Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, siyasi partilerin 7 Haziran öncesindeki söylemlerini 7 Haziran’dan sonra da söylemeye devam etmesi durumunda yazık edeceğini savundu. Çelik, "Millet diyor ki; ‘uzlaşın ben hiçbirinize tek başına iktidar vermedim’ diyor. Eğer o meydanlardaki nutukların faydası olsaydı tek başına iktidar olurdunuz. Demek ki o nutuklar yeterli olmamış o zaman başka bir söyleme ihtiyaç var. ‘Bu milletin verdiği mesajı almıyorum’ şeklindeki yaklaşımlar devam ederse, milleti anlamama konusunda ısrar edenler milletin tokatına hazır olsunlar." dedi.

Bakan Faruk Çelik, Mesleki Yeterlilik Kurumu ve İNTES tarafından betoncu ve ahşap kalıp alanlarında yapılacak olan mesleki yeterlilik uygulama sınavını yerinde inceledi. İncelemelerinin ardından Bakan Çelik, basın mensuplarının sorularını cevapladı. Bir basın mensubunun "TBMM Başkanlığı seçiminde Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) son turda oylamaya katılmama kararı aldı ve İsmet Yılmaz’ın önünü açtı. Siyaseten MHP’nin tavrını nasıl değerlendiriyorsunuz? ve CHP’nin MHP’ye yönelik eleştirilerini değerlendirir misiniz?" şeklindeki sorusuna şu cevabı verdi: "Başka bir siyasi partinin kararını bizim değerlendirmemiz ne derece doğru, takdir edersiniz. Ama ben bunu anlamakta zorlanıyorum. Bir siyasi parti karar alıyor ve saygı duymak gerekiyor. Kendi adayıyla ilgili bir ilgili karar alıyor ‘adayımı desteleyeceğim’ diyor bunun neresi kavga edilecek ve eleştirilecek bir durumdur, ben bunu anlamakta zorlanıyorum. Bir diğer konu da seçimin bittiği gece demokrasinin zaferi ve benzeri bir sürü nutuklar atıldı. Neydi o zafer? Meğerse AK Parti’nin tek başına iktidar olamaması bir zafermiş. Seçim neticesinde zafer dediğiniz, partilerin başarılarının kutlanmasıdır. Sizde bir başarı varsa kutlanırsa bunun adı zafer olur. Eğer bu değil de sırf Türkiye’de tek başına iktidarı alaşağı ettik diye bir zafer kutluyorsanız bakın bunun bir haftalık ömrünün olmadığını gördük. Bir hafta bile bu zafer sürmedi. Böyle sanal konularla Türkiye’nin geleceğini imar etmek geleceğine tuğla koymak mümkün değil. AK Parti olarak bizim adayımız vardı. Adayımızın arkasında durduk. Her siyasi partinin adayının arkasında durmasından daha doğal bir şey olamaz. Halen 7 Haziran öncesindeki anlayışları, meydanlardaki nutukları, 7 Haziran’dan sonra da söylemeye devam edersek bakınız yazık ederiz. Millet diyor ki; ‘uzlaşın ben hiçbirinize tek başına iktidar vermedim diyor.’ Eğer o meydanlardaki nutukların faydası olsaydı tek başına iktidar olurdunuz. Demek ki o nutuklar yeterli olmamış o zaman başka bir söyleme ihtiyaç var. ‘Bu milletin verdiği mesajı almıyorum’ şeklindeki yaklaşımlar devam ederse milleti anlamama konusunda ısrar edenler milletin tokatına hazır olsunlar."

‘Siyasi partilerin kırmızı çizgilerine baktığınız zaman siz hangi partiye daha yakınsınız?’ sorusuna Bakan Çelik, “Kırmızı çizgi nerden geliyor 7 Haziran öncesinden geliyor. Bugün konuşacak fazla bir şey yok. Bugünü konuşun diyor. AK Parti çok sorumlu siyaset, çizgi izliyor. Hiç kimseye ne kapımızı kapamışız, ne kırmızı çizgi koymuşuz. Bir kırmızı çizgimiz var o da insanımızın, ülkemizin istikbali. Herkesi sorumlu siyasete davet ediyoruz. Kime yakınız? Bunlar tamamen sayın başbakanımıza tevdi edildikten sonra yapılacak olan temaslarda kim gerçekçi, kim Türkiye’ye, dünya gerek ekonomik, sosyal hadiseler karşı sorumlu daha sorumlu ve bilinçli bir davranış içerisinde bunlar görüşmelerde ortaya çıkacak. Kime uzak ya da kime yakın olduğumuz hakkında sayın başbakanımız açıklama yapar. Ama bugün çok doğru bir çizgi izledik. Milletin mesajını iyi aldık. Sürecin çok şeffaf yürütüleceğinin de bilinmesinde kamuoyunun bilmesinde fayda var.” cevabını verdi.