HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Meclis'te Tunceli Barosu'ndan bir grup avukatı kabul etti. Baro Başkanı Uğur Yeşiltepe'ye yasa dışı Maoist Komünist Parti üyesi olduğu gerekçesiyle verilen 6 yıl 3 aylık hapis cezasına tepki gösteren Demirtaş, iç güvenlik paketinin ne kadar tehlikeli olduğunun bu kararla daha iyi ortaya çıktığını söyledi.

İç güvenlik paketinin çıkmaması için muhalefetle ortak hareket etmeyle ilgili bir soruya Demirtaş, "Türkiye'de hiç kimse açısından yargı güvencesi yok. Hiç kimsenin adil yargılanma hakkı güvence altında değil. Bu kadar sıkıntılı yargı mevzuatı, işleyişi varken, yasalar bu kadar acımasız kullanılırken, bir kez daha bunu güçlendirecek bir paketin çıkarılmasına bütün muhalefet ortak karşı çıkacak. CHP çağrımıza olumlu yaklaştı. Birlikte Parlamentoda bu yasanın çıkmaması için arkadaşlarımız gayret gösterecekler. Umut ediyorum, haftaya yasayı getirme gibi bir gafletin içine düşmezler. Hazır ertelenme kararı alınmışken, sonsuza kadar bu yasanın ertelenmesinde fayda görüyoruz." karşılığını verdi.

İç güvenlik paketinin görüşmelerinin İmralı ile yapılan pazarlık kapsamında ertelendiği iddialarının sorulması üzerine ise Demirtaş, "Hayır, onunla bağlantılı birşey değil. Hükümet, kendi içinde MYK'da bir değerlendirme yaptı, yasanın ne getirip ne götürdüğünü birkez daha hesaplamış olmalı. Torba bir yasa, çok sayıda maddeden oluşuyor. Dolayısıyla Parlamentodan geçirmek hükümet açısından çok kolay bir iş değil. Herhalde haftalarca, aylarca Parlamentoyu kilitlemeyi göze almış olmayabilir. Kamuoyunun tepkisi de çok önemli ölçüde yasanın bir hafta da olsa ertelenmesine yol açmış olabilir. Kamuoyunun örgütlü tepkisi devam etmesi halinde yasanın tümden gündemden çıkıralacağını düşünüyorum. İmralı ile yapılan görüşmelerle bağlantılanması doğru değil. Gündeme gelmiş değil." diye konuştu.

Bank Asya operasyonuyla ilgili bir soruya da Demirtaş, "Bakan ve Başbakan kararın siyasi olmadığını söylüyor ama bu konuda dürüst davranmaları, kamuoyuna açıkça niyetlerini, planlarını açıklamaları daha doğru olur. Ortada ciddi bir suç varsa, deliller, belgeleri varsa bunları hem kamuoyu ile hem savcılarla paylaşmaları lazım. Bank Asya ile ilgili daha önce Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın çağrı yaptığını, bu bankanın faaliyetlerinin engellenmesi gerektiğini onların ağzından duyduk. Buna rağmen Bank Asya müdahalesinin siyasi olmadığını söylemek, kamuoyunu aldatmaya çalışmaktır. Bu konuda dürüst davranmaları lazım. Hükümet, cemaat ile siyasi bir çatışma sürdürüyor. Fakat kanunun ve hukukun arkasına sığınılarak yapılması da doğru değil. Mutlaka hukuk dışı, kanun dışı işler olmuş olabilir ama bunların özellikle yargı tarafından çok ciddi araştırılması gerekir, bu siyasetin işi değil. Daha çok siyasi bir müdahale ve karara benziyor. Yargı yolsuzlukların, rüşvetin hesabını sorma konusunda bu kadar isteksizken sıradan vatandaşların peşine düşme konusunda cezalandırma, acımasızca yargılama, ağır cezalar verme konusunda çok istekli davranıyor. Yargının da önemli ölçüdü siyasallaştığının göstergelerinden birisi. Tüm toplum yargının siyasallaşmasının mağduriyetini yaşarken mağdurlar arasında bir dayanışma olmaması ilginç." şeklinde konuştu.

Şeffaflık paketinin ertelenmesiyle ilgili bir soruya Demirtaş, "Başbakan sayın Davutoğlu, Cumhurbaşkanına sormadan bir daha bu tür açıklamalar yapmasa iyi olur. Şu yasayı çıkaracağız, bu yasayı çıkaracağız diye neyine güvenerek bunları söylüyor bilmiyoruz. Kendini böyle arada sırada Başbakan hissetmek için böyle konuşuyor olabilir ama Cumhurbaşkanı ne diyorsa o oluyor. Parlamentonun, hükümetin iradesi yok, Başbakanın iradesi yok. Cumhurbaşkanı tek başına bir yasanın çıkıp çıkmaması konusunda karar verebiliyor. Uzun süredir gündemde, o yasanın gelmesini istiyoruz. Güçlenerek Parlamentoya gelirsek o zaman bu yasaları biz getireceğiz." dedi.

CHP ve DSP'nin solda birlik arayışlarının çok ilginç olduğunu dile getiren Selahattin Demirtaş, şunları ifade etti: "Sol bu tarafta, onlar başka yerde birlik arıyorlar. İki sağa kaymış partinin bir araya gelip solda nasıl birlik sağlayacaklar, doğrusu bilmiyorum. CHP-DSP birlikteliğinden solda birlik değil bir tane sol çıkmaz. HDP olarak toplumda karşılığı olan tüm güçlerle görüştük. İkinci görüşmeleri haftaya yapıp son kararlarımızı vereceğiz. Bizimle bu konuda CHP ve DSP'nin görüşme talebi yok, olmasına gerek de yok. İsminde sol ve halk olan ama içinde ne sol ne halk olan partilerle bizim ne birlik arayışımız olur ne mücadele ortaklığımız olur ne de zannederim onların böyle bir niyeti vardır." diye konuştu.

Yolsuzluk ve rüşvete adı karıştığı iddia edilen eski Ekonomi Bakanı Bakan Zafer Çağlayan'ın aday olmayacağını açıklamasıyla ilgili ise Demirtaş, "Kendi takdiridir, bilemeyiz. Zannediyorum kitleler büyük üzüntüyle karşılamayacaktır." diye ifade etti.