Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, "Bu süreç (Çözüm Süreci) başarıya ulaşsa dahi biz bunlarla mücadeleyi sürdüreceğiz. Bu hastalıklı yapıya biz Kürtleri terk edemeyiz, Kürtleri bırakamayız. Bunların zulmü altında bırakamayız" dedi. 

Akdoğan, Malatya 4. Anadolu Kitap Fuarı kapsamında düzenlenen "Yeni Türkiye" konulu söyleşide, Kobani olaylarına değinerek, olayların kendi kendine çıkmadığını, çözüm süreci çok iyi bir noktadayken, bu olayların tahrik edildiğini, insanların sokağa döküldüğünü belirtti.

Olaylar sırasında çok sayıda insanın hayatını kaybettiğini anımsatan Akdoğan, "Yani bunlar hep tehdit üzerinden siyaset yapmaya, gerilimden beslenmeye alışmışlar. 'İnsanları sokağa dökeriz, isyana teşvik ederiz, elimizde silah var, onun gölgesinde propaganda yaparız'.. sıkıştığı zaman da batıya gelip 'Ben Türkiye partisi oldum'. Nasıl oldun Türkiye partisi? Yani sen Türkiye toplumuna nasıl bir gelecek öneriyorsun? Demokratik özerlik diyorsun. Her şeyin başına bir demokratik koyuyorlar. Bir cila. Sanırsınız ki iyi bir şey oluyor. Özerklik dediğin PKK'nın siyasi hedefidir" diye konuştu. 

Çözüm Süreci'ni AK Parti'nin başlattığını vurgulayan Akdoğan, şunları söyledi:

"Biz başlattığımızda bunların hiçbiri yoktu mecliste ve ne yapıldıysa biz yaptık. Hangi adım atıldıysa, tek başımıza, bunların engellemelerine rağmen yaptık, attık adımları. Bundan sonra da biz bu süreci devam ettireceğiz. Sabotajlara rağmen, bu tür tehditlere rağmen bu tür süreçleri biz devam ettirmek zorundayız ama bu süreç başarıya ulaşsa dahi biz bunlarla mücadeleyi sürdüreceğiz. Bu hastalıklı yapıya, biz Kürtleri terk edemeyiz, Kürtleri bırakamayız. Bunların zulmü altında bırakamayız. Mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz. Yeni Türkiye'nin, yüksek siyaset ve kronik meseleleri çözmek üzerinde yükselmesi gerekiyor. Yeni Türkiye'de bu sorunlar ayak bağı oluyor. Bunlar üzerine yükselemez. Bu yüzden yeni Türkiye alnı açık, başı dik, onurlu insanların insanca yaşam imkanına sahip olduğu bir Türkiye olacak. Ve bölgesel bir aktör. Son dönemdeki rahatsızlık bu. Türkiye'nin bölgesel bir güç olmasından rahatsızlar. Bunların iki yüzlülüğünü Türkiye ele veriyor, deşifre ediyor."

- "Türkiye maskelerini düşürüyor"

Avrupa Parlamentosu'nun aldığı bazı kararları eleştiren Bakan Akdoğan,  "AB Parlamentosu kararlar alıyor, konuşup duruyor. Suriye'de 200-300 bin insan öldü. Sen Esed'i kınayamadın bile. 2 milyon insanı biz burada misafir ediyoruz. Kaç kişi aldın? Doktorları, mühendisleri sayıp bir elin parmakları kadar adam alıyorsun. Mısır'da darbe oluyor, darbe diyemiyorsun. Güya sen evrensel değerler, demokratik değerler üzerine yükselen bir kurumsun. Darbeye darbe diyemiyorsun, zalime zalim diyemiyorsun. Önünde 700 kişi boğulup gidiyor elini uzatmıyorsun. Bu nasıl insanlıktır, nasıl demokratlıktır?'' diye konuştu.

''Türkiye işte bunların fiyakasını bozuyor, maskesini düşürüyor. Bundan rahatsızlar" diyen Akdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

"Mazlumlara sahip çıkan, onların sesi olan, Afrika'daki, Balkanlar'daki bütün bu insanlara sahip çıkan Türkiye'den rahatsızlar. Afrika'da eskiden yüzde 3 Hristiyan vardı. Şimdi yüzde 55 oldu. Yardım kuruluşu diye gitti oraya misyonerler, okul yaptı, hastane yaptı, ekmek uzattı bir taraftan, öbür taraftan yer altı kaynakları gitti, dinleri gitti."

- "Millet ne diyorsa o olacak"

 Afrika'ya Allah için giden Türkiye'nin bir beklentisi olmadan hastane açtığını, okul, kuyu yaptığını, Türkiye'nin bu nedenle maskeleri düşürdüğünü ifade eden Akdoğan, "Bundan dolayı çok rahatsızlar. Yeni Türkiye inşallah daha güçlü, daha müreffeh, ileri demokrasinin, hukukun üstünlüğünün, daha pekiştiği, darbecilerin, vesayet odaklarının yaşayamadığı bir ülke olacak. Yeni devlet yapılanmaları, paralel devlet yapılanmaları, KCK yapılanmaları, mafyatik yapılanmalar, yeni Türkiye'de yer bulamayacak. Çünkü bunlar milletin iradesine tasallut eden, 'ülkenin sahibi sen değilsin benim' diyen yapılardır" diye konuştu. 

Ülkenin geleceğine milletin karar vereceğini savunan Akdoğan, "Millet ne diyorsa o olacak. Demokrasi zaten budur. Hep hizmet etmek, yatırım yapmak, hem gönül kazanmak, hem de demokrasiyi geliştirmek için çalışıyoruz" dedi.

Bunun el birliği ile yapılması gerektiğini belirten Yalçın Akdoğan, şunları söyledi:

"Yeni Türkiye'yi tek bir parti kurmayacak, hep birlikte kuracağız ama AK Parti güçlü olursa yeni anayasa yapılabilir, çözüm süreci başarıya ulaşabilir, güven ve istikrar sürebilir. Bunu da unutmamak gerekiyor. Eskiden 'muhtar bile olamaz' diyenler vardı, şimdi 'Başkan yaptırmayız' diyenler var. Bu aynı zihniyettir. Millet ne derse o olacak. Bunların tüm bu engellerine çabalarına rağmen."  

Başbakan Yardımcısı Akdoğan, söyleşiden önce yayınevi standında yer alan,  "AK Parti ve Muhafazakar Demokrasi", "Kırk Yıllık Düş" ve "Tarihe Düşülen Notlar" isimli kitaplarını okuyucular için imzaladı.

(Bitti)