BBP eski Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Gürhan, “Bugün ülkemize baktığımızda adalet her konuda zedelenmiştir. Hukuk öyle tersten işlemeye başladı ki alıp götürüyorlar, suçunuzun ne olduğunu bilmeden.” dedi. Devlete milletin hizmet eder hale geldiğini ve yıllardır milletin ezildiğini dile getiren Gürhan, “Siz 600 milyar faize verdiniz. Her yıl 45 milyar faize para ödüyorsunuz, yazık günahtır.” diye konuştu.

Milli İttifak’ın İzmir 1. bölge adayları Serkan Uyar, Cavit Babur, Emin Göktaş ve Ahmet Gürhan, Zaman Gazetesi Ege Bölge Temsilciği'ni ziyaret etti. Gürhan, milletle beraber çalışmak istediklerini ve çalışmalara İzmir’den başladıklarını söyledi. Bölgeyi iyi tanıdığını belirten Gürhan, Milli İttifak'la birlikte ortak hareket ederek çalışmalarını hızlandırdıklarını ifade etti. Her iki partinin ellerinin tertemiz olduğunu söyleyen Gürhan, “Her eve girerek, hiçbir insanı ayırmadan oy istiyoruz. Milletimizle birlikte çalışmak ve sistemi de değiştirmek istiyoruz. Sistemde aksaklık var. Nedir sistemdeki aksaklık? Bugün devlete millet hizmet eder hale geldi. Yani emredici ve insanlarımızı emirleriyle bıktırır hale getiren, bütün yükü vatandaşın üzerine yükleyen sistem. Biz o sistemi değiştirip yerine millete hizmet eden devlet yapısı oluşturacağız.” dedi.

'DEMOKRASİ SEKTEYE UĞRADI'

Adaletin zedelendiğini söyleyen Milli İttifak adayı Gürhan, şöyle devam etti: “Hangi kesime giderseniz gidin, hangi kesimle görüşürseniz görüşün bugün Türkiye’de demokrasinin sekteye uğradığını, demokrasinin kurum ve kurumlarının çalışmadığını, adaletin bütün insanlara yayılmadığını söylüyorlar. Bu gelinen noktada BBP’nin hiçbir vebali yoktur. Biz vebali yok diye öteye beriye atmıyoruz. Evet vebalimiz yok ama biz bu işi çözeceğiz. Bu aktörler, bizim demokratik bir ülke olmamızı istemiyor. Eğer demokratik bir ülke olsaydık, bugün seçim sistemini değiştirirdik. Siyasi partilere hakça bir yardım yapardık. Bir devletin imanı nedir? Devletin imanı, onun adaletidir. Bugün ülkemize baktığımızda, adalet her konuda zedelenmiştir. Hukuk öyle tersten işlemeye başladı ki alıp götürüyorlar, suçunuzun ne olduğunu bilmeden, bir yazdığınız yazıdan, bir senaryodan sizi günlerce sorgulayıp sebep ve nedenini bilmeden insanları içeri tıkıyorlar. Biz özgürlük istiyoruz, adalet istiyoruz. Bunu da yapmanın tek yolu, özgürlük ve adaleti yaymanın tek yolu bugüne kadar şikayet ettiğimiz sivil bir anayasadan geçer. Adaleti herkese yaymak zorundayız. Eskiden insanlar adalet kurumuna güven duyuyorlardı ama bugün o kadar zedelendi ki adalet en güvensiz kurum haline geldi. Türkiye’de hakimin, vermiş olduğu kararlardan tutuklanmasını kabul etmemiz mümkün mü?”

'TERÖRLE MÜZAKERE OLMAZ'

Hükümet olduklarında adaletsizliklerin hesabını tek tek soracaklarını ifade eden Ahmet Gürhan, “Doğudaki olayların çoğu, sevgi ve şefkatsizlikten. İnsanlar PKK’nın kucağına itilmiştir. Devlet, o bölgeyi terketmiştir. PKK, orada cirit oynamıştır. Bunlarla birlikte siz oturuyorsunuz, çözüm süreci diyorsunuz. Bunlarla müzakere filan yapılmaz. Terörle müzakere olmaz. Terörü siz bitirirsiniz, ondan sonra oturursunuz Kürt kardeşlerimizin temsilcisinin PKK olmadığını izah ederseniz, devletin şefkatli eliyle ve onlarla birlikte kararlarınızı verirsiniz. Ülkemizde huzur, güven, refah oturur.” diye konuştu.

'12 YILDIR MİLLET EZİM EZİM EZİLİYOR'

Gürhan, sözlerine şöyle devam etti: “Dünyanın en pahalı mazotunu biz veriyoruz. İşçimize, köylümüze katkıda sonuncuyuz. Almaya gelince birinci, vermeye gelince sonuncu. Yıllardır, 12 yıldır millet ezim ezim eziliyor. Siz 600 milyar faize verdiniz, her yıl 45 milyar faize para ödüyorsunuz, yazık günahtır. Niye yapılıyor bunlar? İyi bir yönetim yok, öngörünüz yok, iyi bir programınız yok. Sizin varsa yoksa programlarınız PKK’ya dayanmış, onların Meclis'teki uzantılarına dayanmış. 'Acaba onları nasıl özerk hale getiririm?' düşüncesindesiniz. Kendi öz vatanında yaşaya, her türlü devletin hizmetinde olan köylümüz ezilmekten bıkmıştır. İktidar yürüyüşüne İzmir’den başladık. Görüşmeler çok iyi geçiyor. Türkiye genelinde 14 gibi bizim elimizde rakamlar var. Bu sivil ve demokratik anayasanın içerisinde Seçim Kanunu değişirken anket firmalarının da denetim altına alınmasını istiyoruz. Gelin, anket firmalarını denetim altına alalım.”