yıkmaya çalışanlara, Cumhuriyetini, demokrasisini, hukuk düzenini yıkmaya çalışanlara geçit vermeyeceğini tüm dünyaya haykırdı. Cumhurbaşkanımızın çağrısı, Başbakanımızın daveti ile akın akın sokaklara inen her vatandaşımız, biz Samsun’da da tüm siyasi parti il başkanları ile beraber ve tüm farklı noktada duran vatandaşlarımızın katılımı ile bir miting de yaptık. 15 Temmuz gecesi de 81 ilimizde olduğu gibi Samsun’da da birdik beraberdik, hiçbir farklılığımız yoktu ve tek bir şey söylüyorduk. Bu devletin milletin geleceğini biz bir avuç teröriste teslim etmeyeceğiz ve etmedik. Buradan çıkaracağımız çok farklı dersler var. Biz eğitimlerimizi, öğretimlerimizi hayata geçirirken medeniyetlerimizin, geleneklerimizin, inancımızın gereği olan ve kültürümüzden gelen bu özelliklerimizi de geleceğe taşıyacağız. Çünkü 15 Temmuz gecesi gözünü kırpmadan canını veren 251 şehidimizin ortaya koyduğu duruş medeniyetlerinden aldıkları, inançlarından aldıkları ve bu milletin, bu devletin hainlere teslim edilmeyeceğinin en büyük göstergesiydi.”
“Fırat Kalkanı operasyonu başarılı bir şekilde sürüyor”
Fırat Kalkanı operasyonunun başarılı bir şekilde sürdüğünü belirten Bakan Kılıç, “Bugün Türk Silahlı Kuvvetlerimiz bu hain darbe girişiminin üzerinden henüz 2 ay geçmeden çok önemli bir harekatı Fırat Kalkanı operasyonunu çok başarılı bir şekilde Suriye’de icra etmektedir. DAİŞ teröristlerine karşı, El Kaide teröristlerine karşı, El Nusra, YPG, PYD teröristlerine karşı bu ülkenin, bu vatanın 910 kilometre sınırını korumaktadır. Uluslararası haklarımızdan kaynaklanan meşru müdafaa hakkımızı kullanmaktadır. 15 Temmuz gecesi sonrası bazıları TSK’nın bu tramvayı atlatamayacağını ve uzun süre toplanamayacağını düşünmüşlerdi. Bu milletin evlatları bunun böyle olmadığını ve TSK’nın içerisine sızmış olan bu hainlerin ayıklandıktan sonra ne güçte olduğunu tüm dünyaya göstermiştir. Tüm güvenlik güçlerine Rabbim muvaffakıyetler versin. İnşallah ve şu anda emniyet teşkilatımız, yargımız son derece kararlı bir şekilde ve hiçbir şekilde müsamaha göstermeksizin adaletle bu terör örgütünün de üzerine gitmektedir. Bizler Başbakanımızın da dile getirmiş olduğu gibi en ince ayrıntısına kadar bizler elimizdeki tüm verileri hata yapmamak için en ince ayrıntısına kadar değerlendirerek kararlı bir şekilde yürüyüşümüze devam ediyoruz. Bu noktada milletimize karşı bir sorumlulukla karşı karşıyayız. Milletimiz 15 Temmuz gecesi milli iradeyi temsil eden siyasilere bir ve beraber olarak milletin karşısında durmaya çalışanlara, ihanet edenlere beraberce cevap verin demiştir. 7 Ağustos ruhu işte bunu ortaya koymuştur. Yenikapı’da Cumhurbaşkanımız, Meclis Başkanımız, Başbakanımız, CHP Genel Başkanı, MHP Genel Başkanı, Genelkurmay Başkanımız, ülkemizin milletimizin en üst noktasındaki temsilcilerinin bir araya geldiği ve hep beraber dünyaya bu millet, geleceğe beraber yürüyecek haykırışını yaptıkları bir gün olmuştur. Bizim üzerimizde bunun sorumluluğu vardır. Bu noktadaki kararlı duruşumuz da devam edecektir” ifadelerini kullandı.
“Meclisimizi geç ziyaret edenler ayıp ettiklerini söyledi”
15 Temmuz’da bombalanan TBMM’yi geç ziyarete gelenlerin ayıp ettiğini söylediklerini belirten Bakan Kılıç, sözlerini şöyle tamamladı:
“Diğer siyasi partilerden farklı düşündüğümüz konular da var. Farklı düşündüğümüz konular olmasaydı zaten Meclis’te ayrı partilerde siyaset yapmıyor olurduk. Bu farklılıklar 2023, 2053 ve 2071 hedeflerine ulaşmamız için belirleyeceğimiz yöntemlerin müzakere yollarını açan şeylerdir. Yoksa bizim hedeflerimiz aynıdır. Hedeflerimiz, bu aziz milletimizin ve cennet vatanımızın en üst seviyelerde olmasıdır. G20 Liderler Zirvesi’nde Cumhurbaşkanımızın 15 Temmuz gecesi yaşananları tüm dünyaya birinci elden tekrar anlatma imkanı olmuştur. Buradan Batı dünyasına da seslenmek istiyorum. Bir araya gelmiş olduğunuz Avrupa Birliği değerleri söz konusu olduğunda konuşmaktan asla geri durmuyorsunuz. Bu doğrudur. Avrupa Birliği’ne üyelik sürecinde AK Parti hükümetlerinde yapılan çalışmalar ortadadır. 15 Temmuz gecesi demokrasi, hukuk ve millete karşı silah çekenlere, bu devleti yıkmaya çalışanlara karşı bu milletin yanında durmalılar. Darbeyi önledikten hemen sonra bu darbeciler ne oldu düşüncesine kapıldılar. Öncelikle seçilmiş Cumhurbaşkanı’nın, Başbakan’ın, milletvekillerinin ve siyasi partilerin durumunu sormalıydılar. Öncelikle değerlendirilmesi gerekenler bunlardı. Demokrasimizin ne kadar sağlam olduğunu görmeleri gerekmekteydi. Ondan sonra farklı noktalardaki konular üzerine konuşmalıyız. Meclisimizin hainler tarafından bombalandığı o gece tüm siyasi partilerimizin milletvekilleri oradaydı. Gazi ve aziz Meclisimizin dimdik ayakta durduğunu tüm dünyaya göstermişlerdir. Bunu görmeliler. Meclisimize gelip inceleme yapan yabancı devlet adamları da ‘keşke daha önce gelseymişiz’ söylemlerinde bulundular. Geç geldiklerini ve bizlere karşı ayıp ettiklerini söylemek zorunda kalmışlardır. Keşke onlar bunları söylemek zorunda kalmasaydı, biz de onlara niye geç geldiniz demek zorunda kalmamış olurduk. Gelecekte bu tür adımları erken atmaları konusunda bu olay onlara ders olmuştur diye düşünmekteyim.”
Konuşmaların ardından kampüsün açılışı yapıldı. Açılışın ardından Bakan Kılıç ve beraberindekiler kampüsü gezerek bilgi aldılar.