Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Edip Semih Yalçın, Ege Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Fırat Yılmaz Çakıroğlu'nun ölümüne ilişkin, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun yazılı cevap vermesi istemiyle soru önergesi verdi. Yalçın, polisin, Çakıroğlu'nun bir an önce hastaneye götürülmesini engellediği ve ölümüne yol açtığı yönündeki iddiaları sordu.

Ege Üniversitesi'ndeki gerginliğin günlerdir devam etmesine rağmen polisin, biri ağır çok sayıda kişinin de yaralandığı olaylardan önce tedbir almadığı yönündeki iddiayı dillendiren Yalçın, “PKK’lı saldırısının yaşandığı kampüsün, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne 1-2 dakika mesafede bulunmasına rağmen ambulansın neden 45 dakikada geldiği günlerdir tartışılmaktadır.” dedi. Çakıroğlu'nun ciddi şekilde yaralandığı halde polisin, bir an önce hastaneye götürülmesinin engellediği ve ölümüne yol açtığı yönündeki söylemleri hatırlatan Yalçın, olay günü satır ve buçak gibi kesici, delici aletlerin okula hangi yollarla ve kimin desteğinde sokulduğunu sordu. Yalçın, “PKK militanlarının grup oluşturarak yaptıkları eylemlerin önlenmesi için üniversite rektörlüklerine uyarıda bulunulmuş mudur? Bundan sonra bu tür menfur saldırı ve toplu eylemlerin yapılmaması, çocuklarımızın canına kastedilmemesi ve yaralanmaması için güvenlik birimleri tarafından gerekli tedbirler alınmış mıdır?” ifadelerini kullandı.

PKK militanlarına yardım ve yataklık eden üniversite personeliyle akademisyenlerin kimler olduğunun tespiti için girişimde bulunulup bulunulmadığını soran Yalçın, “Üniversitelerdeki bölücü eylemlerin hangi merkezden sevk ve idare edildiğini tespit etmek üzere istihbarat ve güvenlik birimlerine araştırma yapılması için talimat verilmiş midir?PKK militanlarını üniversitelere yerleştirmek için sınav çeteleri oluşturulduğu iddiaları araştırılmış mıdır? Üniversiteye giriş sınavlarında yıllarca devletin uyutulduğu, doğuda yaşanan güvenlik zaafı dolayısıyla sınavların üniversitelere PKK’lı dağıtma organizasyonuna dönüştürüldüğü iddialarının üzerine gidilmesi düşünülmekte midir? Düşünülüyorsa onlara yardım eden öğretmen ve memurların cezalandırılması için ne gibi işlem yapılacaktır?” şeklinde sorular yöneltti.

Yalçın, önergesinde şu sorulara yer verdi: “Üniversiteye giriş sınavlarında militanların yerine salonlarda yer alan jokerlerin tespiti için herhangi bir çalışma başlatılacak mıdır? Jokerlerin bilhassa ODTÜ ve Ege Üniversitesinden seçildiği iddialarının üzerine gidilerek bunların kimler olduğu tespit edilecek midir? PKK’nın kurtarılacak üniversiteleri belirlediğine ve sınav kazandırılan militanların bunlara bağlı çeşitli fakültelere dağıtıldığına dair iddiaları araştırmak üzere herhangi bir çalışma başlatılacak mıdır? Bilhassa devlet otoritesinin kalmadığı doğu ve güneydoğudaki okullarda yapılan üniversite sınavları mercek altına alınacak mıdır? Hak etmedikleri hâlde Türkiye’nin en iyi üniversitelerine giren PKK militanlarının fakültelerdeki öğrenim durumlarıyla ilgili kapsamlı bir araştırma ve soruşturma yapılacak mıdır? Yapılacaksa bunun ne zaman ve ne şekilde gerçekleştirilmesi planlanmaktadır? Adaletsizliğe uğrayan, fırsat eşitliğinden yararlanamayan ve emekleri boşa giden milyonlarca öğrenciyle anne babaların haklarını teslim etmek ve uğradıkları zararı telafi etmek için derli toplu bir proje başlatılması düşünülmekte midir?”