Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın CHP’ye yetki vermemesi ile ilgili “Başbakanımız çağrı yaptı. Buyurun herkes sınavda şimdi. Bundan sonraki konuşmalarının hiçbir anlamı kalmadı, açık söylüyorum. Ne CHP’nin ne MHP’nin bundan sonra 116’ya göre oluşacak olan tablonun müsebbipleri kimdir diye sorulacak olursa CHP ve MHP’dir.” dedi.



Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, katıldığı özel bir televizyon kanalında soruları cevapladı. "1 Kasım’da Türkiye seçim yaşayacak. Cumhurbaşkanı 1 Kasım’da seçim yaşayacak dedi. CHP’ye neden hükümet kurma yetkisini vermedi, açıkladı. Siz ne diyorsunuz?" sorusu üzerine Çelik, Cumhurbaşkanın yetkisinin olduğunu hatırlattı. Cumhurbaşkanı bu görevi vermemeyi takdir etmişse gerekçeleri var olduğuna dikkat çeken Çelik, “Bunların bizim ayrıntılı bilme imkanımız yok. 7 Haziran seçimlerinden sonra koalisyon trafiğinin nasıl yaşandığını hepimiz gördük. Bunlar milletin gözünün önünde yaşandı. Partilerin tavırları çok net, keskin ise kalan az bir süre sonra seçime gidilmesi tamamen kendilerinin takdiri.” karşılığını verdi.



Başbakan’ın 'tekrar bir araya gelelim' çağrısı hakkında ise Çelik, “Tekrar bir araya gelelim çağrısı bugünlerde son derece hassas bir politika, bir şey bulup, gayreti içindeler, bir sıkıntı oluşturan bir cümle bulabiliriz diye ama böyle bir şey asla.” ifadesini kullandı.



Cumhurbaşkanı'nın açık ve net şekilde kendi yetki alanı ile ilgili görüş ifade etiğini dile getiren Çelik şöyle devam etti: “Yeni kurulacak hükümete baktığımız zaman başbakan diyor ki bakınız farklı değerlendirmeler yapıyorsunuz. Bu değerlendirmede bulunurken buyurun hep beraber taşın altına elimizi beraber koyalım. CHP ve MHP ile seçime gidiyoruz. Bunu, seçim kararını meclis kararına dönüştürelim. Bundan kaçacaksınız hem seçim hükümetine girmekten kaçacaksınız ama AK Parti’ye diyeceksiniz ki Cumhurbaşkanı eline geçecek olan 116 yetkisini kullanmaması şeklinde tenkitte bulunacaksınız. Buna hakkınız yok dercesine Başbakanımız çağrı yaptı. Buyurun herkes sınavda şimdi. Bundan sonraki konuşmaların hiçbir anlamı kalmadı, açık söylüyorum. Ne CHP’nin ne MHP’nin bundan sonra 116’ya göre oluşacak olan tablonun müsebbipleri kimdir diye sorulacak olursa CHP ve MHP’dir.”



HDP ile ilgili bir problemleri olmadığını dile getiren Çelik, siyasi parti ile ilgili sorunlarının olmayacağını söyledi. Çelik, “Siyasi partiler ülkeye hizmet için kurulurlar. HDP ile olan sorun silahlı terör örgütü ile bağını kesmemesi. Silahlı örgütü hizaya getireceğine, milletin iradesi ile Meclis'e girmişsiniz, silahlar sussun diyeceğinize, örgütten gelen talimatla hareket eden bir parti konumundaysanız tabi ki milletin de sizinle sorunu olacaktır, AK Parti’nin de sizinle sorunu olacaktır. Bir siyasi partinin terör örgütü ile iç içe olması, terör örgütüne sırtını dayaması kabul edilebilir bir şey midir? Bu anlamda yaşanacak olan sorun tamamen ana muhalefet ve diğer partilerin, devlet ve millet öncelikli değil, yönlendirilen siyasi partiye Başbakan’ın çağrısına duyarlı olmalarıdır.” açıklamasında bulundu.



