HDP Şanlıurfa milletvekili adayı Osman Baydemir seçimin sonucunu sandıktaki oylar değil sayanların belirlediğini belirterek, STK ve muhtarlara önemli görevler düştüğünü söyledi. Baydemir, HDP ile birlikte Meclis’in halka açılacağını belirterek, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın istediğinin de başkanlık değil Suriye’deki Esad rejimi olduğunu söyledi. Baydemir, yerel seçimlerde Şanlıurfa'da 80 bin oylarının çalındığını iddia ederek sandıklara sahip çıkma uyarısında bulundu.
HDP Şanlıurfa milletvekili adayları Osman Baydemir, Leyla Güven, Serhat Dicle Yüksel seçim çalışmaları kapsamında Viranşehir’de sivil toplum örgütleri ile yemekte bir araya geldi. HDP milletvekili adayları STK temsilcilerin sorunlarını dinledi.
Adaylar tek tek STK temsilcilerine hitap ederken, Leyla Güven HDP’nin aynı zamanda bir kadın partisi olduğunu söyledi. Güven, Urfa’daki 12 adaydan 6’sının kadın olduğuna dikkat çekti.

"80 BİN OYUMUZ ÇALINDI"

Osman Baydemir de STK temsilcilerine çağrı yaparak seçimler için her bir insana ulaşmasını istedi. “Sandığa giren oylar seçimin sonucunu belirlemiyor” diyen Baydemir, “Seçimin sonucunu belirleyenler oyları sa-yan-lar-dır. Kim sandığı sayarsa sonucu o belirliyor. 2014’te de böyle oldu. En az 60, 70, 80 bin oyumuzu çaldılar. O halde sandığı biz saymak durumundayız. Oylar sayıldığında sandığın başında olmak durumundayız” diye konuştu. Baydemir, “Bu konuda Sivil Toplum Örgütlerimize, teşkilatlarımıza, gönüldaşlarımıza çok ama çok önemli görevler düşüyor. 2014’te sandığa, trafolara giren kediler 8 Haziran’da süt dökmüş kedilere dönsünler. Öyle bir mahcubiyet verelim ki, öyle bir sahiplenelim ki bunu başaramasınlar. Son olarak da bizim provokasyona gelmememiz gerekiyor” şeklinde konuştu.
Baydemir ve beraberindeki milletvekili adayları ile partililer Viranşehir Kültür ve Kongre Merkezi’nde muhtarlarla bir araya geldi. Adaylardan Leyla Güven Ağrı’daki provokasyona değinerek “Askerleri öldürtmek istediler. Diyeceklerdi ki HDP barış istiyor bakın askerler ölüyor diyeceklerdi. Ama halkımız provokasyonu boşa çıkarttı. Yaralı askerleri hastanelere yetiştirdi” diye konuştu.


"BU İBRAHİMİ BİR MÜCADELEDİR"
Daha sonra muhtarlara hitap eden Baydemir, Bu coğrafyanın Kürt coğrafyası olduğu kadar Arap coğrafyası olduğunun altını çizdi.
Zulüm tarihinin insanlık tarihi kadar eski olduğunu dile getiren Baydemir, şu ifadelere yer verdi: “İnsanlık tarihi aynı zamanda acılar tarihidir, maalesef zulmün tarihidir. Ne kadar zalimlik ve zulüm olmuşsa Hz. İbrahim’den bugüne zulme ve zalime karşı itirazların olduğu bir tarih de olmuştur. Ve bu coğrafya zulme, Nemrutluğa, Firavunluğa karşı ilk itirazların olduğu coğrafyadır. Bizim mücadelemiz de yine zulme karşı itirazın olduğu bir mücadeledir. Bu mücadele ilk adımını da bu coğrafyada atmıştır. Özü itibariyle bu mücadele İbrahimi bir mücadeledir. Bütün darlıkların sonu mutlaka ferahlıktır muhtarlarım.”
"O'NUN TALİP OLDUĞU ESAD, SADDAM REJİMİDİR"
“Sayın Cumhurbaşkanı ‘Bu motor kaportaya sığmıyor’ diyor. Yani 'parlamenter rejimden başkanlık rejimine doğru yol alın' diyor. Emin olun onun talep ettiği, başkanlık rejimi değildir. Onun talep ettiği Suriye’deki rejimdir. Onun talip olduğu Saddam’ın rejimidir, Libya’nın rejimidir. Bu rejimler insanlığa ne getirdiğini çok iyi gördük. Dolayısıyla bir kez daha geriye gitmenin, negatif deneyimleri yaşamanın gereği yok. Dolayısıyla bu seçim sadece birkaç vekili parlamentoya gönderme seçimi değildir. Bu seçim 78 milyon Türkiye halklarının ve inançlarının mukadderatını belirleyen bir seçimdir.”
Baydemir ve beraberindekiler daha sonra Viranşehir Kültür ve Kongre Merkezi’nde çocukların açtığı resim sergisini gezdi ve çocuklarla sohbet etti. Baydemir Urfa’ya dönerken de Mozanna ve Anıt köylerini ziyaret etti ve burada ailelerle görüşme yaptı.