Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Avrupa Birliği Adalet Divanının aldığı başörtüsü yasağı kararına ilişkin, "AB Adalet Divanının aldığı bu yasakçı karar, din ve vicdan hürriyetinin, insan haklarının ve AB değerlerinin mahkeme kararıyla imhasıdır" dedi.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Twitter hesabı üzerinden AB Adalet Divanının aldığı başörtüsü yasağı kararını sert dille eleştirdi. Bozdağ açıklamasında, “Avrupa Birliği Adalet Divanı, AİHS, tüm insan hakları sözleşmeleri, AB değerleri ve evrensel hukuku yok sayan/çiğneyen bir karar vermiştir. AB Adalet Divanı; inancı gereği başörtülü bir Müslüman’ı işten çıkaran şirketi haklı bulan Belçika mahkemesi kararını hukuka uygun bulmuştur. Adalet Divanı kararına göre Avrupa’da işverenler, ’iş yeri kuralı’ olarak başörtüsü yasağı koyabilecek/yasağa uymayanı işten çıkarabilecektir. Bilinmeli ki yazılı iş yeri kuralı ile başörtüsü yasağı, insan haklarının, din ve vicdan hürriyetinin, çalışma hakkının tartışmasız ihlalidir. AB Adalet Divanının insan hakları, din ve vicdan hürriyeti ve çalışma hakkını yok sayan/çiğneyen kararı bu gerçeği değiştirmez/değiştiremez” ifadelerini kullandı.

İnsanları inançları ile işleri arasında tercihe zorlamayı ilkellik, zulüm olarak değerlendiren Bakan Bozdağ, şunları kaydetti:

"AB Adalet Divanının aldığı bu yasakçı karar, din ve vicdan hürriyetinin, insan haklarının ve AB değerlerinin mahkeme kararıyla imhasıdır. Irkçılık, ayrımcılık, İslamifobi, yabancı düşmanlığı gibi aşırılık hastalıklarına kimi insanlar yakalanabilir; ama bunların tedavisi olabilir. Fakat her şeye/şarta rağmen adaleti/hakkı ayakta tutmak ve yaşatmakla görevli mahkemelerin bu hastalıklara yakalanması adaletin kıyametidir. İnsanları dini inançları ile işi arasında tercihe zorlamak, insan haklarına, AB değerlerine, hukuka ve adalete uygun değildir. İnsanları, inançları ile işleri arasında tercihe zorlamak, ilkelliktir, zulümdür, hukuku ve insan haklarını katletmektir. Görülüyor ki; Belçika mahkemesi de, AB Adalet Divanı da aşırılık hastalığına yakalanmıştır; insan haklarından uzaklaşıp ilkelliğe saplanmıştır. Belçika mahkemesi ve AB Adalet Divanı, Avrupa’da yükselen aşırılık hastalığına tutulup, hak ve adaletten vazgeçmiştir. Yazık, hem de çok yazık.”