Koalisyon konusuna da değinen Çelik, demeçleri izlediklerini ve iki parti arasındaki düzeyli buluşma noktasına yakışmayan ifadelerin kullanıldığını kaydetti. ‘Bizim şartları kabul etmediler için hükümet kurulamadı’ sözünü hatırlatan Çelik, bunu reddettiğini söyledi. Çelik, “İlk gittiğimizde MHP ile koalisyonu kurmak için gittik. İki partinin birlikte önemine binaen toplantıyı yarım saat uzattı. CHP, kuramama durumu olursa sürecin daraldığını iki parti ile temaslarımızı şeffaf yürüteceğimizi ifade etti. Bahçeli, net bir şekilde koalisyon kurmayacaklarını açıkça ifade etti. Yine kapı aralıklı kalsın. O buluşmada Bahçeli koalisyonun kurulamayacağını ortaya koydular.” dedi.



"PAZARTESİ’YE KADAR İMKAN VAR"



Pazartesi gününe kadar koalisyonun kurulabileceğini kaydeden Çelik, “Başbakan görevini iade etti. Pazartesi akşamına kadar böyle bir imkan var. 45 gün dolarken küstüm ben siyaseti olabilir mi? Siyasetçi çözüm bulma konusunda bir gayret göstermek durumundadır, bu süre değerlendirilebilir. Ne incitme, gelecek süreçlerde zarar verme konusunda hassas davrandık, 4 madde ortada, AK Parti’nin 4 madde ile sorunu yoktur.” açıklamasında bulundu.



TOPLU SÖZLEŞME İÇİN "UMARIM YARIN MUTLU SON OLUR"



Toplu Sözleşme görüşmeleri ile ilgili açıklamalarda bulunan Çelik, şöyle konuştu:

“3 Ağustos’ta bu süreç başladı. Kolay değil, talepleri çok. Tekliflerini verdiler. Görüşmeleri sürdürüyoruz. Bugün lehte ve aleyhte açıklama yapacaktım. Yarın son, masada uzlaşılarak 5 milyonu ilgilendiren toplu sözleşme sürecini tamamlayacağız ya da hakem kuruluna göndermiş olacağız. Elden geldiği kadar kamu çalışan ve emeklilerin taleplerini karşılama gayreti içindeyiz, umarın yarın mutlu son olur, eğer olmayacak olursa bunun gerekçelerini yarın konuşmuş olacağız.”



‘5+4 son teklif, bunun biraz daha yükselebileceği, çift haneli bir zam olur mu?’ sorusu üzerine Bakan Çelik, “Orta vadeli süreçler var. Yüksek oranda zam vermek isteriz. Türkiye bütçe disiplini açısından ciddi kazanımlar elde etti. Yalnız bütçeyi hedef alan bir yaklaşım doğru olmadığı gibi sosyal devlet olarak çalışanların haklarını koruyan bir bütçe disiplinini birlikte ele almak gerekiyor. Mali disiplin, Türkiye 2023 hedefleri ama burada her zaman enflasyon üzerinde, bugüne kadar yaptığımız tespitler, kamu çalışanların ve işçilerin lehine düzenlemeler yaptık. Nasıl neticelenecek bilmiyorum. Bu akşam son şeklini almak zorunda. Biz uzlaşma konusunda olumlu adımlar atıyoruz. Mutlaka bir yerde buluşma niyetindeyiz. Nasıl olacak ben de çok merak ediyorum. Umarım bir çıkış yolunu buluruz. Bulamazsak hakem kurulu bulur diye umuyoruz.” diye cevap verdi.



TOPLANTI YARIN SAAT 10.30'DA YAPILACAK



Toplu sözleşme görüşmeleri Faruk Çelik başkanlığında yarın saat 10.30’da yapılacak. Toplu sözleşme görüşmelerinin son toplantısında kamu görevlilerinin 2016-2017 yıllarına ilişkin mali ve sosyal hakları pazarlık konusu olacak.